Her birey biriciktir ve buna paralel olarak her bireyin öğrenme sitili farklıdır. Birey kendisine hitap eden öğrenme yöntemlerini her noktada yol olarak kullanmaktadır aynı şekilde kendisine hitap etmeyen öğrenme yöntemlerinde tembellik gösterebilmektedir. Onlarca bireysel öğrenme yöntemleri var ve günümüzde yenileri de ortaya çıkmaktadır. Bu öğrenme yöntemlerinden en iyisi budur demek yanlış olacaktır çünkü her bireysel öğrenme şeklinin hitap ettiği kesim farklıdır ve her biri kendince çok değerlidir. Ben de bugün ki yazımda çok laf ukalalığına düşmeden bireysel öğrenme yöntemlerinden biri olan 4MAT Sistemi’nin ne olduğu ve kullanmada bize ne tur faydaları olduğu konusunda sizlere bilgiler vermeye çalışacağım.
Bir öğretmenin sınıfında bulunan her öğrenci için farklı yöntem uygulaması çok olası gözükmemektedir. Hele ki günümüzdeki sınıfların çok çok kalabalık olduğunu göz önüne alırsak bu durumun olanaksızlaştığı da bir gerçektir. Burada yardımımıza Ters Yüz Öğrenme Modeli, Waldorf Öğrenme Modeli gibi bireysel öğrenme yöntemleri çıkmaktadır. Bu öğrenme yöntemlerinin yanında karşımıza 4MAT Yöntemi de çıkmaktadır. Yapılan araştırmalar öğrenmenin ve öğretmenin birden fazla yolu olduğunu, fakat bu yollardan birini seçip, herkese uyarlamanın verimli olmadığını göstermiştir. Çünkü herkesin aynı şekilde öğrenmesini beklemek yanlış bir davranıştır. Bu yüzden kişilerin en iyi nasıl öğrendiğini tespit etmek, ona göre bir plan hazırlamak ve plana uygun hareket etmek gerekir. Kişilerin öğrenme stillerini belirlemek ve bu stillerle örtüşen bir eğitim planı yapmak başarı oranını arttırır. Öğrenme stilini; kişinin algısı, diğer kişilerle ilişkileri, öğrenirken yaptığı davranışlar belirler. Öğrenme stilleri incelenirken ve eğitim planı oluşturulurken, bir öğrenme stilinin yanlış ya da diğerinden daha iyi olarak öngörülmemesi gerektiğini unutmayın. Önemli olan, her katılımcıya uygun olan öğrenme tarzını belirleyip uygulamaktır.
4MAT sistemi tam da bu noktada devreye girmektedir.
4MAT; bir döngü içinde bulunan öğrenme uygulamalarını, kişiye özel bir sistem tasarlamaları için eğitmenlere iletir.
Bu döngüde her bölümün farklı bir rol vurgusu vardır.
· Birinci bölümde vurgulanmak istenen konu; “Bunu neden yapıyoruz?” sorusudur.
· İkinci bölümde vurgulanmak istenen konu; “Bana bunu anlatsana. Kaç çeşit var? İsimleri ne? Nereden geliyorlar? Ne yapıyorlar?” sorusudur.
· Üçüncü bölümde vurgulanmak istenen konu; “Bunu nasıl yaparım? Bu nasıl uygulanır?” sorusudur.
· Dördüncü bölümde vurgulanmak istenen konu; “Böyle yapsaydım ne olurdu? Böyle yapmasaydım ne olurdu? Böyle yapsaydım ne olmazdı?” sorusudur.
Son olarak 4MAT Sistemi için önerileri şu şekilde sıralayabiliriz:
‘’1. Yapılan araştırmalarda da belirtildiği gibi birey kendi öğrenme stilinin farkında olduğunda ve bireye bu stiller doğrultusunda eğitim verildiğinde öğrenme daha fazla gerçekleşmektedir. Bu nedenle öğretmen ve öğrencinin ortak olarak şekillendirdiği ve bireysel farklılıkları dikkate alan öğrenme ortamları oluşturulmalıdır. 2. Öğretmenler öğrencilerin öğrenme stillerinden haberdar olmalıdır. 3. Öğretmenlere öğrenme stili uygulamaları konusunda hizmet içi ve hizmet öncesi eğitim verilmelidir. Çünkü gerek 4MAT öğretim modeli gerekse diğer öğretim modellerini uygulamada etkin rolü olan öğretmenlerin uygulamayı sağlıklı şekilde yürütebilmeleri ve dersi doğru planlayabilmeleri son derece önemlidir. 4. 4MAT öğretim modelinin özellikle matematik ve geometri öğretiminde kullanımı konusunda öğretmenler bilgilendirilmelidir. Çünkü 4MAT öğrenme döngüsü öğrenciye soyut matematiksel ifadeleri anlamlandırmada yardımcı olmakta ve öğrenme döngüsü içerisinde gerçekleşen süreçler matematiksel ve geometrik kavramların kullanımı ve gerçek hayatta uygulamaları konusunda öğrencilere oldukça fazla yardım etmektedir. 5. Bu yaklaşımın matematiğin diğer konularında da etkisinin incelenmesi uygulanabilirliğinin anlaşılması açısından faydalı olacaktır.’’
Ercüment ZÜNGÜR