Her sabah bol ekmek, peynir ve çay ile kahvaltı yapan bir çocuk düşünün. Hatta aynı çocuğun öğlen ne piştiyse bol ekmekle onu yemesi ve akşam olunca da gene bol ekmek ve çay ile günü kapatmasını düşünün. Yemek programı olarak o gün sofrada ne varsa onu yiyen, yemezse aç kalacağını bilen ve sadece aç kalmamak için yemek yiyen bir çocuk düşünün. Öte yandan, varlıklı bir ailenin çocuğunu düşünün. Bu çocuk, her sabah taze meyveler, çeşitli süt ürünleri ve sağlıklı tahıllarla dolu zengin bir kahvaltı sofrasına oturur. Öğlenleri, farklı mutfak kültürlerinden özenle seçilmiş yemeklerle donatılmış sofralarda yemeğini yer. Akşam olduğunda ise, dengeli bir beslenme programına uygun olarak hazırlanan, hem lezzetli hem de besleyici yemeklerle günü tamamlar. Bu, iki çocuk arasındaki fırsat ve imkan eşitsizliğine örnek gösterilecek onlarca durumlardan sadece bir tanesidir. Bu durumun yarattığı olumsuz sonuçlardan biri de çocukların zihinsel olarak gerekli gelişimi sağlıklı bir şekilde sürdürememesidir.
Son dönemlerde yapılan araştırmalar, varlıklı aile çocukları ile yoksul aile çocukları arasındaki IQ puanı farkının 18 puan kadar olabileceğini ortaya koymuştur. Bu önemli farkın sebepleri arasında eğitim fırsatlarına erişim, beslenme, sağlık hizmetleri ve çevresel faktörler gibi bir dizi sosyoekonomik etken bulunmaktadır. Bu bulgular, sosyoekonomik durumun çocukların bilişsel gelişimi üzerindeki etkisini vurgulamakta ve eşitsizliklerin azaltılmasının önemini göstermektedir. Özellikle şehirdeki çocuklar ve köydeki çocuklar, elit mahalle çocukları ve yoksul mahalle çocukları, ebeveynlerin konumları ve eğitim durumları gibi durumlar aradaki uçurumu her geçen dönemde kendini daha çok göstermektedir.
Varlıklı aile çocukları ile yoksul aile çocukları arasındaki IQ farkının sebepleri üzerine yapılan araştırmalar, sosyoekonomik faktörlerin çocukların bilişsel gelişimi üzerinde büyük bir etkisi olduğunu ortaya koymaktadır. Birçok çalışma, yüksek sosyoekonomik statüye sahip ailelerin çocuklarının daha yüksek IQ puanlarına sahip olma eğiliminde olduğunu göstermiştir. Bu farkın temel nedenlerinden biri, varlıklı ailelerin çocuklarına sunabildikleri eğitim fırsatlarının daha fazla olmasıdır. Yüksek kaliteli okullar, özel dersler ve zengin öğrenme materyalleri gibi kaynaklar, çocukların bilişsel gelişimini destekler ve IQ seviyelerini artırır. Örneğin, Hart ve Risley (1995) tarafından yapılan bir çalışma, varlıklı ailelerin çocuklarının, yoksul ailelerin çocuklarına kıyasla daha fazla kelimeye maruz kaldığını ve bu durumun dil gelişimi ve bilişsel yetenekler üzerinde olumlu etkileri olduğunu göstermiştir.
Beslenme de çocukların bilişsel gelişiminde kritik bir rol oynar. Yeterli ve dengeli beslenme, beyin gelişimini desteklerken, yetersiz beslenme özellikle erken çocukluk döneminde bilişsel geriliklere yol açabilir. Araştırmalar, varlıklı ailelerin çocuklarının daha besleyici ve sağlıklı gıdalara erişimlerinin daha kolay olduğunu ortaya koymuştur. Örneğin, bir çalışma, yetersiz beslenen çocukların bilişsel testlerde daha düşük performans gösterdiğini ve bunun uzun vadeli etkilerinin olduğunu bulmuştur (Grantham-McGregor et al., 2007). Bu durum, yoksul aile çocuklarının IQ seviyelerinin neden daha düşük olabileceğini açıklamaktadır.
Sağlık hizmetlerine erişim de önemli bir faktördür. Varlıklı ailelerin çocukları, düzenli sağlık kontrolleri ve erken teşhis imkanlarından yararlanarak genel sağlık durumlarını koruyabilirler. Bu da onların beyin gelişimini ve bilişsel kapasitelerini olumlu yönde etkiler. Öte yandan, yoksul ailelerde sağlık hizmetlerine erişim sınırlı olabilir ve çocuklar sağlık sorunları nedeniyle bilişsel gelişimlerinde gerilik yaşayabilirler. Örneğin, düşük doğum ağırlığı ve erken çocukluk döneminde yaşanan kronik hastalıklar, bilişsel gelişimi olumsuz etkileyebilir (Case et al., 2002).
Son olarak, çevresel ve psikososyal faktörler de bu farkın oluşmasında rol oynar. Yoksul ailelerdeki çocuklar, daha stresli ve tehlikeli yaşam koşullarında büyüyebilirler. Kronik stresin, beyin gelişimi üzerinde olumsuz etkileri olduğu bilinmektedir. Ekonomik sıkıntılar ve ebeveynlerin uzun çalışma saatleri, çocukların duygusal ve bilişsel gelişimini olumsuz etkileyebilir. Bu bağlamda, Evans ve Schamberg (2009) tarafından yapılan bir çalışma, düşük gelirli çocukların daha yüksek stres seviyelerine maruz kaldığını ve bunun bilişsel performanslarını düşürdüğünü göstermiştir. Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde, varlıklı aile çocukları ile yoksul aile çocukları arasındaki IQ farkının neden bu kadar belirgin olduğunu anlamak mümkün olmaktadır.