Kim ne derse desin, Başbakan Erdoğan Van’ı da bölgeyi de benden, sizden hatta herkesten çok iyi biliyor.
Bölgedeki Kürtlerin problemlerini de yıllarca bu halkın nasıl acılar çektiğini de çok iyi biliyor. Gökçenay Kardeşlerin Van’da yaptığı yatırımın detaylarını da bölgede hangi yatırımcının ne iş yaptığını da yakından takip ediyor. Bilirsiniz, esi Başbakan ve Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de böyleydi. Gittiği her yerde ve hatta 50 yıl önce ziyaret ettiği vatandaşlara bile karşılaşırsa ismen hitap ediyordu. (Yanlış anlamayın Erdoğan’ı Demirel ile kıyaslamıyorum. Zira Erdoğan her yönüyle halka en çok yakın olan bir başbakan olarak kendisinden çok çok başarılı bence.)
Daha öteye gideyim Başbakan Erdoğan, Başkale’nin köylerinde her evin kapısının önünde 1100 litrelik depolu Ford kamyonların olduğunu da garajlarında 4x4 cipler olduğunu da bu paranın nereden geldiğini de biliyor.
Lider olduğunu her fırsatta kanıtlayan Erdoğan, lider duruşunun yanında her işten anlayan ve mesele ne olursa olsun yaşadığı, şahit olduğu ve duyduğu konuların detaylarını da unutmayan bir insan. Onu Van’da ve Özalp’te dinlediyseniz Özalp’in bir köyünde yaşadığı o bir günü ve hala o aileyi ve isimlerini unutmadığını kendi diliyle söyledi. O günleri hiç ama hiç unutmamış. Her fırsatta Van’ı çok istediğini söyleyen ve Van’daki iki günlük programı boyunca da bunu ısrarla dillendiren Başbakan Erdoğan’ın Van konusundaki tutumu apaçık ortadaydı. Buna tüm Van halkı şahit oldu. Van onun için de ayrı bir sevda…
Gelin görün ki tüm konularda doğru bilgilendirilen Erdoğan Van’a gelmeden önce bir çok konuda yanlış bilgilendirilmiş. Siyasi zekası ile dünyaya meydan okuyan Erdoğan, koordinatörler kaynaklı Genel Merkez tarafından mı yoksa AK Parti Van İl Teşkilatı tarafından mı bilgilendirildi bilmiyorum ama gerek Van’daki yerel yönetim gerekse de siyasi atmosfer anlamında yanlış bilgilendirilmiş.
Neden mi?
*Erdoğan her konuşmasında “Van’da belediyecilik diye bir şey yok. Vanlı kardeşlerim kışın ara sokaklarda çamur içinde yürümemeli” dedi durdu. Her fırsatta Van sokaklarındaki kötü durumdan dem vurdu ama Van Belediyesi BDP döneminde yollar ve ara sokaklardaki yapılaşma ile tarihin en parlak dönemini yaşadı. Elde var 1!
*Kim dedi bilmiyorum ama Erdoğan’a Van’ın çok kirli ve çöp deryası haline geldiği söylendi. Van’da hızını alamayan Erdoğan, detaylı bir ziyaret esnasında Özalp’teki bir deredeki çöpü gördüğü gibi Kaymakam’a patladı. Van’ın çöp içinde yüzdüğünü ve belediyenin temizlik yapmadığını söyledi. Halbu ki Van’da belediye işçilerinin bir günlük iş bırakma eylemi dışında hiçbir gün kirlilik öyle dikkat çekici boyutlara ulaşmadı. Aksine Başbakan geliyor diye temizliğe ara vermek yerine Van Belediyesi şehri bir AK Parti Belediyesi niyetiyle pırıl pırıl etti. Karayolları kadar şehri ‘kabaca’ boyamaya gücü yetmese de öyle çok da kötü bir durum da da bırakmadı. Van Belediyesi temizlik konusunda başarısız değil. Etti mi size 2!
*Belediyenin yan gelip yattığı ve Van’ı boşverdiği havası yaratılmış. Başbakan bundan olsa gerek her defasında “AK Belediye şart.” dedi sürekli. Başbakan belli ki AK Parti’ye olan inancından dolayı Van’ı büyükşehir yapmış. Sürekli olarak büyükşehirin AK Parti’nin hizmetleriyle anlam bulacağını söyledi ama Van halkı ikinci kez BDP’li bir büyükşehir başkanını yeniden seçmek için hazırlığını yapıyor. Bu du sana 3!
Başbakan’ı iki gün boyunca her ziyaretinde ister havalanında karşılamada, ister miting alanında konuşmada, ister il teşkilatının yeni bina açılışında, ister davetli olduğum akşam yemeğinde ve sonraki gün Özalp ve Ercişte adım adım takip ettim. Onun Van sevdasını ve büyükşehir ile ilgili hayallerini bizzat duyduktan sonra şunu düşündüm:
Başbakanı kim kandırmışsa, yazık olmuş…
***
Yazık bu yatırımlara!
Başbakan Erdoğan Van’da deprem sonrası yaptığı yatırımlarla ilgili bu kadar çok eksiklik olacağını sanırım buraya gelmeden önce bilmiyordu.
Van için milyarlar (eski parayla katrilyonlar) harcayan Erdoğan sanırım Van’ın onu muazzam bir şekilde, büyük bir minnettarlıkla beklemesini umuyordu. Ben de olsam öyle umardım zira Başbakan Erdoğan’ın Van’a yaptığını hakkını yemeden söylemek gerekirse hiç kimse yapmazdı. Bakmayın siz eleştirileri Van 1 yıl içinde o depremin enkazından fazlasıyla iyi kurtuldu.
Gelin görün ki hala sorun haline gelmiş TOKİ’ler, Van’a bir türlü kavuşturulamayan su hatları, depremden sonra Van’ın dört bir yanını saracak denilen modern okullar, lüks diye anılan daireler, kalktı denilen konteyner kentler ve daha bir konu başbakan Erdoğan’a tam takırında şeklinde lanse edilmişti. Bu durum Başbakan Erdoğan’ın canını sıkmadı değil. Daha doğrusu ben öyle hissetim.
Bakıyorsunuz, Başbakan Erdoğan TOKİ konutlarının anahtarını teslim ediyor. “Var mı sorun?” diye soru soruyor konut sahibine. Bir söyleyip bir ah işitiyor. (Suratta hafif bir şaşkınlık ifadesi)
İkinci konutu alan aile geliyor. Yine aynı soruyu soruyor Erdoğan. Cevap: Okulumuz yok başbakan. Erdoğan’ın tepkisi büyük: “Nasıl yok!?”. Cevabı apaçık ortada yok Sayın Başbakan yok! Daha konteyner kentte ders gören okullar var, siz lüks okulları soruyorsunuz. Orada geldi mi bir fırça! Ortam hafif gerildi. (Suratta hafif bir şaşkınlık ifadesi)
Başbakan gururla söylüyor; “Size sıra sıra konutlar yaptık. Bilmem kaç milyar TL harcadık. Hayırlı olsun, uğurlu olsun…” Sonra miting alanından bir ‘Hurraaa!’ bekliyor ama ses yok. ‘A’ de bakim? Ses yok. ‘B’ de bakiyim? Ses yok. TOKİ’lerdeki sorunları da anlatmamışlar belli. (İçten içe bir kızgınlık hali.)
Ve daha bir çok örnek… Şimdi Erdoğan’ın bu yaşadığı şaşkınlık ve kızgınlıklar yatırımın yapılmadığının mı belirtisiydi? Hayır elbette. AK Parti’nin ve vekillerin yanlış yaptığı bu yatırımları doğru, düzgün anlatamamak oldu. Her fırsatta söyledim, yine söylüyorum.
Bırakın bu yatırımları anlatmayı daha AK Parti’de bile büyükşehirin ne olduğunu bilmeyenler var bu insanlar halktan nasıl oy isteyecek be kardeşim? Senin büyükşehirini anlatamadığın bir yerde vekilinin de yatırımını anlatamamasına şaşırmıyorum pek.
Ha ne dersiniz Yanlış mıyım?
***
Kim daha çok AK Partili?
Neredeyse iki yıldır Van ve Mardin’i özellikle istediğini her platformda söylüyor Başbakan! Başbakan büyükşehir yaparak Van ve Mardin’i altın tepsi de mi sundu yoksa bu iki kenti bu kez alabileceği rahatlığından mı bilinmez ama ciddi anlamda bu iki şehirde ya yeniden BDP’ye teslim ederek sürpriz yaşayacak ya da kazanarak daha da büyük bir sürprizi gerçekleştirmiş olacak.
Tamam, başbakanın Van’a geliş programını Valilik yapmış olabilir ama bu miting bir anlamda gayri resmi bir seçim startının verildiği programdı. Haliyle tüm işler AK Parti’nin işiydi.
*AK Parti’nin iktidar olduğu 2000’li yılların başından bu yana yaptığı tüm mitinglere katıldam ama böylesi az katılımın ve il teşkilatının “İdare edelim, sorunsuz bitirelim gitsin” gibi bir havada olduğu bir miting daha görmedim. Başbakan Erdoğan yanına aldığı bir bakan ve vekil ordusuyla adeta Van’a çıkarma yapmış ama Van’daki mitingde bu ağır konuklara göre bir karşılama yoktu sanki.
*Özalp tarihinde ilk kez bir Başbakan ağırladığnıdan olsa gerek daha önce gidilseydi nasıl bir karşılama olacaktı bilmiyorum ama BDP’nin kadın kotasına AK Parti hanesine artı puan olarak yazıldığı apaçık ortada. Başbakan Erdoğan Özalp’te çok daha coşkulu bir şekilde karşılandı. Özalp’teki ilgi Başbakan’ı keyiflendirdi. Havasından, suyundan mı yoksa Başbakan’ın Özalp sevgisinden mi bilinmez ama Özalp’te konuştukları Van’a nazaran daha dikkate değer konulardı.
Ben şahsen BDP’li Murat Durmaz’dan sonra kadın kotası uygulanacak olan ve aylardır PKK’nin yoğun baskı uyguladığı söylenen Özalp’in Başbakan Erdoğan’ı daha büyük bir coşku ile karşıladığı kanısındayım. Teşkilat Başbakan’ı Özalp’e göstererek en doğru işi yapmış bence. Yani, bir Özalpli olarak ve Özalp’i yakından takip eden bir gazeteci olarak şunu sezdim: Buradaki ve oradaki teşkilatların “Zaten orayı BDP kapatmış” şeklindeki eksikliklerini Başbakan Erdoğan çok güzel doldurdu. Bu kalabalığı hem bir gazeteci hem de bir Özalpli olarak gördüm. Ama teşkilata da büyük tepki var. Bunu de söylemeden edemeyeceğim. Her şeye rağmen…bence Özalp AK Parti’ye ışık verdi.
***
Kadir Topbaş Van’a aday olur mu?
Başbakan’ın Van’a gelirken beraberinde önemli bakanların yanında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın de yer alması haftasonunun dikkat çeken detayları arasındaydı. Topbaş, genelinde başbakandan ayrı takılsa da miting esnasında yapılan toplu açılışlar esnasında İmam Hatip Lisesi önünde Topbaş’a büyük övgüler yağdırdı.
Daha bunun üzerinden saatler geçmemişti ki Van’da, “Acaba Başbakan Van’a Kadir Topbaş’ı mı gönderecek?” dedikoduları dolaşmaya başladı.
Bırakın Allah aşkına…
Başbakan Erdoğan, Van gibi daha büyükköy aşamasında olan, hükümetin yaptığı yatırımları yüzüne gözüne bulaştırdığı yetmezmiş gibi reklamını bile yapamayan, bırakın belediyecilikte sınıf atlamayı asfalt, parke taşı seviyesini bile geçemeyen bir kente daha geçen aylarda tazelediği ‘’Dünya Belediyeler Birliği Başkanını’’ göndersin ki?
Erdoğan, Topbaş’ı Van’a niye getirdi biliyor musunuz?
Hani geçtiğimiz günlerde yazmıştım ya, “Allah aşkına Erdoğan Van Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı size adaylık için geldiğinde ona bir Ankara, İstanbul turu attırın da öyle gönderin” diye. İşte Başbakan onun yerine ‘Örnek’ bir belediye başkanını ‘Görün, görün’ diye tutmuş Van’a getirmiş. Mesele bundan ibaret.
E tabi anlayana… Kim bunu düşünüyor ki? Aday adayları gidip Topbaş ile bir ‘merhaba’ edeceklerine Başbakan Erdoğan’a kendilerini ‘Efendim ben bilmem ne adayıyım’ diye resmen kendini hırpaladı yahu!
Ne diyeyim ki?..
Ha bir de “Van adayını açıklar mı?” diye beklenilen Erdoğan bu arada çaktırmadan İstanbul adayını da açıklamış oldu.
Hayırlı olsun: Kadir Topbaş.
***
Hüseyin Çelik neden yoktu?
Daha önce de demiştim Eski Milli Eğitim bakan, eski Van vekili Hüseyin Çelik önce Van için fena bir iştahlandı sonraki süreçte ise yeni anket sonuçlarını görmüş olsa gerek bir anda suskunluğa büründü. Başbakan yanında 5 bakan, Van vekilleri dışında bir çok vekil, bir büyükşehir belediye başkanı dahil bir çok siyasetçiyi getirirken neden olası…
Van Büyükşehir Belediye Başkan Adayı diye anılan Hüseyin Çelik’i getirmemişti ki???
Sebebini söyleyeyim: Ya Hüseyin Çelik aday olacak ya da artık Van’a sadece babasını ziyaretten öte gelmeyecek ve Van’dan aday olmayacağı mesajı verildi. Ama ben daha önce de söylemiştim Çelik gelmeyecek gibi görünüyor. Yoksa bu iki günlük ziyaretlerde kesinlikle Van’ı ve meydanları bu kadar boş bırakmazdı.
Bu arada bir zamanların efsanesi Ramazan Çelik’i başbakanın ziyaretleri süresince hiç gördünüz mü? Ben gördüm, hiç eskisi gibi bir hava yoktu. Bir özelliğimiz daha çıktı ortaya. Güç nerdeyse onlar orada olan siyasilerimiz onun peşini bırakmış gibiydi. Zaten o da bu halinden pek memnun gibiydi.
Velhasıl; O ‘Remokrasi’ akımının babasının eski halinden hiç eser yoktu.
Yani?
Yanisini siz yorumlayın…Yani.
***
Sonuç itibariyle Erdoğan’ı hevesli, teşkilatı heyecansız,Van’ı biraz durgun gördüğüm bir AK Parti mecarası nihayetinde sonlandı. Buradan çıkarılması gereken iki önemli ders var. Başbakan yatırımlar doğru anlatılsın diye tekrardan Bakanları getirip özel toplantısında kanaat önderlerine bir kez daha “Belki anlamamışsınızdır” diye bir kez daha anlattı. “Büyükşehir nedir?” cevabını bilmeyen aday adaylarına örnek bir belediye başkanı getirip ona herkesin önünde ‘Yıldızlı pekiyi’ verdi. Birbirinden önemli siyasetçi getirerek “siyasetçi dediğin böyle olur” mesajı verdi.
Neticede başbakan Erdoğan resmen AK Parti Van İl Teşkilatına milletvekilleride dahil teorik siyasi ders üzerine ders verdi. Heralde matematik de olduğu gibi bu işin sağlamasını da kendisi yapacak değil ya.
Bir zahmet bu anlatılanları iyice çalışın da Erdoğan’ın bu kadar istekle,keyifle,özlemle bahsettiği Van Büyükşehir Belediyesi’ni onun “AK Beledeyiler”ine dahil edin…
Yoksa O, sizi PAK’liyacak vallahi…