15 Temmuz’un arifesindeyiz.

Yarın o kanlı, alçak darbenin yıldönümü...

Bu vesileyle şehitlerimize rahmet, gazilere ve 15 Temmuz kahramanlarına şükranlarımı sunuyorum.

Hatırlamak istemediğimiz o alçak darbe teşebbüsünün yıldönümünde size ilginç bir şeylerden bahsedeyim.

 

***

 

Malumunuzdur...

Van siyasetinde kalite düştükçe düşüyor.

Yılların yorgunluğunun artık iyice hissedildiği teşkilatlarda sıkıntılar, sorunlar, iddialar her gün yeni bir şekilde gün yüzüne çıkıyor.

İstisnasız herkes bu noktada hemfikir.

Teşkilatlarda artık değişimin zamanı geldi de geçiyor zaten...

Değişim olmazsa yılların, ayların biriktirdiği sıkıntılar katlanarak dillendirilmeye devam edecek.

Bakın aylardır konuşuluyor.

Kimi işe alımlarda garibanlardan istenen paraları...

Kimi kurumlara yönelik baskıları...

Kimi bozulan siyaset düzenini...

Konuştukça konuşuyor.

Bu kadar çok konuşulan konu varken herkesin gözü artık beklenen müdahalenin yapılmasında.

Çünkü daha fazlası kenti iyice işin içinden çıkılmaz bir hale getirecek.

 

***

 

Bakın size farklı bir olaydan daha bahsedeyim.

FETÖ yıllarca ne yaptı?

Önce büyük bir egemenlik kurdu.

Kurumlarda, kuruluşlarda, özel sektörde...

Yani müthiş bir örgütlenme sağladılar. Sonra da bu örgütlenme ile kime dokunmak istiyorlarsa ona dokundular, neyi kontrol altına almak istiyorlarsa onu kontrol ettiler, bu devletin genleriyle, bu vatandaşın ekmeği ile oynadılar.

Ne yaptılar?

Ses kayıtları aldılar, montaj yaptılar, alçaklıkta sınır tanımadılar.

Onların hainlikleri konuşulurken kentte birileri aynı hainliği yapıyor.

 

***

 

Hem mevcut hem de önceki dönem kurum amirlerinin bir çoğunun aslında mevcut yerel siyasetten yana sıkıntısı var.

Çünkü ciddi zorluklar yaşadılar.

Kurumlardaki işçi alımlarından, işlere, ihalelerden, alımlara kadar önemli konularda baskı kuruldu.

Hem eskiler hem mevcutlar konudan yana fazlasıyla dertli.

Bunu kimse inkar edemez.

Herkes biliyor.

Herkes farkında... Sadece kimse konuşmuyor, konuşamıyor!

 

***

 

Kurum amirleri konuşamıyor.

İş için 3-5 kuruş alanlar ses çıkaramıyor.

Baskı altındaki amirler, müdürler şikayet edemiyor.

Ama dert büyük...

Siyaset kurumlara o kadar nüfuz etmiş ki kentin iş dünyası bile şu an zıvanadan çıkan siyasetin kurbanı olarak can çekişiyor.

Kentin kaliteli, çalışkan, memleket sevdalısı bir çok kurum amiri bu siyasetin baskısı, şantajı yüzünden ziyan ediliyor.

 

***

 

Hatta çalışamayan bu isimler bir de ilginç şekilde tehdit ediliyor.

Bakın olay daha vahim bir noktaya geliyor!

Kentteki yerel siyasetçiler, hangi kurum amirlerinin ses kaydını alıp, ne sebepten ötürü şantaj yapıyor mesela?

Siyasetçiler, kimler neden kim ve kimlerin ayağını kaydırmaya çalışıyor?

FETÖ gibi kumpas ve şantaj üzerine bir yapı oluşturup sonsuza kadar bu kenti yönetebileceklerini mi düşünüyorlar?

Artık bu rant kavgası, rant için insanlara iftira atma, bu kentin işleyişine müdahale etme, kenti dizayn etme sevdası ile allak bullak etme sevdasından vazgeçen.

Yaşadığınız kente değer katmaya çalışın.

Çalışamıyorsanız da daha fazla bu koltukları işgal etmeyin.

Yeter. Vallahi de yeter!