Son bir kaç yıldır sık sık Van’ın ‘En’lerinin seçildiği törenler, yarışmalar, programları ile karşılaşıyoruz.

Olması gerek de.

Bir çok şehirde bu programlardan her yıl onlarcası yapılıyor.

Nihayetinde

“Marifet iltifata tabidir” derler.

Bu kentin marifetleri evlatlarının bir plaketle, ödüller, iltifat ile mükafatlandırılması da kötü değil.

Olsun.

Bana kalsa, memleket için çivi çakan her kimse bu anlamda yaptıklarının karşılığını alması gerek.

E malum.

Van’da da öyle kenti çok dert eden isim sayısı fazla değil.

Haliyle az sayıdaki isimlere tabi ki de ‘en’ ödülü vereceğiz.

 

***

 

Bu tür ödül törenleri iyidir.

Motive eder.

Yeni girişimler için teşvik eder.

Başarıları pekiştirir.

Nihayetinde makam, mevki ne olursa olsun.

İnsanlar bazen bir ‘terfi’ ile

Bazen bir prim ile

Bazen de bir ‘aferin’ ile yaptıklarının görülür kılınmasını istiyor.

Böyle olunca da bu tür ödüller tam bir pekiştireç rolü üstleniyor.

Pekiştirmek lazım.

Bir de ödülü veren genellikle gazeteciler oluyor.

Arka planda gazeteciler kalıyor.
Vanrad-Der’in töreninde ilk defa gazetecilere ödül verilmesi de bu noktada kıymetliydi.

 

***

 

Burda duralım.

Durun!

Aklıma güzel bir fikir geldi.

Bence biz bu enler işini biraz öteye taşıyalım.

Mesela iyileri ödüllendirip marifetlerini iltifatlandırıyoruz ya

Kentin enlerini bir de dersten seçelim.

Yani en iyileri değil de

En kötüleri,

En olmayanı,

En gereksizi,

En anlamsızı,

En olmaması gerekeni...

***

 

Bence bu başlıkların altına saysız isim yazarız

Bir sürü de birincimiz olur!
Hak, hukuk yemeyelim.

Memlekette çok iyi, çok başarılı isimler de var.

Ama inanın mesele kente değer katan isimleri aramak olduğunda biz pirincin içinde taş değil, taşın içinde pirinç arar hale geliyoruz bazen.

Bu kadar mı kötü yahu halimiz?

Değil...

Ama pirincimizin içine bu kadar taş girmesine biz Vanlılar sebep olduk.

Önünü alamadık...

Bizi temsil etme noktasında, yönetme noktasında, hizmet etme noktasında hiç bir şeye ortak olmadık.

Kentin hiç bir alanında müdahil olamadık.

Vanlı olarak Van adına karar veren isimlere ‘dur’ diyemedik.

Pirincimizin içine taş doldurduk, şimdi taş içinde pirinç arıyoruz.

 

***

 

Bir fikir daha.

Kentin önemli isimlerini toplayalım.

Hepinize ödül vereceğiz diyelim.

Sonra.

Sürpriz!
Bu isimlere ödül vermek yerine...

Kentin önemli konularını önlerine koyalım.

Herkesin için de bir de ona soralım. Diyelim ki Van’ın...

En büyük ihtiyacı nedir?

En büyük sorunu nedir?

En acil çözülmesi gereken sıkıntısı nedir?

En önemli projesi ne olmalı?

Gibi gibi...

Hep en iyisini mi arayacağız.

En iyisi mi bir kere de en çok ihtiyaç duyduğumuzu arayalım.

Daha ‘en’ olur.

Vallahi de.

Bir kere de tersten seçelim.

Ne olacak sanki?