Dilara Bilgin yazdı: İhtiras!
İçimin çehresinde ulaşamadığım bir derinlik var. Hakikatte ulaşmam muhal değil, yeri göğü sığdırdığım o derinliğe kendimi sığdıramıyorum bu günlerde. Nerden başlayacağımı ben her zaman bilirdim. Düşünce, incinince. Nasıl geçeceğini bilmesem bile geçeceğini bilirdim. Şimdi öyle değil, bildiğim vakitlerin üzerinden çok anı geçti, artık sadece yerinde ilerleyen anıların kişisiyim.
“Yerinde ilerlemek”
Bir şeyleri değiştirmek gibi bir lüksüm olsaydı sanırım gerçekten hiçbir şeyi değiştirmezdim. Çünkü bunu düşünmek bile karamsarlığa sürüklüyor beni. Olanlardan memnun olmalıymışım hissiyatı iler geri tokatlıyor beni. İlklerini atlatan bir gencim artık sonlarını da hiç sorgulamıyor bilinç. Nasıl olmuşsa sığdırıvermiş işte bir şekilde, tıka basa. Uzun yola gidildiği zaman son anda valize son bir eşya koymak istedim ve onu koyduktan sonra fermuarı anca kapattım, eşyaların dökülmemesi için yolculuk bitene kadar açmamalıyım o fermuarı. Bir şey daha koymak istersem bütün eşyalar dökülüverecek, koymasam içimde ukde kalacak. Olsun en azından o valize hangi eşyaları koyduğumu biliyorum, dağınık duruyor ama her birinin yeri belli belirgin.