Geçtiğimiz günlerde gazetemize ulaştırılan bir mesajı, yazarlarımızdan Ömer Aytaç Aykaç, olduğu gibi paylaşmıştı.
“Hocam Allah rızası için şu ulaşımı haber yapın... Tüm minibüsçüler yolları kendilerinin zannediyorlar, uzun süre durak yapıyorlar, trafiği sıkıştırıyorlar. Üstüne bir de yavaş gidiyorlar, kampüse gitmek kültür sarayından 1saat kadar sürüyor el insaf... Lütfen bu adamları haber yapın, sizin sayenizde çözülürse bu mesele, 25 bin öğrencinin duasını alırsınız inşallah.”
Bu on binlerce öğrenciden sadece birisinin ricası...
Millet ‘İllallah’ ediyor artık!
Toplu taşıma ‘toplu’ aciziyetten, eziyetten başka bir şey değil!
Tam da böyle canımızdan bezmişken...
Van Büyükşehir Belediyesi nezaretinde UKOME toplanıyor.
Van’ın uzun yıllardır beklediği önemli kararlar sonunda alınıyor:
-Toplu taşıma araçları şehir dışında toplanacak.
-Minibüs ve otobüsler kamera ile izlenecek. Kamera takmak zorunlu hale getirilecek.
-Parkomat dönemi başlayacak.
Trafikte parkomat nasıl bir rahatlama sağlayacaksa, toplu taşımanın sürekli kameralar ile kayıt altında tutulması ise bir o kadar önem arzediyor.
Olur da vatandaşın şikayetleri paylaşıldığında sorumlu ve ilgili davranılsın görün bakın vatandaşlar o toplu taşıma araçlarında ne zulümler çekiyor.
Görün bakalım trafikte toplu taşıma nasıl büyük bir ‘eziyetin’ tam da temelini oluşturuyor.
Yani şikayet sadece toplu taşımayı kullanan vatandaştan gelmiyor, esas büyük şikayeti bu toplu taşıma araçlarının trafikteki keyfiyeti oluşturuyor.
O kadar ‘kafalarına göre’ bir trafik düzenleri var ki...
Daha önce de vatandaşların kendi kanunlarını koyduklarını, kendi trafik anayasalarını nasıl hayata geçirdiklerini bu köşede dillendirmiştik.
Şimdi umut ediyoruz ki şu sıralar sıklaştırılan uygulamalar ile Van’daki toplu taşıma da trafik çilesi de kontrol altına alınmaya başlasın.
Yoksa bu toplu taşıma Van’ın başına çok büyük ‘toplu’ dertler açacak. Toplumsal bir ruhsal bozukluğun müsebbibi olacak. Benden demesi.
***
Toplu taşıma, sıkıntılar, parklar, otobüsler, minibüsler demişken...
Malum sosyal medya, internet haberciliği büyük kesimlerin enformasyon konusunda büyük kitlelere ulaşma aracı olmaya devam ediyor.
Memleket meselelerinin büyük bölümü artık internet üzerinde, sosyal medyada konuşuluyor.
Kentin dinamikleri kavasını twitter’da yapıp stresini facebook’ta atıyor.
Velhasıl etkisi büyük.
Gazetemizin de internet üzerinden yayınlanan haberleri sıkça beğeni, yorum ve eleştiri alıyor.
İşte tam da toplu taşıma söz konusu olduğunda vatandaşlardan yüzlerce yorum gelmişti.
Müsade ederseniz onlardan sadece bir kaç tanesini paylaşmış olayım.
***
Bir de denetlemeler artsa da trafik ışık ve işaretlerine uymayan insan sayısı azalsa... Bir de belediye şu şehir merkezinde neden bu kadar çamur var kaynağı ne diye araştırıp çözüme kavuştursa...
***
Anlamadığım şey var sadece Memursen TOKİ’nin mi otobüsleri arızalanıyor. Ya tamda var yarımda yok, ya yarımda var tamda yok. Bunun ne sabahı belli ne akşamı. Neden bize düzenli otobüs verilmiyor?
***
Kampus ile Araştırma hastanesinin araçları ayrılsın. Hastalara öğrenciler yer vermiyor, hastalar sürekli ayakta gidiyor. Kampusten gelen araçlar full geliyor, binecek yer kalmıyor.
***
E1 Ekspress olmalı, yakın mesafe yolcu indir bindir yapmasın. Sanki dünyada tek otobüs gibi bütün yolcuları almasın. Sadece kampus, sanayi civarı yolcu alsın. 1 buçuk saat çok fazla. Bence ek seferler yapılması iyi ama yolculara koyun muamelesi yapılmasın.
***
Otobüs seferleri, parkomat tamam da bu kentin trafik ışıkları ile ilgili düzenleme ne zaman yapılacak. AVM civarında haftasonu trafik akmıyor. Işıklar 10 saniyede bir yanıp sönüyor. O hengameden çıkmak yıl alıyor. Kentin bir çok yerinde ayarsız ışıklandırmalar var.
***
Bence belediye yönetimi bazen açıp halkın sosyal medyada paylaştığı şu tarz yorum, eleştiri ve önerileri de dikkate almalı.
Nihayetinde memleket halkın.
Haliyle halkı dinleyip memleketi halka göre dizayn etmek yöneticilerimiz için en doğru yol olacaktır.
Öyle olmazsa olmaz talepler de değil.
Hatırlarsınız...
DBP belediyesi döneminde otobüsler alınır ve trafik düzenlemeleri yapılırken böyle konuşulmamıştı.
Akıllı otobüs durakları olacaktı, otobüsler gerçek bir büyükşehir düzeninde çalışacaktı.
Şimdi hale bakıyorsunuz otobüsün durak yapacak, caddede gidecek yolu yok. Akbil sistemi falan kurulmadı halen kağıt bilet kullanılıyor. Dışardan bilet alamıyorsunuz otobüs şoförü bilet mi satacak otobüs mü kullanacak bilmiyor...
O yüzden şu toplu taşıma işi bir kez daha gözden geçirilmeli.
Arz ederiz.
