AK Parti teşkilatının istifasının ardından bu kentteki siyaset ile ilgili bazı kanılara vardım.
Anladım ki Van’da:
-Yeni bir siyaset, bir önceki siyasetin kirliliği ile yapılıyor.
-Eğer il başkanı olmak istiyorsanız, rakiplerinizden iyi değil, en az kötülenen ve hakkında en az kirli senaryolar yazılan olmak zorundasınız. Başarı ile makam kazanma yok.
-Siyaset sadece ya belli başlı ailelerin, ya zenginlerin ya da kemikleşmiş siyasetçilerin tekelinde dönüyor. Hangi dönem kim iyiyse o kazanır. Temizi yok bu işin!
-Adınız Ankara’da bir gün göklerde iken ertesi gün dibe vurabiliyor. Hakkınızda bir günde çıkarılan iftira kampanyaları ile siyasete başlamadan kariyeriniz sonlanabiliyor.
Benim de kaleme aldığım il başkanlığı müracaatı yapan ve bu göreve düşünülen isimlerin sayısı 10’dan fazla iken yaklaşık bir hafta gibi bir sürede birbirinden ilginç senaryolar konuşuldu durdu. Şu son günlerde ise genel merkezde sayısı 7-8’e düşen olası il başkan adayları hakkında 2 günde dökülen taşlar suyu bulandırmaya yetti bile…
Öyle görünüyor ki bu sürecin sonunda da halka hizmeti en çok isteyenin dışında, yine hakkında en az karalama kampanyası yapılan alacak. Yine öyle görünüyor ki seçilecek son 3-4 isimden her kim olursa olsun rüştünü Ekim ayındaki kongrede ispatlayacak. İyici kokmaya başlayan bu siyasetin kirliliği kongrede temizlenecek.
***
BAKANIN YARDIMCISININ YARDIMCISI!
Geçtiğimiz hafta sonu bir Bakan Yardımcısı’nın Van ziyareti haberine gazetemizde şöyle bir üst başlıkla yer verilmişti:
“Geldi, gördü, gitti!”
Haberin detaylarına bakanlar bilir iki günde yoğun bir ziyaret temposu içerisine giren Bakan Yardımcısının iki günde dur durak yapmadan ziyaretler gerçekleştirmesi aslında Van ziyaretinin verimliliğini fazlasıyla özetliyordu.
Haberi okumayanlar için yukarıdaki cümle zaten her şeyi özetliyordu!..
***
Hadi seçim dönemlerinde oy için Van’a gelen bakanları, milletvekillerini ve diğer siyasi temsilcilerin ziyaretini anladık. Ki bu isimler geldiğinde Van ile ilgili vatandaşın ruhunu okşayan cümleler ile bir Vanlı gibi konuşup vatandaşı can evinden vuruyor. 40 yıllık Vanlı gibi konuşan cümleleriyle biraz da olsa gündem yapabiliyorlar. Yine bunun dışında bazı büyük çaplı açılışlar ve benzeri programlarda gelen bakan ve milletvekillerini de anlıyorum.
Ama Sayın Bakan yardımcısı Van’a geldi, gezdi, gördü gitti…
Hadi diyelim ki bu ziyaretin temelinde çok somut bir şey yoktu, bakanlık ile ilgili kurumlara bir dizi ziyaret niteliğindeydi… Tamam, da bu ziyaretten Van için önemli konulardan hiç mi önemli birkaç gündem konusu olmaz.
Bakan’a Van-Şırnak yolu soruluyor: “Çalışıyoruz bitecek” deniliyor.
Karayolları diyorsunuz: “Büyük yatırımlar yaptık” cevabını veriyor.
Yıllardır konuşulan OSB raylı sistemi diyorsunuz: Çalışmalar başlayacak diyor.
Bunun dışında diğer tüm kurumlarda ziyaret, yemek, gezmece, görmece… Üstelik bu programı da takip etmek için tüm kurum amirleri, bürokratlar, siyasiler seferber oluyor. Kentte bir gün adeta kilitleniyor ama bir ‘bakan yardımcısının Van gezisi’ dışında hiçbir şeyi ön plana çıkaramıyorsunuz…
Şahsen ben bir şey çıkaramadım, programı takip eden diğer meslektaşlarım da aynı fikirde. Ama yok, bu ve benzeri ziyaretlerden bizim anlamadığımız daha büyük çıkarımlar yapanlar varsa bir zahmet bize anlatıversin de biz de aydınlanalım…
***
KABLO YOKMUŞ!
Geçtiğimiz hafta gazetemize yansıyan internet kopukluğu mağdurlarından birisi de benim. Van’ın tam merkezinde, çarşı merkezine 5 dakika yürüyüş mesafesinde bulunan Akköprü mahalledesindeki evimde tam 21 gündür internet bağlantısı yok.
Bu 21 gün içinde öğrendiğim acı gerçek ise internetin olmamasından çok, olmayan internet bağlantısının ilgili mercisinin internetten daha kıt bir durumda olması!
21’inci yüzyılda 21 gündür interneti kopuk olan bu bağlantı için ilgili çağrı merkezleri, kurum, kuruluş, memur, işçi, müdür kim varsa aradığımda ise, aldığım cevap; “Arızanız kısa sürede çözülecektir.” parantezinde birleşti, komedi gibi bir cümle ile de nihayete erdi.
İlgili çalışan diyor ki:
“Abi mahallenin internet hatlarında bir yanma olmuş. 1 metre gibi bir kablo arıza verdi. Erzurum’dan istedik. Bir iki güne giderilmiş olur.”
ABD’den istediğiniz bir kargo paketi bile en geç 15 günde Van’a ulaşırken 21’inci gününde halen Van’a ulaşmış ve arıza giderilmiş değil!
***
Bir de oturmuş kente gelen bakan yardımcısının ilgisizliğinden, alakasızlığından, turistik gezisinden dem vuruyoruz.
Memleketteki kurumlar bile Van’daki sorun ve sıkıntılara bu kadar ilgisizken bizim dışardan bir kurtarıcı beklememiz de fazlasıyla abese iştigal ediyor galiba.
Nasılsa alışkınız.
Her zaman başımızda dediği dedik bir bakan, milletvekili, Vali, belediye başkanı olmayınca olmuyor, yapamıyoruz. Kendini de halkı da idare etmekten aciziz maalesef!
Vanlıların kullandığı eski bir değimle özetlemek gerekirse:
TOPRAĞ BAŞIMIZA!
