İsrail 27 gündür aralıksız bir şekilde Gazze’nin üzerine bomba yağdırıyor. Bu bombardımanların sonucunda Gazze bir enkaza dönüşmüş durumda. O enkazların altında yüzlerce minnacık bebeğin cansız bedeni yatıyor. İsrail terörü binlerce masum insanı vahşice katletti ve hala vahşet saçıp katliam yapmaya tüm hızıyla devam ediyor. İnsan olanın bu zulüm karşısında dayanmasının imkanı yoktur. Batının tek dişi kalmış tüm canavarları vahşette birleşmişken, insani bir vicdan taşıyanlar neden bu vahşete karşı rahmette birleşemiyorlar? Birbirimizin saçına, sakalına, giysisine, küpesine, bakmadan insanlık için birleşmek bu kadar mı zor geliyor? Namaz kılar-kılmazsın, oruç tutar-tutmazsın, Müslüman olur-olmazsın bu senin bileceğin bir iş ancak; paramparça edilen masum bebekler için vicdanlı gönüllerin bir araya gelmesi, ortak tepki vermesi gerekmez mi? Vicdanlar bu vahşeti nasıl kabul eder?
Hadi diyelim ki halkta böyle bir şuur oluşmamış, peki ya size ne oluyor ey halkı bilinçli birer Müslüman haline getirmek için çalışıyorum diyen cemaat ve tarikatlar. Kendiniz daha bu konuda şuur sahibi olamamışken, halkı nasıl şuurlu bireyler haline getireceksiniz? Kendi aranızda en kutsi dava dediğiniz Kudüs için birleşmemişken Ümmetin birliğini nasıl sağlayacaksınız? Bu vahşete karşı çıkmak için bir ve beraber olmayacaksınız da ne zaman beraber olacaksınız?
Ümmete birlik ve beraberlik tavsiye ediyor, İslam aleminin liderlerini birlik olmaya davet ediyorsunuz. Ancak birlikteliğiyle topluma örnek olması gereken sizler, Kudüs için birinin yaptığı toplantı, miting ve yürüyüşe diğer tarikat ve cemaat katılmıyor. Yirmi yedi gündür İsrail, Gazze’ye acımasızca füze yağdırıp, tarihte görülmemiş katliamlar yapıyor. Ancak buna karşın cemaat ve tarikat liderlerinin bir araya geldiklerini, topluca bu katliama karşı çıktıklarını, beraber hareket ederek milyonları bir araya getirip yürüyüş düzenlediklerini göremedik. Milyonlarca müritleriniz olmasına rağmen daha doğru düzgün bir şekilde İsrail’in mallarını bile boykot edemiyorsunuz. En sıradan bir işi bile İslam’a yakışır bir şekilde yapamıyorsunuz. Bu mudur İslam’a hizmet etmek?
Bu cemaat ve tarikatların çöküşüdür. Hala birbirinizi küfür ve şirkle suçlama yarışındasınız. Batının onca ayrı gayrısı vahşette birleşmişken, İslam için hizmet ediyorum diyen ve inancı bir, namazı bir, kıblesi bir, Rabbi bir, Peygamberi bir, Kitabı bir olan sizler niçin rahmette birleşemiyorsunuz?
Tabi ki hepsini aynı kefeye koymuyoruz ancak çoğunlukla yaptıkları tek şey hamaset… Yok benim evliyam Gazze’ye iniş yaptı, yok benim şeyhim Gazze için yürüyüşe geçti, yok benim şeyhim şuan Gazze de savaşıyor gibi hikayelerle artık insanları kandırmaya son verin. Ya kendinizi değiştirin ya da kendi sonunuzu getirdiğinizi anlayın. Allah’ın dostları vardır amenna ancak hiçbir şey yapma, evliya gelip savaşsın İsrail’in zulmüne son versin diye bekliyorsanız çok beklersiniz. Böyle bir evliya hiçbir yerde yoktur. Yüz yıl, beş yüz önce vefat etmiş evliyaları bırakın da canlı birer Müslüman olan sizler bu zulme karşı ne yapıyorsunuz ona bakın. Zulüm dünyanın her tarafını kaplamış, vahşet dünyada hüküm sürüyor. Bu vahşete karşı rahmette birleşmeniz gerekmez mi?
Bugün dünyanın tüm Müslümanları merhametli bir ele muhtaç. Myanmar’daki Müslümanlar onları ineğe tapanlardan kurtaracak merhametli bir ele muhtaç. Doğu Türkistan’daki Müslümanlar merhametli bir ele muhtaç. Suriye, Yemen, Afganistan, Tüm Afrika ülkeleri ve hakeza Gazze acilen merhametli bir ele muhtaçtır. Yüreğimiz merhametli, elimiz de merhametlidir, ancak elimiz güçlü olmadığı için o merhametli elimizi ihtiyaç sahiplerine ulaştıramıyoruz.
Merhametli elimizi güçlü kılıp ihtiyacı olanlara ulaştırmak için artık tüm ayrı gayrılıklara son verip, rahmette birleşmeliyiz. Denizi geçerken, derede boğulmamalıyız. Yahudiler Filistin’e geldiklerinde her bir Yahudi’nin düşünce dünyası birbirinden ayrıydı. Hatta ayrı olmayı bırakın birbirlerini boğazlayacak kadar çok karşıt görüşte olanlar bile vardı. Amerika’daki Yahudi kapitalist, Fransa’daki Yahudi sosyalist, Almanya’daki Yahudi Faşist ve Rusya’daki Yahudi Komünistti. Bunlar Diaspora aracılığıyla tüm farklı düşüncelerini bir kenara bırakıp “Zion” için birleştiler, “Zion” hürmetine bir ve beraber oldular. Yahudilerin böyle bir olması onları güçlü kıldı. Müslümanlar da onca “BİR”lerine rağmen bir araya gelemediler. Allah için bir olamadılar. Güçlerini bir edemedikleri için de zayıf düştüler. Artık buna son verip “Kâbe” hürmetine tüm tabelalarımızı arkamıza atıp bir araya gelmemiz gerekiyor.
Güçlü, merhametli bir el olmamız için “vicdanlı tüm kitleleri” acilen bir araya getirmemiz, vahşete karşı rahmette birleşmemiz gerekiyor. Allah’ın dünyadaki halifesi olan mü’min kullar, Allah adına dünyada merhameti ve adaleti tesis etmeliler. Aksi takdirde bugün olduğu gibi yarın da bu vahşet dünya’da hüküm sürmeye devam edecektir.
