Van Gölü Havzası’nda birçok kuş türünün yaşam alanı olan sazlık alanlarında küçülme meydana geldi. Diğer taraftan geçtiğimiz ilkbahar aylarında meydana gelen yangınlar, sazlık alanlarını büyük ölçüde olumsuz etkiledi. Sulak alanlarla ilgili çalışmalar yapan Prof. Dr. Lokman Aslan, ekolojik dengenin devamı için sazlık alanların koruma altına alınması gerektiğine dikkat çekti.
“Bu alanlar biyolojik arıtma tesisleridir”
Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, ekolojik denge sisteminin devamı için çalışmalar yaptıklarını belirtti. Van Gölü Havzası’nın sulak alanları yönünde zengin olduğunu ifade eden Prof. Dr. Aslan, “Sulak alanlarının zenginliği, yaban hayvanı çeşitliliğini de beraberinde getiriyor. Aslında sulak alanlar tabiatın rahimleridir. Bu yüzden sulak alanlar ekolojik dengenin olmazsa olmazıdır. Diğer taraftan bu alanlar biyolojik arıtma tesisleridir. Göllere veya akarsulara karışacak zehirli maddeleri tutarak suların temizliğini sağlamaktadır. Burada yuva yapan hayvanlar, hem beslenmekte hem de tehlikelere karşı korunmaktadır” dedi.
“Sulak alanları daha fazla korumalıyız”
Nüfus baskısı ve tarım arazilerden dolayı sulak alanların yok olduğunu dile getiren Aslan, “İklim değişikliğinin yer küremizi etkilediği bir zamanda daha fazla sulak alan açmamız gerekiyor. Bizler bu alanların sayısını artırdıkça ekolojik denge de buna paralel olarak artacaktır. Bu yüzden sulak alanları daha fazla korumalıyız. Bu emaneti de gelecek nesillere aktarmamız gerekiyor. Tabiat, bütün canların ortak yaşam alanıdır. Canlılar birlikte yaşayınca güzel ve bu birliktelik için de sulak alanlara ihtiyaç vardır” diye konuştu.