GÜNCEL

Van’daki uzmanlardan Narin Güran cinayeti ile ilgili ailelere önemli uyarılar!

Diyarbakır'da 21 Ağustos tarihinde kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'dan acı haber 19 gün sonra geldi. Küçük kızın cansız bedeni köyün yakınındaki dere yatağında bir çuvalın içinde bulunmuştu. Acı haberin duyulmasının ardından tüm Türkiye Narin’e ağlarken, çocukların bu süreçten en az etkilenmesi için psikologlardan da açıklamalar gelmeye başladı. Tüm Türkiye yasa boğan cinayetin aydınlatılması için soruşturma devam ederken Van’daki uzmanlardan ailelere önemli uyarılar geldi.

Abone Ol

Diyarbakır'da 21 Ağustos tarihinde kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'dan acı haber 19 gün sonra geldi. Küçük kızın cansız bedeni köyün yakınındaki dere yatağında çuval içinde bulundu. Acı haberin duyulmasının ardından tüm Türkiye Narin’e ağlarken, çocukların bu süreçten en az etkilenmesi için psikologlardan açıklamalar gelmeye başladı. Çocukların bu süreçten en az etkilenmesi için neler yapılabileceği ile ilgili bir açıklama da Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Van Şubesi Başkanı Ferhat Men’den geldi. Şehrivan’a açıklamalarda bulunan Başkan Men, önlemler alınmazsa travma yaşanabileceğini dile getirdi.

VAN’DA UZMANINDAN NARİN GÜRAN SÜRECİYLE İLGİLİ UYARI!

Başkan Men, olayla ilgili üzüntüsünü belirterek, “Bu olay toplum olarak hepimizi derinden etkilemiş ve çok sarsmıştır. Okul çağında minik bir yavrumuzun başına böyle acımasız şeyler gelmesi hepimizi toplum olarak üzmüştür. Toplum olarak da çok hassas olduğumuz konular bunlar. Çocukların üzerine çok düşen, ayağına taş değmesin diye çabalayan bir toplumuz aslında. Bundan dolayı çocuklarımızın başına gelen acı olaylara toplumsal olarak büyük tepki gösteriyoruz. Bu işin faillerinin bulunup, adalet önüne çıkarılıp gerekli cezayı almalarını temenni ediyoruz” dedi. 

“ÇOCUKLARA BU OLAYIN ANLATIM ŞEKLİ VE BİLGİLENDİRME BOYUTU İNANILMAZ DERECEDE ÖNEMLİDİR”

Bu süreçte çocuklar için neler yapılabileceğini dile getiren Men, “Çocukların bu durumdan en az etkilenmesi çok önemli bir konu ve üzerinde ivedilikle durulması gerekiyor. Çocuklara bu olayın anlatım şekli ve bilgilendirme boyutu inanılmaz derecede önemlidir. Çocuklar bu olay hakkında medya ve televizyon kanallarından bilgi almamalılar. Çocuklar bu süreçte bu olayla ilgili birçok soru sorabilir. Çocukların bu sorularını geçiştirip görmezden gelmemiz doğru olmayacaktır. Bilgilendirme yaparken ayrıntı ve magazinsel bilgi verilmemelidir. Açık, net ve ayrıntıya girmeden bilgi verilmelidir. Bu durum gösterilerek çocuklar kesinlikle korkutulmamadır. Çocukların dünyaya ilişkin temel güvenleri bozulabilir” ifadelerini kullandı. 

“ÇOCUKLARDA TRAVMA OLUŞMAMASI İÇİN ÖNLEM ALINMALI”

Men, çocuklara doğru açıklamaların yapılmasının önemini belirterek, “İstemsiz bilgi edinmiş çocuklar korkular yaşayabilir. Bundan dolayı çocukla göz teması kurularak, güven verici sözler kullanılmalıdır. Bu süreçte korkuları oluşan çocuklara yönelik olarak da okul psikolojik danışmanlarına danışılmalı ve öğretmen işbirliği içerisinde süreç devam ettirilmelidir. Çocuklara yapılacak açıklamanın yaşa uygunluğu da çok önemlidir. Küçük yaştaki çocuk merak edip sorduğunda daha çok somut ve basit şekilde açıklamak gerekir. Yaş büyüdükçe daha soyut açıklamalar yapılabilir. Ama üzülerek söylüyorum ki muhtemelen bu süre zarfında çocuklar bu durum hakkında doğru şekilde bilgilendirilmediler. Ama çok geç değil doğru bir yaklaşımla tekrar yoluna girecektir. ⁠Çocuklara doğru açıklamalar yapılmaması ve olayla ilgili sarsıcı görüntülerin izlenmesinin çocuklarda ikincil travma oluşturduğunu biliyoruz. Bunun için önem almak bizler için çok önemlidir” diye aktardı. 

YETİŞKENLERDE DE TRAVMA YAŞANMA İHTİMALİ VAR…

Yetişkinlerin de travma görme ihtimalinin olduğunu ifade eden Men, “Genel olarak da halkımız da çok dikkat etmelidir. Çocuklar üzerinden konuşsak da yetişkinler de bu haberlerden oldukça fazla etkileniyorlar. Sürekli olayla ilgili sarsıcı görüntüler izleyip sürekli bununla ilgili haberleri okuyan kişilerde de ikincil travma görülme ihtimali yüksektir. Deprem döneminde de benzer durumlar olmuştu. Birçok araştırma bu travma türünün normal travmalar kadar etkilendiği ve insanlar üzerinde etki bıraktığı söylenmektedir. Halkımız bu konuda sürekli irdelemeler yapmayı ve sürekli olayı araştırmayı bırakmalıdır çünkü bu durum ruh sağlığı üzerinde bozucu etki yapmaktadır. Bunların yanında halkımız çocuklarına küçük yaşlardan başlamak üzere mahremiyet ve sınır eğitimi vermelidir. Bu çalışmalar bir nebze de olsa çocukları bu durumlardan koruduğu gibi sorunlu yaşantılar geçirenleri fark etmemizi sağlar” diye konuştu. 

NE OLMUŞTU?

Küçük Narin, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kayboldu. Narin Güran’ı arama çalışmaları o günden beri devam ederken küçük kızdan acı haber geldi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Diyarbakır'da Narin Güran'ın cansız bedenine ulaşıldığını açıkladı. Bakan Yerlikaya, sosyal medya hesabından, şu bilgileri paylaştı: “Diyarbakır'ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi'nde kaybolan Narin kızımızın maalesef cansız bedeni, Jandarma ekiplerimiz tarafından bulundu. Narin kızımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Mekânı cennet olsun. Başımız sağ olsun.”