ŞEHRİVAN ÖZEL: FATMA NUR POLATCAN-HAKAN İZGİ

Van’da bu yılın Mart ayında son 21 yılın yağış rekoru kırıldı. Kentte etkili olan yağışlar hem yem bitkisi ve hububat üretimi yapan çiftçilerin hem de besicilerin yüzünü güldürdü. Son yılların en yağışlı ayının yaşandığı Van’da Mayıs ayında gerçekleşecek yağışlarla birlikte bu durumun tarım ve hayvancılığa olumlu etkisinin olması bekleniyor. Her ne kadar Van’da son 21 yılın yağış rekoru yaşansa da yağışlar Vanlı çiftçiyi köyde tutmaya yetmiyor. Türkiye’de en çok küçükbaş hayvan varlığına sahip olan ili olan Van’da artan maliyetler karşısında ezilen çiftçiler bir bir kente göç ederken, konuyla ilgili Şehrivan’a konuşan Tuşba Ziraat Odası Başkanı Hasan Özgökçe, yağışların çiftçilerin yüzünü güldürdüğünü yalnız bu durumun Vanlı çiftçiyi köyde tutmaya yetmediğini dile getirdi. Özgökçe, Van’ın o eski tarım ve hayvancılık kenti olmadığının da altını çizdi.

YAĞIŞLAR VAN VE ÇİFTÇİ İÇİN ÖNEMLİ

Özgökçe, tarım ve hayvancılık kenti olan Van’da yağış rekoru yaşanmasına değinerek, “Van, Türkiye’nin en çok küçükbaş hayvan varlığına sahip ilidir. Gürpınar ilçemiz Türkiye’de coğrafi olarak en çok yüzölçümüne sahip ilçedir. En çok koyunun da olduğu ilçedir. Van’da meşhur olan Norduz koyunu da Gürpınar ilçesindedir. Gürpınar’ın yanı sıra Çatak, Başkale, Çaldıran ilçelerinde hayvancılık yoğun olarak yapılmaktadır. Van’da Mart ayı yağışları son 21 yılın en yağışlı ayı olarak geçti. Van’da karlar kalktıktan sonra bu yağışların çok etkisi oldu. Arpa ve buğdayda rekor düzeyde gelişme var. Çiftçimizin durumu çok iyi ve yüzü gülüyor. Nisan ayı biraz kurak geçti. Mart ayındaki yağışlardan dolayı bitkiler gelişimini sağlıyor fakat hafta sonu güzel yağışlar bekleniyor. Mayıs ayında beklenilen yağışlar olursa hiçbir sorun yaşanmaz ve çiftçilerimiz için çok güzel bir yıl olur. Bununla birlikte rekor düzeyde bir ürün alırız diye düşünüyorum. Şu an ki durum budur” dedi. 

ÖZGÖKÇE: VANLI ÇİFTÇİLER REKOLTENİN ARTACAĞI BİR HASAT BEKLİYOR

Yağışların tarım ve hayvancılığa olumlu etkisini dile getiren Özgökçe, “Türkiye’deki yaylaların yüzde 10’u Van’dadır. Van da küçükbaş hayvancılığın yapıldığı yerdir. Çünkü bizim meralarımız geniştir. İklim de uygundur. Büyükbaş hayvancılıkta da Van ilk sıralarda yer almaktadır. Özellikle Tuşba ilçemizde çiftçimiz kendi kaba yemini kendi yetiştiriyor. Yoncasını, mısırını, arpasını kendi yetiştiriyor. Hayvanın yemini hazırda tutuyor. Van’da bu yıl yoğun yağış etkili oldu. Yağışlarımızın yaylalara olumlu etkisi oldu. Bunun da tarıma ve hayvancılığa da olumlu etkisi olacak. Çiftçimiz kendi kaba yemini ekip biçebilecek” ifadelerini kullandı. 

“VAN ESKİ ‘TARIM VE HAYVANCILIK KENTİ VAN’ DEĞİL”

Van YYÜ’den gururlandıran birincilik! Van YYÜ’den gururlandıran birincilik!

Özgökçe, Van’da tarım ve hayvancılığın eskisi gibi olmamasının nedenlerini dile getirerek, “Van tarım ve hayvancılık kenti ama son yıllarda kentte hayvancılık azaldı. Bunun bir nedeni yem fiyatlarının pahalı olması. Özellikle sanayi yeminin pahalı olması. Kış ayları burada uzun geçer. Bir çiftçimiz bir hayvanı aldığında 6-7 ay yem vermek zorundadır. İlkbahar gelene kadar bu hayvanın yemi, masrafı, çobanın masrafı hayvanın fiyatını aşıyor. Onun için Van’da hayvancılık eskisi gibi yapılmıyor. Bir de bir dönem süt hayvanları kesime gitti. Ana olmadan dana olmaz. Süt hayvanı kestikçe dana da kalmadı” diye konuştu. 

YAĞIŞLAR İYİ OLSA DA VANLI KIRSALDA TARIM VE HAYVANCILIK YAPMAYA SICAK BAKMIYOR

Özgökçe, yağışların Vanlı çiftçiyi köyde tutmaya yetmediğini belirterek, “Van’ın en büyük geçim kaynaklarından biri tarım ve hayvancılıktır. Bu yılki Mart yağışları çiftçinin yüzünü güldürdü ama yetmez. Köylüyü köyde tutmamız gerekiyor. Köylünün köyde durması için köyde durması gerekiyor. Köylü zarar ederse, istediği verimi alamazsa, geçimini sağlayamazsa, geliri olmazsa köyü bırakıp şehre göç eder. Bunlar köye göç ederse tarım ve hayvancılık yapan sayısı düşer. Köyde yaşayan çiftçilerimizin hem sosyal güvencesine hem de sosyal yaşamına katkıda bulunmalı ki bu kişiler çiftçilik yapsın ve topraklarını bırakamasın. Van ancak tarım ve hayvancılıkla ayakta kalabilir” dedi.  

SULAMA KANALLARI VE BARAJLAR BİR KAZ DAHA GÜNDEĞMDE

Sarımehmet Barajı’nın az bir süre ömrünün kaldığını aktaran Özgökçe, “Sarımehmet Barajı, Van'da, Karasu üzerinde, sulama amacıyla 1987-1991 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Bu barajın 32 yıllık bir ömrü kaldı. Tüm özelliklerini kaybetti. Sarımehmet Barajı 32 mahalleyi ve 140.000 dönüm araziyi sulamaktadır. Kanalın 80 kilometreye yakın da uzunluğu var. Her Bakan geldiğinde, her platformda DSİ 17. Bölge Müdürlüğüne buranın demode olduğunu ve onarılması gerektiğini söylüyoruz. Her tarafı sızan bu kanalın artık kapalı sisteme geçmesi gerekiyor. Hem buharlaşma hem de su sızması çok oluyor” dedi. 

BAŞKAN ÖZGÖKÇE’DEN DSİ 17. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ’NE ÇAĞRI!

Özgökçe, Sarımehmet Barajı’nda suyun sızdığını ve kanalların temizlenmesi gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi: “Gelecek aylarda sıcaklık fazla olacağı için suyun bir kısmı buharlaşacak, bir kısmı da sızıyor. Su barajdan çıkıp da en son noktaya gelene kadar bir kısmı heba oluyor. Daha önce bunu dile getirdiğimizde çok maliyetli olduğunu söylediler. Bunun çok maliyetli olduğunu düşünmüyorum. DSİ 17. Bölge Müdürlüğü’ne çağrıda bulunuyorum; sulama birliğinin kanalları uygun değildir, yeteri kadar eleman yok ve alet ve ekipman yok. Kanallar en azından tamir edilebilir, temizlenebilir.” 

A W192718 01

BİR TALEP DE TMO’YA

Toprak Mahsulü Ofisi’nin bir an önce hububat taban fiyatını belirlemesi gerektiğini dile getiren Özgökçe, “Yetkililerden çiftçilerimiz adına bir talebimiz daha var. Hasat zamanı yaklaştı. Toprak Mahsulü Ofisi’nin bir an önce hububat taban fiyatını belirlemesi gerekiyor. Türkiye Ziraat Odası Birliği’nin yaptığı açıklamada 1 kilogram buğdayın maliyeti 10 lira 87 kuruştur. Yıllık enflasyon, mazottaki yüzde 100’ün üzerindeki zam, gübredeki yüzde 40’lık zam, ilaç, araç ve gereç ile diğer masraflar da göz önünde bulundurularak bir taban fiyatının belirlenmesini talep ediyoruz. Buna ek olarak verilen mazot ve gübre desteklerinin nakdi olarak ödenmesini yetkililerd

en talep ediyoruz” diye aktardı. 

Editör: Necmettin Dursun