Geçtiğimiz günlerde birtakım programlar için Van’a gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar hem ülkeyi hem Van’ı yakından ilgilendiren açıklamalar yaptı.
JEOTERMAL KAYNAKLAR VAN’IN EN BÜYÜK ZENGİNLİKLERİNDEN AMA…
Jeotermal enerji kaynakları Türkiye’de her geçen yıl önem kazanırken, bu kaynaklara sahip olan Van’da bu enerjiyi kullanma ile ilgili süreç ağır da olsa ilerliyor. Ciddi kaynaklara sahip olduğu bilinen Van’da bu anlamda hayata geçirilen yatırımlardan çok verimli sonuçlar alınırken bu kapsamda geçtiğimiz aylarda Erciş ilçesinde yapılan bir çalışma sonucunda ilçede tarıma dayalı organize sanayi seracılık bölgesi kurulacağı duyuruldu. Çaldıran gibi ilçelerde de denenen ve sadece en soğuk iklimlerde tarım imkanı sağlamakla kalmayıp Van’ın ısınmasını da sağlayabilecek derecede verimli olan jeotermal kaynaklar tartışılırken Prof. Yaşar önemli konulara dikkat çekti. Jeotermal kaynakları kullanarak topraksız tarım ve sebze yetiştiriciliği yapılması hedeflenen süreç devam ederken Yaşar, Van’ın sahip olduğu bu kaynakların büyük oranda boşa aktığını ifade etti.
VAN ÇALDIRAN BAŞLANGIÇ OLRDU
Jeotermal enerji konusunda öncü ülkelerden biri olan Türkiye, dünyada jeotermali kullanan ilk 5 ülke arasında yer alırken, elektrik üretiminden termal turizme, konut ısıtmasından yaş meyve-sebze yetiştiriciliğe kadar birçok alanda kullanılan jeotermal kaynaklar ülkeye katkı sağlıyor. Özellikle son yıllarda önem kazanan jeotermal enerji Van’da aktif olarak kullanılmaya başlandı. Türkiye’nin en soğuk yerleşim yerlerinden olan Van’ın Çaldıran ilçesinde 2016 yılında 34 bin metrekare alana kurulan jeotermal seralarda dondurucu soğuklara rağmen domates yetiştirilirken, geçtiğimiz günlerde yapılan bir çalışma sonuç verdi.
YENİ ROTA ERCİŞ
Erciş ilçesinde ekiplerin günlerce sürdürdüğü çalışmalar sonucunda 750 metre derinliğinde vurulan sondajda saniyede 60 litre jeotermal su çıkartılırken, bulunan bu jeotermal su kaynağı sayesinde ilçede kurulacak olan tarıma dayalı organize sanayi seracılık bölgesi kurularak topraksız tarım ve sebze yetiştiriciliği yapılması amaçlanıyor. Bulunan jeotermal su kaynağı Van halkını sevindirirken, konuyla ilgili Şehrivan’a konuşan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Fikret Yaşar da konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
PROF. DR. YAŞAR: VAN’DA ORGANİZE SERACILIK BÖLGESİ KURULMALI
Tarımla ilgili olumlu bir adım atılmadığına dikkat çeken Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Fikret Yaşar, “ Ben yıllardır bir konuyu her fırsatta ve her platformda dile getiriyorum. Anadolu coğrafyası jeotermal enerji yönünden oldukça zengindir çünkü deprem kuşağındayız. Bu sebeple bu bölgelerden çıkan sıcak sular yıllarca boşuna akıp gitti. Son yıllarda bazı bölgelerde kısmen seracılık faaliyeti yapılsa bile büyük çoğunluğu hala değerlendirilemiyor. En son bir tane radyoda yaptığım söyleşide de dile getirdim. Erciş’te de bulunan termal enerji kaynağını seracılıkta değerlendirmek için organize seracılık bölgesi kurulmalıdır. Bunun için en uygun yerin termal kaynağın yakınında bulunan ve bu gün atıl durumda olan çok kıymetli arazisi olan Altındere harası bu iş için çok uygundur diye dile getirmiştim.” İfadelerini kullandı.
HEM KURAKLIK, HEM ÜRETİM İÇİN DE JEOTERMAL DOĞRU KAYNAK
Yaşar, cümlelerini şöyle sürdürdü: “Bunun ülke genelinde bir örnek teşkil ederek üretimimizi ve ihracatımızı çok ciddi oranda artıracağını anlatmıştım. Hem de ihracat yapmakta zorlandığımız Avrupa ülkelerine yapabileceğimizi gündeme getirmiştim. Takip ettiğim kadarıyla geçtiğimiz aylarda Van Valimiz Sayın Dr. Ozan Balcı Bey benim bu anlattıklarımı gündeme getirmiş. Erciş’te termal enerji kaynaklarını kullanarak seracılık yapılması ve organize seracılık bölgesi kurulması yönünde çalışma başlatacaklarını ifade etmişler. Öncelikle kendilerine hem bir akademisyen ve hem de bu memleketin çocuğu olarak teşekkür etmek istiyorum. Yıllarca sesime kimse kulak vermiyordu. Özellikle örtü altı yetiştiricilik kuraklıkla mücadele yöntemlerinde en önemli yetiştirme tekniklerindendir. Çünkü elde edilen birim ürün başına su kullanımı diğer açıkta yapılan yetiştiriciliğe rağmen çok daha azdır.”
“KAYNAKLARIMIZ BOŞUNA AKIYOR”
Jeotermalin önemli bir enerji kaynağı olduğunu ifade eden Yaşar, Türkiye’deki en büyük sorunun enerji olduğunu söyledi. Enerji sektörüne çok büyük miktarda yatırımların olduğunu belirten Yaşar, “Enerji çok pahalı olduğundan dolayı da maliyetlerde yüksek oluyor. Fakat diğer alanların dışında tarımsal alanda kullanabileceğimiz çok önemli enerji kaynaklarımız var. Güneş enerjisi ve Jeotermal enerji kaynaklarımız bizim için büyük önem taşıyor. Bunun yanında Van Gölü havzasında jeotermal kaynaklarımız var. Çaldıran’daki kaynaklarımız değerlendirilmiş ancak diğer yerlerde bulunan kaynaklarımız boşuna akıyor. Ne kaplıca ne de tarımsal alanda değerlendirilmedi.” Şeklinde konuştu.
İLLA ÜRETİM…
Yaşar, “Jeotermal su kaynağının olduğu bölgede hazır işletme ve kurulu bir düzen var. Burada OSB bölgesi gibi bir yer yapılsın ve yatırımcılara parseller verilip, değerlendirilmesi lazım. Orada ciddi bir seracılığın yapılması gerekiyor. Üretim yapıldığı zaman ihracata da ciddi bir katkısı olacak. Enerji maliyetini düşürdüğünüz zaman özellikle kış aylarında ısıtmalı seralarda üretim yapıldığı zaman eliniz daha rahatlıyor. Bunun yanında havalandırma işlemlerini de yaptırdığınız zaman seralarda hastalıklar üremiyor. İlaç kullanımını ise neredeyse olmuyor. İlaç kullanılmadan üretim yapılıyor ve sıcaklık, elektrik bol olduğu içinde ürettiğiniz ürünlerin kalitesi de çok yüksek oluyor. Kış aylarında ürettiğiniz ürünlerin yaz aylarında üretilen meyve ve sebzelerden bir farkı kalmıyor.” Dedi.
VAN’DAN AVRUPAYA İHRACAT BİLE YAPILABİLİR!
Ürünlerde kalite yakalandığı taktirde ihracatında rahatlıkla yapılabileceğini vurgulayan Yaşar, şunları anlattı: “Avrupa ülkelerinde ihracat konusunda zorluk yaşıyoruz. Oradaki ülkeler ürünler konusunda çok fazla titiz davranıyorlar. Ancak biz burada onların kriterlerine uygun ürün yetiştirebiliriz. Birde organize seracılık bölgesi olduğu için ve orada yoğun bir üretim yapılacağı için ürün potansiyeli de yüksek olacak. İhracatçı rahatlıkla Van’a gelip, ihracat ihtiyacını karşılayabilecek ürünü bulacak. Bundan dolayı da hem ülkeye hem de kentte katma değeri çok büyük olacak. OSB’de fabrikalarımız üretim yapıyor ama pazar konusunda ciddi sorunlar yaşıyoruz.
“TÜRKİYE’DEKİ KAYNAKLARIMIZI DÜZGÜN KULLANAMIYORUZ”
“Bir de fabrikaların kapanma gibi durumları da oluyor ama seracılıkta kapanma gibi durumu da yok. Siz sağlıklı, kaliteli ve potansiyeli yüksek ürünler yetiştirdiğiniz için pazarda da sorunlar yaşamadan ürünlerini satabileceksiniz. Öte yandan Türkiye’de bulunan kaynaklarımızı doğru düzgün kullanamıyoruz. Son zamanlarda enerji kaynakları üzerinde çalışmalar yapılıyor ama halen de biz kendi enerji kaynaklarımızda yararlanamıyoruz. Dışarda halen de enerji alıyoruz. Özellikle güneş enerjisinden de yeteri kadar yararlanamıyoruz.”