Malum bölgemizde şehrimizde HDP/DBP siyaseti dışında siyaset yapmak nispeten zor. Hele 7 Haziran
sonrası kimi vatandaşların yüksek sesle hava cıva atması da olunca siyaset hepten zorlaştı. Özellikle AK
Parti iktidar olması hasebiyle İktidar partisidir diye şimşekler ona yöneliyor, tıpkı bir evde birçok kişinin
babayı suçladığı gibi.
Muhalefetin bir çözüm üretemediği, bağırıp çağırmaktan başka bir şeye yaramadığı bir ülkede ne kadar
eksikliler varsa sorumlusu Hükümet biliniyor, bu ne derece doğrudur derseniz nispeten diye cevap veririm.
Bazen Hükümetin onlarca iyi çalışmaları oluyor, ama muhalifler özellikle eksik aksağını dillendiriyorlar.
Yazıma konu olan vatandaşın durumu daha da bir tuhaf, kendisinin Diyarbakır AK Parti İl yönetim kurulu
üyesi olduğunu söyleyen Hakan Altındağ, Parti teşkilatının Hükümeti ve AK Parti Genel Merkezi doğru
bilgilendirmediklerini dile getiriyor, birileri sormaz mı? Hakan Bey, kaç sefer toplantılara katıldınız, bu
sorunları dile getirip sahiplendiniz? Daha dün AK Parti Halka İlişkiler Genel Başkanı Manisa Milletvekili
Selçuk Özdağ başkanlığında yapılan toplantıya sen de katılmıştın neyi dile getirmek istedin de
dillendiremedin?
Vitrine oynamak kolay, almışsın Nebi Camiinin oraya birkaç askılık duyarlı vatandaşın getirdiği elbiseleri
muhtaçlara ulaşması için ev sahipliği yapıyor, aracı oluyorsunuz. Hoş güzel de duyarlı bir vatandaşa yakışır
fakat daha ilk gün, bismillah yaptığın sevabı siyasete malzeme yaptınız bile.
AK Parti İl Teşkilatına gelince bir rehavet var, ama yanlış yönlendirme, bilgilendirme yok. Buyurun yapılan
son STK toplantısında şu fikirler genel merkeze iletildi. Yetmedi AK Parti Halkla İlişkiler Gen.Bşk. Selçuk
Özdağ Beyin teklifi üzerine bu taleplerin yerine getirip getirilmeyeceğini takip edecek bir komisyon kuruldu,
bu komisyona üye olanlardan biri de benim, çünkü STK koordinatörüyüm.
1-Sur mağdurlarına aylık asgari ücret düzeyinde en az 1300TL aylık bağlanması
2-En kısa zamanda kapsamlı bir yardım kampanyasının açılması ve Anadolu insanı arasında bir
yakınlaşmanın ve hemhal olmanın sağlanması,
3-Yapılan ve yapılacak çalışmaların kamuoyuyla paylaşılması, olup bitenlerden vatandaşların haberdar
edilmesi,
4-Çözüm süreci için kapsamlı ve bütün Kürt renklerinin içinde bulunduğu bir çözüm masasının oluşturulması
5-Özgürlükçü ve huzur kapsayıcı yeni bir anayasanın yapılması,
6-Anadil eğitimi sorunun çözülmesi
7-HDP/PKK kanadının da çözüm sürecinin bir tarafı olarak kabul edilmesi,
8-Kamu güvenliğinin muhakkak devlet tarafından sağlanması,
9-Başkanlık sistemi için gerekli çalışmaların yapılması ve kamunun bu konuda aydınlatılması,
10-Paralel yapıdan dolayı yapılan sürgünlerin bu bölgeye atanmamaları,
vb. fikirler dillendirilmiştir.
Bu taleplerden hangisi yanlış yönlendirmedir, belki dahası da var ama bu kadarıyla yetinelim.
Herkes dertli, herkes duyarlı ama bazıları beceriksiz, vazife veriyorsunuz yapamıyorlar, hemen görevden
almak da mümkün değildir. Benim bildiğim kadarıyla AK parti Teşkilatının hali de budur, şeffaflık adına
paylaşmakta fayda mülahaza ettim ve paylaştım.
Ayrıca Hakan Altındağ adındaki vatandaşın, yedek yönetimde olduğu vekil aday adaylığına müracaat ettiği
için yedek üyelikten de ayrıldığını da öğrendim haberiniz ola.
Sevgili dostlar siz siz olun ulu orta yerde devleti hükümeti suçlayanlara temkinli yaklaşın, bu ucuz
kahramanlıktır. Toplantıya gelen malum şahısın toplantıda Sur mağdurları adına bir şey söylemediği de
bilmenizi isterim. Fakat Başta İl başkanı Av.Muhammed Akar olmak üzere İl Yönetiminde bir çok kişi de
halkı önemsiyor, dert ediniyor, şunu bunu yaptım/ettim demekten de haya ediyor.
Çünkü sorun ağırdır, çözümü zaman alır.