Van’ın VATSO’su!

Abone Ol

Mit müsteşarı Hakan Fidan’ın İmralı’da Öcalan ile görüştü, bu görüşmeyi BDP’li heyetin görüşmesi izledi, Türkiye günlerce ‘Barış Görüşmelerini’ konuştu.

 

Biz ‘Barış’ı değil VATSO’yu konuştuk.

 

Erdoğan’ın kabine değişikliği gündeme geldi. “Her an her şey olabilir” dedi. Van eski milletvekili Hüseyin Çelik ile halen Van milletvekilliği yapan Burhan Kayatürk’ün adı yeni kabinede Bakanlık ile anıldı.

 

Biz siyaset değil VATSO’yu konuştuk.

 

Depremin 39’uncu gününde temelleri atılan, 1 yıldan az bir sürede bitirilen TOKİ’lerde yaşanan sıkıntılar vatandaşın sabrını taşırdı. İnsanlar günlerce fahiş kömür ve ortak gider paralarını konuştu. Hükümet TOKİ yatırımı ile okyanusu geçip derede boğulacaktı ki uzatma dakikalarında atılan gol ile beraberlik geldi. TOKİ meselesi yatıştı gibi oldu.

 

Biz TOKİ’yi değil VATSO’yu konuştuk.

 

Sonra kabine değişikliği yapıldı. Vanlı isimler kabinede yer alamadı, hayaller suya düştü.

 

Biz hala VATSO’yu konuşuyorduk.

 

Bekir Kaya, ilk duruşmasına çıkarıldı, tutuklu 13 kişiden ikisi serbest bırakıldı, Kaya’nın tutukluluk hali devam etti.

 

Biz yine VATSO’yu konuştuk.

 

Amerikan ajanı olabileceği yönünde yorumlar yapılan ve İstanbul’da kaybolan Sarai Sierra’nın cesedi bulundu, otopsisi yapıldı, gömüldü neredeyse 40’ı çıktı. Ankara’daki Amerikan büyükelçiliğine yapılan canlı bombalı saldırının Türkiye’deki soruşturması ‘bile’ tamamlandı.

 

Biz VATSO tartışmalarını tamamlayamadık.

 

Türkiye bizi, yani Kürtler ’in geleceğini konuşurken, Barış Görüşmelerinde ikinci raundun hazırlıkları yapılırken. Ak Parti ile BDP ‘Adaya kim gitsin’ diye son evre olan yazı tura atma aşamasına gelmişken.

 

Biz hala VATSO’yu konuşuruz.

 

İşin aslı. Bu VATSO meselesi çok sıktı!

 

İlk başlarda ağır ziyaretler yerinde demeçler ile başlayan bir süreç tam olarak laçka bir sürece girdi. Şubat-Mart gibi yapılması planlanan seçimler birkaç ay süreyle ertelenince adaylar televizyon ve radyo programlarında süreci yerel seçim havasında tam bir siyasi sürtüşmeye çevirdi. İftiralar, ağır ithamlar ve ağır sözler söylenmeye başlandı.

 

Görevi esnafı temsil etmek ve desteklemek olan VATSO adayları esnaf arasında tam bir ayrışmaya neden oldu. Esnaflar adaylar için kıyasıya rekabet etmeye hiddetli tartışmalara girmeye başladı. Anlamakta zorlandığımız ve Van’la bağdaştıramadığımız yeni yeni terimler duymaya başlattık. İşin özü bu bölünmüşlükle VATSO’nun birleştirmesi gerekirken abartılan seçim süreci ve anlaşılması zor propagandalarla esnaflarda büyük bir ayrışma ve kafa karışıklığı başladı haberiniz ola…

 

Olay, yazarımız Can Ozan Tuncer’in dediği gibi tam ‘VATSO Meydan Seçimleri ’ne döndü!

 

VATSO’ya saplandık kaldık. ‘O’ onu dedi, ‘Bu’ bunu dedi… Dedi de dedi…

 

Yeter, Söz Milletin değil Esnafın, Tacirin ve Tüccarın!

 

Daha fazla seviyeyi düşürmeye gerek yok! Her biri birbirinden kıymetli iş adamı olan adaylara bu tavırlar yakışmıyor.

 

Biraz da Van’ı konuşmaya ne dersiniz?

 

 

***

 

 

Rüya projeler

 

Kabullenmek gerekiyor, Van depremden sonra sanılanın aksine Vanlı yatırımcıların Van’ı terketmeyip aksine ufuklarını bir hayli genişleterek yatırım yapmaya devam ettikleri bir kent haline geldi.

 

Şöyle bir bakalım.

 

Yıl 2011, depremin birkaç ay öncesi.

 

Van’da dişe dokunur türden konuşulan projelerin sayısı bir ya da iki. Seçimde verilen vaatlerin hiç biri başlamadı, siyasi arenada proje zılgıtları çeken seçilmişlerin görüntüleri var sesleri yok!

 

Tam da hal böyleyken deprem Van’ı ve Vanlıları iyice bir silkeleyiverdi. Bir taraftan hükümet bir taraftan özel yatırımlar Van çehresini değişmeye başladı. Gitti gelmez dediklerimiz Van’a modern yatırımlar yaptı. Olimpik havuzlar, köprülü kavşaklar, devasa sayıda TOKİ konutları, Van Mermer’ler, OSB’de birçok sektörde üretim yapan fabrikalar, AVSUMA’lar,

 

Türkiye’nin önde gelen mağazaları, 5 yıldızlı oteller, fast food zincirleri, AVM’ler… Ve daha niceleri…

 

Bir Vanlı olarak bu yatırımları gururla izliyorum.

 

Amaaa…

 

Bazı rüya projelerimizin de hala gerçekleşmediğini de görmüyor değilim!

 

Bir Nevruz Efsaneler Ülkesi vardı hani…

 

Modern Otobüs Terminali…

 

Kıbrıs modelli bir turizm kenti…

 

Binlerce metrekarelik parklar, bahçeler…

 

Şu bitmeyen çok katlı otoparklar…

 

Siyasiler, seçilmişler, atanmışlar, yöneticiler. Siz verdiğiniz bu sözleri unutmuş olabilirsiniz.

 

Biz unutmadık.

 

Unutmayacağız da.

 

Bu projeler gerçekten rüya olmasın!