ŞEHRİVAN ÖZEL: FATMA NUR POLATCAN-ZENÜN YEŞİL
Van’da 2011 yılında yaşanan depremlerden sonra hasar alan birçok yapı aradan geçen uzun zamana rağmen hâlâ yıkılmayı bekliyor. Kentte on binlerce ağır hasarlı bina 13 yıldır riskli yapılar olarak varlığını sürdürürken bu durum son yıllarda çevre illerden ciddi oranda göç alan Van’da çarpık kentleşme sorununu da beraberinde getiriyor. Bir taraftan riskli yapılar diğer taraftan da yapılaşmadaki sorunlarla büyümeyi sürdüren Van’da en büyük problemlerden biri olarak da çarpık kentleşme olarak gündeme geliyor. Van’daki çarpık kentleşme ile ilgili Şehrivan’a konuşan İnşaat Mühendisleri Odası Van Şubesi Başkan Yardımcısı Mahfuz Arslan, kentte hâlâ önlem alınmamasının acınası bir durum olduğunu vurgulayarak, “Van’da kentleşme adına planlamalar yapılmıyor.” dedi.
ARSLAN: OLASI BİR DEPREME KARŞI VAN’DA HÂLÂ ÖNLEM ALINMAMASI ACINASI BİR DURUMDUR
Arslan, kentte çok sayıda metruk yapı olduğunu belirterek, “Van'da kent genelinde yıkılmayı bekleyen birçok yapı mevcut. Bu yapıları özellikle 2011 depreminden sonra ağır hasar alıp kontrollü bir şekilde yıkılmayı bekleyen yapılar, metruk kalmış ve uygunsuz kullanıma maruz kalan eski yapılar diye sınıflandırma yapabiliriz. Bu yapıların halen yıkılmamasını da kentimizi yöneten ilgili devlet kurumlarının, yerel yönetimlerin ve sivil toplum kuruluşlarının şimdiye kadar deprem gerçekliğiyle alakalı bir politika oluşturamamasına bağlayabiliriz. Beklenen depreme karşı Van’da hâlâ önlem alınmaması acınası bir durumdur. Hasarlı yapılarda yaşayan insanlarımızın ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmaması için çaba sarf etmemenin bu kente yapılan en büyük kötülük olduğunu altını çizmek istiyorum” dedi.
“YILLARDIR VAN’DA KENTLEŞME ADINA PLANLAMALAR YAPILMIYOR”
Van’da kentleşme adına planlamaların yapılmadığına dikkat çeken Arslan, “Nüfus ve yerleşim ihtiyacı arttıkça kentleşme olgusuyla karşı karşıya kalırız. Kentleşme olgusunu ise doğru bir temelde kurgularken; yaşadığımız şehrin planlamasının kent estetiğine ve toplumun ihtiyaçlarına uygun olmasına dikkat ederiz. Bu planlamalarda uzun vadeli ve tüm koşullar düşünülerek yapılır. Maalesef yıllardır Van’da kentleşme adına planlamalar yapılmadığını fark ediyoruz. Neden mi fark ediyoruz? Mahallelere ve kişilere özel imar planlamaları, cadde ve sokakların yanlış yerleşimi, binaların plansız ve emsalsiz yapılması, kaçak yapılaşmaya göz yumacak politikaların gelişmesi ve altyapı çalışmalarının yapılmaması gibi birçok neden aslında kentleşme adına planlamalar yapılmadığının kanıtı olarak sayabiliriz. Bu örneklerle şehrimizdeki çarpık kentleşmeyi tanımlayabiliriz” ifadelerini kullandı.
ARSLAN: TOPLUMA VE ÇEVREYE DUYARLI YAPILAR İNŞA EDİLİRSE ŞEHRİN KALİTESİ ARTAR
Arslan, kentsel dönüşümden söz ederek, “Kentsel dönüşüm kapsamında yapıların yıkılıyor olması depremin etkisiyle olası can kayıplarının önüne geçmek ve kent estetiğine uygun yapılar yapmak için sevindirici bir durumdur fakat bunun bazı yapılarla sınırlı kalması üzücü bir durumdur. Kentsel dönüşüm sayesinde yapı stoku yenilenerek modernize edilir. Yapılarımızın fiziksel ve çevresel koşulları düzelir. Topluma ve çevreye duyarlı yapılar inşa edilirse şehrin kalitesi artar. İnşa çalışmalarının yavaş olma durumu da şehrimizin büyüyüp gelişmesinde negatif rol oynar. Bundan kaynaklı kentsel dönüşümü teşvik edici çalışmaların yapılması önem arz etmektedir” diye konuştu.
“UZUN VADELİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PLANLAMALARI DEVREYE SOKULMALIDIR”
Uzun vadeli kentsel dönüşüm planlamaların hayata geçirilmesi gerektiğini dile getiren Arslan, “Kentsel dönüşüm süreçlerinin başlaması için şehrimizdeki yapıların analiz süreci tamamlanması gerekir. Bu analiz sürecinde şehrimizdeki yapı stoku durumunu, yapıların hasar durumunu ve çarpık kentleşmeye sebep olan tüm durumları bilmemiz gerekir. Bu bilgilerin çıktısı dahilinde uzun vadeli kentsel dönüşüm planlamaları devreye sokulmalıdır. Acı gerçeklerimizle yüzleşmeden ve uzun vadeli düşünülmeden devreye sokacağımız her uygulama göstermelik olacaktır” diye aktardı.
“VAN’DA SORUN HALİNE GELEN ALTYAPI PLANLAMALARI YAPILMALI”
Şehrin dokusu korunarak yaşanabilir yapılar tasarlanması gerektiğini belirten Arslan, “Kentsel dönüşüm süreci kurgulanırken ana sorunların da çözümü çerçevesinde kurgulanmalıdır. Bu kurguda uzun vadeli imar planlamalarıyla, şehrin dokusu korunarak yaşanabilir yapılar tasarlanmalıdır. Nüfus artışına paralel ulaşım planlamalarının yapılması ve sosyal yaşam alanlarının oluşturulması gibi birçok önemli faktör düşünülmelidir. Yine Van’da sorun haline gelen altyapı planlamalarının da uzun vadeli yapılması bu anlamda önem arz etmektedir” dedi.
ÇARPIK KENTLEŞME VAR AMA KENTSEL DÖNÜŞÜM YOK
Arslan, Van’da çarpık kentleşme olduğunu buna karşın bir kentsel dönüşümün olmadığını dile getirerek sözlerini şöyle tamamladı: “Van’da çarpık kentleşme olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz fakat kentsel dönüşümün olduğunu da söyleyemeyeceğim. Binlerce hasarlı, metruk, uygunsuz yapıdan bahsederken birkaç kentsel dönüşüm çalışmasının yapılması kentsel dönüşümün yapıldığını göstermeyecektir. Kentleşme kültürüne yönelik doğru politikalar uygulanmadığı sürece çarpık kentleşme vardır kentsel dönüşüm yoktur. Van’ın yıllardır meşhur bir sözü var. Van sahipsiz bir memlekettir diye. Aslında sahipsiz olan doğru fikirler ve uygulamalardır. Bunlara sahip çıkarak şehrimizi bizden sonraki nesillere daha yaşanılabilir bir şekilde bırakabiliriz.”