Geçmişte birçok medeniyete ev sahipliği yapan Van’ın Urartu, Ermeni, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait pek çok tarihi yapısı bulunuyor. Binlerce yıllık yaşam geçmişine sahip kentte turizm anlamında çekici kılan sayısız tarihi ve kültürel zenginliğe bulunmasına rağmen sadece belli başlı yapılar ziyaret ediliyor. Geriye kalan onlarca büyük eseri kaderine terkedilen Van’da yıllardır yapılan çağrılara rağmen önemli mekân ve alanlar hala restorasyon ve gerekli çalışmayı bekliyor. Van’ın Başkale ilçesindeki Bartelemous Kilisesi, Gevaş’taki tarihi Saint Thomas Ermeni Manastırı, Erciş’teki Ardzvaber Kilisesi, Çarpanak Adası’ndaki Ctouts manastırı ve daha birçok tarihi yapısı sahiplenmeyi bekleyen eserlerden sadece birkaçı olarak dikkat çekiyor. Yıllardır dile getirilmesine rağmen bu tarihi yapılar sahipsiz bırakılırken, Van’ın bu durumuyla ilgili Şehrivan’a konuşan turizmci Murat Beyaz kentin her yerinden tarih fışkırdığını ama sahipsiz olduğunu dile getirdi.
TURİZMCİ BEYAZ: VAN ANADOLU’NUN EN ZENGİN İLLERİNDEN BİRİ AMA…
Turizmci Beyaz, Van’ın tarihi yapılarıyla ülkenin en zengin kentlerinden biri olduğunu belirterek, “Van zengin bir il. Tarihi yerleriyle, doğal güzellikleriyle ülkenin en zengin noktalarından birisi. Binlerce yıldır varlığını sürdüren tarihi yapılar, doğal oluşumlara ait izler, geçmişten kalan tarihi eserler bakımından oldukça zengin bir yer. Anadolu'nun en zengin yerlerinden biri diyebiliriz. Van turizmi ile ön planda olan bir kent. Turizm öncelikle maddi boyutundan ziyade manevi yönü yüksek olan bir olgudur. Bir yere gittiğinizde öncelikle oranın kültürünü, mimarisini, gastronomisini, sosyal yaşamını tanıyorsunuz ve orada para harcıyorsunuz. Merak duygusuyla başlayan olay maddiyata dökülüyor ve gidilen yerlerde konaklama, yeme-içme, hediyelik eşya gibi alanlarda ciddi paralar harcanıyor” dedi.
“TARİHİ YAPI VAR AMA ÇOĞU SAHİPSİZ!”
Van’da sahipsiz ve kaderine bırakılan tarihi yapılara dikkat çeken Beyaz, “Van’da Hristiyanlık döneminden kalma kilise ve manastırlar var. Hem tarihi geçmişiyle hem de misyonuyla çok önemli kiliseler var. Başkale'deki kilise. Oldukça önemli bir yer. Bulunduğu konum itibarıyla da bulunduğu bölgeye hakim olması, binlerce yıldır varlığını sürdürüyor olması ayrı bir özellik katıyor. Bunun yanında Altınsaç'taki manastır hem doğal güzelliği hem de bulunduğu yükseklik itibarıyla onarılmasında hem doğa hem de inanç turizminin öncülerinden olabilecek bir yer. Orası da kaderine terk edilmiş ve definecilerin hedefi haline gelmiştir. Ermeniler döneminden kalma bütün kilise ve manastırlar definecilerin haline gelmiştir. Bununla ilgili ciddi önlemler de alınmamıştır” ifadelerini kullandı.
BEYAZ’DAN VAN’DAKİ İKİ ADANIN TURİZME AÇILMASI ÇAĞRISI!
Beyaz, Çarpanak ve Adır Adası’ndaki tarihi yapıların restore edilip adaların erişilir olmasıyla Van’ın daha çok turist çekeceğini aktararak, “Bir tane Ahtamarımız, Çarpanak Adamız, Adır Adamız var. Bu 3 adayı ulaşılabilir ve erişilebilir kılsak ve Çarpanak ile Adır Adası'ndaki kilise ve manastırları ayağa kaldırsak sadece 1 gün adalar turu diye bir tur gerçekleşir. Buraya gelecek olan turist grupları en az 1 günlerini bu 3 adayı kapsayan programda geçireceklerdir. Bu da konaklama süresinin artması demektir. Bu 2 adanın restorasyonu yapıldığında Van şu an aldığı turistin 2 kat fazlasını çekecektir. Bunu çok net olarak söyleyebilirim. Buraya yapılacak olan yatırımlar da karşılıksız kalmayacaktır. Bu iki adanın restorasyonunu yapıp mutlaka turizme açmamız gerekiyor. Kaldı ki Van Gölü çevresinde çok fazla manastırlar var. Bunlar da eklendiğinde Van Gölü başlı başına bir turizm destinasyonu haline gelecektir” şeklinde konuştu.
“RESTORASYON ÇALIŞMALARI BİR PLAN VE PROJE DAHİLİNDE YAPILMALI”
Yapılan restorasyon çalışmalarının belli bir plan ve proje dahilinde olması gerektiğinin altını çizen Beyaz, “Van'da yapılan restorasyonların bir plan ve proje dahilinde olması gerektiği hepimizin malumu. Dönemin ve çağın ruhuna uygun bir şekilde yapılan restorasyon çalışmaları ve sonrasında yapılan çalışmalarda atıl durumda kalmaları kente bir fayda sağlamıyor. Örneğin, Kalenin tepesinde yapılan Süleyman Han Camisi'nin restorasyonu. 10 yıl içerisinde bu 2 defa yapıldı. Yine Kalenin alt tarafında Horhor Medresesi restore edildi. İnsanların ziyaret edebileceği bir noktada değil zaten. Oraya gitmek için doğru düzgün yol yok. Ulaşım çok zor. Ya erişimi kolay hale getireceksiniz ya da o parayı harcamayacaksınız” diye aktardı.
VAN’IN MARKA VE İMAJ DEĞERİ ARTACAK
Beyaz, Van’daki tarihi yapıların restore edilmesiyle kentin marka değerinin artacağını vurgulayarak şunları söyledi: “Bu tarihi yapıların onarılması Van'a önemli bir katkı sağlayacaktır. Şu an Van'a gelen insanlar 2 gece konaklıyorlar. Van'daki tarihi yapıların onarıldığını düşündüğümüzde bunlar birer ek gün demektir. Dolayısıyla bir gece daha konaklama sağlanacak demektir. 2 gün olan konaklama süresi 3-4 geceye çıkacaktır. Van'ın bilinirliği, popülerliği artacaktır. Van'ın marka değeri yükselecektir. Van artı bir imaj değeri kazanacaktır.”
“RESTORASYON ÇALIŞMALARI YAPILIRKEN SEKTÖRDEKİ İSİMLERE DANIŞILMALI”
Restorasyon çalışmaları yapılırken mutlaka sektördeki isimlere danışılması gerektiğini belirten Beyaz, “Tarihi yapılar restore edildiğinde lütfen turist rehberlerinden, seyahat acentelerinden görüş alın. Rehberin görüşü alınarak yapılacak olan çalışmalarda ona göre bir yol haritası çizilmeli. Sahayı iyi bilen arkadaşlarımız var ve hepsi de fikirlerini paylaşma noktasında açık kişilerdir. Kamu ve özel sektör iş birliğiyle çalışmalar yapılırsa restorasyon çalışmalarının kente daha faydalı olacağını düşünüyorum. Yetkili arkadaşlar lütfen bu önerimizi dikkate alsınlar” diye konuştu.
VAN HER TARAFINDAN TARİH FIŞKIRAN BİR KENT AMA…
Beyaz, Van’ın tarih fışkıran bir kent olduğunun altını çizerek kaderine terk edilen yapıların bir an önce restore edilmesi gerektiğini dile getirerek, “Van'ın katedeceği çok yol var. Son 20 yıla baktığımızda elle tutulur birkaç restorasyon çalışması yapıldı. Oysaki Van bir derya ve deniz. Her tarafından tarih fışkıran bir kent. Hâlâ keşfedilmemiş dünya kadar yerimiz var. Alan taramasının düzgün yapılıp keşfedilen yerlerin bir an önce restorasyon çalışmalarının yapılması ve turizme açılması gerekiyor. Bu konuda yetkililerden duyarlılık rica ediyorum” dedi.
VAN’DA SAHİPSİZ BIRAKILAN TARİHİ YAPILARIN BAZILARI…
Altınsaç Surp Tovmas manastırı
Başkale Albayrak (St. Bartholomeus) Kilisesi
Başkale Sorader Surp Eçmiyadzin Manastırı
Gevaş Garmravank Manastırı
Gürpınar Hokyats (Der Meryem) manastırı
İpekyolu Varak Surp Haç manastırı (Yedikilise)
Sırkh Surp Marinos Manastırı