Van, Urfa, Diyarbakır, Mardin, Batman’da yaşanan elektrik kesintileri halkın yaşamını olumsuz etkilerken, iktidarın bu sorunun çözümüne yönelik bir politika geliştirmemesi de tepkilere neden oluyor. Yeşil Sol Parti Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye bir soru önergesi vererek, seçim bölgesi Van başta olmak üzere Kürt illerindeki elektrik kesintilerini Meclis gündemine taşıdı.
Çiftyürek soru önergesinde:
“Uygarlığın temel taşı olan elektrik kullanımının tarihi 250 yıl öncesine dayanır. Ancak maalesef bugün Van, Urfa, Diyarbakır, Mardin, Batman’da…yaptığımız hane, kurum, esnaf ve üretici ile görüşmelerimizde kentlerin il, ilçe merkezleri ile kırsal alanları dahil olmak üzere sıkça elektrik kesintilerinin yaşandığına tanıklık etmekteyiz. Özellikle yukarıda belirttiğimiz kentlerin merkezleri ile tarımsal alanlarında üretici, esnaf, turizmci ve hane halkı “kesintilerin olağan hale geldiğini ve bu durumun yaşamlarını olumsuz etkilediğini” ifade etmektedirler. Bugün itibarıyla Viranşehir ilçesine bağlı 15 kırsal mahallede 7 gün öncesinden başlayan elektrik kesintisi devam etmektedir. Van ili ve yukarıda belirttiğimiz diğer kentlerde durum farklı değildir.” ifadelerini kullanarak
Yeşil Sol Parti Van Milletvekili Sinan Çiftyürek Bakan Albayrak’a şu soruları yöneltti.
Elektrik üretiminin en yüksek üretildiği Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin aynı zamanda kesintilerin de en yoğun yaşandığı kentlerdir. Bu kentlerde elektrik kesintilerinin sık yaşanmasının nedeni nedir?
Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin ve Elazığ’da üretilen elektrik enerjisinin ne kadarı söz konusu kentlerde ne kadarı Batı metropollerinde kullanılmaktadır?
Van’da yaşanan elektrik kesintilerinin gerekçesi nedir?
Van’ın zengin Rüzgar Elektrik Santralleri (RES) ve Güneş Elektrik Santralı (GES) potansiyeline rağmen neden İran’dan elektrik ithal edilmektedir?
Van’ın elektrik alt yapısının iyileştirilmesine yönelik Bakanlığınız tarafından planlanan çalışmalar nelerdir ve buna ne kadar bütçe ayrılmıştır?
1970’lı yıllarda yaşanan küresel neo-liberal trend sonucu toplumların en yaşamsal ihtiyaçlarını oluşturan elektrik-su-ulaşımın özelleştirilmesi Türkiye’de de uygulamaya konuldu. Bir süreden beri Küresel trend yeniden elektrik, su, ulaşımın gibi toplumların en yaşamsal ihtiyaçları toplumsallaştırılırken Bakanlığınızın elektriğin kamusallaştırılmasına yönelik bir planlaması mevcut mudur?