Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük kentlerinden biri olan Van’da kent yıllardır dile getirdiği ortak akıl konusunda beklenen birlikteliği sağlamayan bir kent olarak yerinde saymaya devam ediyor. Her alanda kutuplaşmaların yaşandığı özellikle siyasi kutuplaşmalar nedeniyle ortak aklın adeta yitirildiği kentte önemli konular, sorunlar birikmeye devam ediyor. Kentin öne çıkan dinamikleri Van için kritik konuların çoğunda bile bir araya gelmeyi başaramazken siyasi grupların ortak bir hedef doğrultusunda bir araya gelememesi Van’ın ekonomik ve sosyal kazanımlarını engellerken Van’daki kutuplaşma ve ortaklaşamama ile ilgili Şehrivan’a değerlendirmelerde bulunan siyaset bilimci Dr. Zeynep Özalp Kaya, bu durumun artık sadece siyasetçiler arasında değil, toplumun genelinde de bir kutuplaşmaya neden olduğunu belirterek Van için ortak aklın şart olduğunu dile getirdi.
KAYA: KENT MECLİSLERİ ŞEHİRLERİN EN ÖNEMLİ KURUMLARINDAN BİRİDİR
Kaya, düşünürlerin tarih boyunca şehirlerin gelişimi için gerekli unsurları tartıştığını belirterek, “Tarih boyunca düşünürler, bir yerin şehir olabilmesi için gerekli olan birimleri ve ilkeleri tartışmışlardır. Antik dönem şehirlerinde, öncelikli olarak gösterişli bir tapınak veya mabedin bulunması gerektiğine inanılmıştır. Toplumun geçmişle olan bağını diri tutmak için nekropoller (mezarlıklar), eğitimli ve kontrollü bireyler için okullar, kent ekonomisini canlandıran pazaryerleri ve politika üreten soylu sınıf için kent meclisleri önemli kurumlardı. Bu yapılar yalnızca Antik Yunan şehirlerine özgü olmayıp, farklı medeniyetlerde de benzer şekilde varlık göstermiştir.” dedi.
“MODERN KENTLERDE BİREYLER DE YÖNETİMİN BİR PARÇASIDIR”
Modern şehir anlayışında bireylerin yönetim süreçlerine katılımının büyük önem taşıdığını vurgulayan Kaya, “İslam şehirlerinde ise merkeze konumlanan cami, ilmin ve irfanın aktarıldığı medreseler ve tekkeler, alışverişin yapıldığı arastalar ve yüksek zümrenin yer aldığı Şûra Meclisi en temel birimlerdi. Her medeniyet, kendi inanç ve kültürel değerleri doğrultusunda şehirlerini şekillendirmiş, toplumlarının ihtiyaçlarına göre çeşitli kurumlar oluşturmuştur. Modern ve demokratik şehirlerde ise sadece bu kurumların varlığı yeterli görülmemiş, şehirleri şekillendiren ilkeler tartışılmaya başlanmıştır.” diye aktardı.
“DEMOKRATİK ŞEHİRLERDE ORTAK AKIL ŞART”
Kaya, şehirlerin kaderini belirleyen kararların ortak akıl ile alınması gerektiği düşüncesinin nasıl ortaya çıktığını açıklayarak, “Artık binalardan ve kurumlardan daha önemli olan bir kavram ortaya çıkmıştır: Yurttaşlık bilinci! Bireyler, yaşadıkları mekânları değiştirme ve dönüştürme yeteneğine sahip olmuş, özellikle sivil toplum kuruluşlarının (STK) yaygınlaşmasıyla birlikte yönetim süreçlerine daha aktif katılım sağlamışlardır. Avrupa şehirlerinin demokratikleşme ve modernleşme süreci, savaşlar ve çatışmalar sonucunda, şehirlerin kaderini belirleyen kararların ortak akıl ile alınması gerektiği düşüncesini doğurmuştur.” ifadelerini kullandı.
VAN’DA ORTAK BİR VİZYON GELİŞTİRİLMEDİĞİ İÇİN HAK ETTİĞİ GELİŞİMİ SAĞLAYAMADI!
Van’ın stratejik konumu ve doğal güzellikleriyle büyük bir potansiyele sahip olmasına rağmen, siyasi grupların ortak bir vizyon geliştirememesi nedeniyle hak ettiği gelişimi sağlayamadığını ifade eden Kaya, “Peki, ortak akıl nedir? Bir şehrin sağlıklı bir şekilde yönetilebilmesi için siyasal partilerin, yerel yönetimlerin ve diğer ilgili grupların ortak bir anlayış ve dayanışma içinde hareket etmesidir. Çünkü bir şehrin gelişimi sadece iktidarda olanların değil, tüm paydaşların ortak sorumluluğundadır. Bu düşünceleri gerçek yaşama uyarladığımızda, Van’a baktığımızda; stratejik konumu, tarihi, doğal ve kültürel zenginlikleri ile büyük bir potansiyele sahip olmasına rağmen, siyasal partiler ve yerel yönetimde yer alan grupların ortak bir vizyon geliştirememesi nedeniyle hak ettiği gelişimi sağlayamadığını görüyoruz.” şeklinde konuştu.
VAN’DA SİYASİ KUTUPLAŞMALAR KENTİN GELİŞİMİNİ ENGELLİYOR
Van’da siyasi kutuplaşmaların kentin gelişimini engelleyen bir faktör haline geldiğinin altını çizen Kaya şunları söyledi: “Oysa ki bir şehirde farklı siyasi görüşlerin rekabet etmesi, normal şartlarda demokrasinin işleyişini destekleyen, toplumun karar mekanizmalarına aktif katılımını sağlayan, alternatif çözümler üreten ve katılımcılığı artıran bir süreçtir. Ancak Van’da siyasi kutuplaşmalar, kentimizin gelişimini engelleyen bir faktör haline gelmiştir. Günlük yaşamı etkileyen kararlarda dahi işbirliği sağlanamamakta, ortak projeler hayata geçirilememektedir.”
VAN’DA SEÇİM DÖNEMİNDE BÜYÜK PROJELER VAAT EDİLİYOR AMA UYGULANAMIYOR
Seçim dönemlerinde Van için büyük projelerin vaat edildiğini ancak uygulanamadığını belirten Kaya, “Seçim dönemlerinde tüm partiler büyük projeler vaat etmektedir: Van’ın doğa ve eko-turizm merkezi haline gelmesi, ulaşım ağının güçlendirilmesi ve çeşitlendirilmesi, Batı Asya ve Ortadoğu’nun kesişim noktalarından biri olarak lojistik üs olması ve serbest ticaret bölgesinin kurulması, kış ve su sporları için cazibe merkezi olması… Ancak bu iddialı projelerin uygulanabilir ve sürdürülebilir olabilmesi için sahip olmamız gereken en önemli şey: Ortak akıl!” dedi.
VAN İÇİN ORTAK AKIL NASIL SAĞLANIR?
Van’da ortak aklın sağlanması için atılması gereken adımları sıralayan Kaya, “Ortak aklın tesis edilmesi için mutlak olarak şu adımlar atılmalıdır: Hizmet odaklı bir yerel yönetim anlayışı benimsenmeli: Yönetimler, kimlik siyaseti yerine, halkın çıkarlarını ve taleplerini dikkate alan bir perspektifle hareket etmelidir. STK’lar güçlendirilmelidir: STK’lar, kriz dönemlerinde kritik sorumluluklar üstlenmeli ve yönetim ile toplum arasında köprü görevi görmelidir. Kent Meclisi oluşturulmalıdır: Karar alma süreçlerinde, toplumun dinamiklerini bilen akil kişilerden oluşan bir meclis oluşturulmalı ve şehrin yönetiminde aktif rol almalıdır.” dedi.
“VAN’IN GELECEĞİ İÇİN ORTAK AKIL ŞART”
Kaya, Van’ın daha yaşanabilir bir şehir haline gelmesi için siyasi grupların ortak hedefler doğrultusunda birleşmesi gerektiğini vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı: “Van’ın geleceği için, kendi yaşam kalitemiz için, farklı siyasi görüşler bir zenginlik olarak görülmeli; rekabet, yıkıcı değil, yapıcı bir anlayışla yürütülmelidir. Ortak hedef, şehrimizin refahını artırmak ve Van halkının yaşam kalitesini yükseltmek olmalıdır. Karar mekanizması dar bir kitleyle yönetilmemeli, kapsayıcı ve ilkesel bir yönetim anlayışı benimsenmelidir. Siyasi partiler ve yönetimde yer alan gruplar, çıkar hesaplarını bir kenara bırakarak, ortak bir gelecek inşa etmek adına iş birliği yapmalıdır. Daha müreffeh ve yaşanabilir bir Van için ortak akılla hareket etmeye mecburuz!”