İran ile en uzun sınır hattına sahip olan Van'da, jandarma ve komando birlikleri, özel harekat polisleri, İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri ile güvenlik korucuları, düzensiz göçle mücadelesine devam ediyor. Yasa dışı yollarla sınırı geçmeye çalışan düzensiz göçmenler ve kaçakçılar da sınır duvarının daha inşa edilmediği rotalara yönelmeye başladı.
ALINAN ÖNLEMLERLE SINIRDAN GEÇİŞLER EN DÜŞÜK SEVİYEYE İNDİ
Yurda yasa dışı geçişler ile kaçakçılık faaliyetlerini önlemek amacıyla sınır hattında gece gündüz görev yapan güvenlik güçleri, teknolojinin imkanlarından da yararlanarak bölgenin güvenliğini sağlıyor. Güvenlik duvarının inşa edildiği, gözetleme sistemlerinin kurulduğu ve hendeklerin kazıldığı bölgelerde, kolluk kuvvetlerinin de aldığı önlemlerle sınırdan geçişler en düşük seviyede kaldı. Yasa dışı yollarla sınırı geçmeye çalışan düzensiz göçmenler ve kaçakçılar da sınır duvarının daha inşa edilmediği rotalara yönelmeye başladı.
"ADETA GÖRÜNMEZ OLDULAR"
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Nüfus ve Göç Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Orhan Deniz, AA muhabirine, yılbaşından bu yana yasa dışı yollarla Türkiye'ye giren göçmen sayısında ciddi bir düşüşün yaşandığını söyledi. Buna bağlı olarak şehirlerde göçmenlerin görünürlüğünün de azaldığını belirten Deniz, "Eskiden her yerde göçmenlere rastlamak mümkündü. Bugün son derece gizli yapılıyor. Göçmen kaçakçılarının bunları yönlendirmesiyle seyahat ediyorlar. Adeta görünmez oldular, bu da sayılarının azalmasıyla ilişkili." dedi.
BİR AYDA 150 TUTUKLAMA
Göçmen sayılarının azalmasında hem sınırda hem de şehir merkezinde alınan önlemlerin ciddi bir etkisinin olduğuna dikkati çeken Deniz, şunları kaydetti: "Göçmen sayısının azalmasında Türkiye'nin sınırda aldığı önlemler, duvar inşaatı, sınır bölgesine gönderilen ciddi sayıda güvenlik personeli, şehir merkezlerinde polis ekiplerinin yaptığı taramaların etkisi oldu. Bir diğer faktör de göçmen kaçakçılarına yönelik operasyonların artması. Dolayısıyla göçmen kaçakçılarının bir ayağı sekteye uğratıldı. Son zamanlarda göçmen kaçakçılarına yönelik operasyonlar arttı. Bir ayda 300'ün üzerinde göçmen kaçakçısı gözaltına alındı ve bunların neredeyse yarısı tutuklandı. Bu, göçmen kaçakçılığı üzerinde çok önemli bir etki yarattı. Başta İstanbul olmak üzere ülke genelinde yapılan operasyonlarla yakalanan göçmenlerin tekrar ülkelerine gönderilmesi göçmenler üzerinde ciddi bir etki yarattı."
"DÜZENSİZ GÖÇMENLER YENİ BİR ROTAYA YÖNELDİ"
Düzensiz göçle mücadele çalışmalarının, göçmen ve göçmen kaçakçılarını yeni rotalara yönlendirdiğini anlatan Deniz, şu değerlendirmede bulundu: "Daha önce kuzeyde Çaldıran bölgesinde geçişler fazlaydı. Şimdi o bölgede duvar inşaatı, tel örgüler ve alınan güvenlik önlemleri göçmenleri güneye yönlendirdi. Geçiş güzergahları büyük ölçüde Van'ın Başkale ve Saray ilçeleri olmaya başladı. Burada henüz duvarın olmaması, arazi kontrolünün zor olması göçmenleri bu bölgeye itti. Bu durum yeni bir rotaya da işaret ediyor. Daha önce Van, Tatvan ve Muş üzerinden batıya gitmeye çalışıyorlardı. Şimdi ise güneye, Şırnak ve Mardin üzerinden bir rotaya kaydıkları görülüyor."
"GÖÇMEN PROFİLİNDE CİDDİ BİR DEĞİŞME VAR"
Göçmen profilinde geçmiş yıllara göre bir değişimin yaşandığını dile getiren Deniz, Afganistan'da Taliban'ın yönetime geldiği ilk zamanlarda gelen göçmenlerin toplumun orta ve üst kesiminden olan kişilerden oluştuğunu belirtti. Gelenler arasında kamu personeli, asker, polis, öğretmen ve doktorların bulunduğunu aktaran Deniz, şunları kaydetti: "Taliban korkusuyla bir an önce ülkelerinden kaçmaya çalışıyorlardı. Süreç içinde göçmenlerin profili değişti. Toplumun orta ve alt kesimi gelmeye başladı. Bunların önemli bir kısmı gençler. Yaşları 17-30 yaş aralığında. Profil değişiminde 2021'den öncesine dönüldü. Daha önce gelenler can güvenliğinden kaçanlardı. Şimdi ise daha çok ekonomik kazanç elde etmek, çalışmak için gelenler var."