GÜNCEL

Van YYÜ Dursun Odabaşı Tıp Merkezinde tedavi edilen parmak bebek yaşama tutundu

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Dursun Odabaşı Tıp Merkezinde dünyaya gelen 500 gram ağırlığındaki bebek, sağlık çalışanlarının müdahaleleriyle 6 haftada 760 grama ulaştı. Bitlis'in Adilcevaz ilçesinde yaşayan 36 yaşındaki Nebahat Kırık, doğum sancısının erken başlaması nedeniyle Van YYÜ Dursun Odabaşı Tıp Merkezine sevk edildi. Burada yapılan müdahaleyle 2 Ekim'de henüz 24 haftalıkken dünyaya gelen bebek,

Abone Ol

Organları gelişmeyen 500 gram ağırlığındaki "parmak bebek"i kuvöze alan sağlık çalışanları, beslenmesinden bakımına tüm ihtiyaçlarını özenle giderdi. Yapılan müdahalelerle gelişmeye başlayan ve 760 grama ulaşan bebeğe Medine Merve adını veren babası Mızrak Kırık, kızını kucağına alacağı günü sabırsızlıkla bekliyor.

"PREMATÜRE BEBEKLERİN YÜZDE 80'İNİ YAŞATIYORUZ"

Van YYÜ Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Oğuz Tuncer, prematüre bebeklerin yaşama tutunması için çaba gösterdiklerini söyledi. Hastanelerinde 500 gram olarak dünyaya gelen bebeğin sağlık durumunun iyi olduğunu belirten Tuncer, şunları kaydetti: "Bir müddet bebeğimizin tedavisini kuvözde sürdüreceğiz. Özenle tedavisini yaptığımız bebeği, normal kilosuna ulaşınca taburcu edeceğiz. Teknoloji ilerledi. Buna bağlı erken doğumlarda dünyaya gelen bebekleri yaşatabiliyor durumuna geldik. Bebeklerin yaşaması bizim için sevindirici bir durum. 26 yıl önce kurduğumuz yenidoğan yoğun bakım ünitesinde, yılda yaklaşık 1000 bebeğin tedavisini yaparak yaşama tutunmasını sağlıyoruz. Bunların yüzde 30'u prematüre bebekler. Bebeklerin çoğu 23 ila 32 haftalıkken 1000 gramın altında doğanlar. Prematüre bebeklerin yüzde 80'ini yaşatıyoruz." Türkiye'de yılda yaklaşık 1 milyon 150 bin bebeğin doğduğunu ifade eden Tuncer, "Bunun yüzde 25'ini prematüre bebekler oluşturuyor. Farkındalığın oluşması için 17 Kasım'ın Dünya Prematüre Günü olarak kutlanmasını anlamlı buluyorum." dedi.

"ANNELERİ BİLİNÇLENDİRMEYE ÇALIŞIYORUZ"

500-600 gram ağırlığındaki bebeklerin yaklaşık 3 aylık tedavi sürecinin ardından taburcu edildiğini anlatan Tuncer, "Bu süreçte başhemşiremizin gözetiminde annelere bebek bakımı, beslemesi, banyosu ve sağlığı gibi konularında eğitimler veriyoruz. Anneler 3 ay boyunca ünitemizde hem teorik hem de pratik eğitim alıyor. Sigara, alkol ve uyuşturucu kullanan, kronik hastalıklara yakalanan anneler erken doğum yapabiliyor. Sağlıklı nesillerin doğması için anneleri bilinçlendirmeye de çalışıyoruz." diye konuştu.

Van YYÜ Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Anabilim Dalı Doktor Öğretim Üyesi Eyyüp Yürektürk ise yenidoğan yoğun bakım ünitesinde Van ve çevre illerdeki hastalara hizmet verdiklerini söyledi.

Ünitenin açılmasıyla önemli bir ihtiyacın karşılandığını ifade eden Yürektürk, "Eskiden 1 kilogramın altında dünyaya gelen bebeklerin yaşama şansı çok azdı. Tıbbi imkanların gelişmesiyle prematüre bebekler hayata tutundu. Ebeveynlerin anomali riskine de dikkat etmesi gerekiyor. Bazen anneler gebeliğin 8'inci ayında bize başvurarak 'bebeğimiz anomali, ne yapabiliriz?' diye soruyor. Kadın doğum kontrollerini düzenli yapmalarını öneriyoruz. Sigaranın ve alkolün de etkisi var. Özellikle gebelik döneminde bu tür alışkanlıklardan uzak durulmalı." uyarısında bulundu.