14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanlığı seçimi için yüzde 50 artı 1 koşulu nedeniyle, çok düşük oy oranına sahip siyasi partilerin desteği bile önem kazandığı için başta AK Parti olmak üzere siyasi partiler hem parlamentoda çoğunluğu sağlamak hem de cumhurbaşkanı adayını seçtirmek için ittifak ve seçim işbirliğini genişletme arayışında. Seçimlere haftalar kala kamuoyu araştırma firmaları son anket sonuçlarını açıklamaya devam ederken araştırmacılar da ittifak formülleri üzerinden bir seçim ve seçmen grafiği çiziyor. Kamuoyu araştırmacısı Reha Ruhavioğlu da gazeteci Şirin Payzın’ın Halk Tv’de sunduğu ‘Sözüm Var’ programına canlı olarak bağlandı. Ruhavioğlu, gazeteciler Emin Çapa, Barış Terkoğlu ve siyaset bilinci Edgar Şar’ın sorularını cevapladı.

‘SEÇMEN STRATEJİK OY KULLANMAYI ÖĞRENDİ’

Seçime yeni girecek partilerin kendilerini ölçmek için uygun bir zemin bulunmadığını belirten Ruhavioğlu, “Oyu az olan partilerin kendilerini ölçmek için uygun bir seçim olacağını düşünmüyorum. Bizim araştırmalarımızda örneğin DEVA geçen yıl bugün daha yüksek çıkıyorken şimdi daha düşük çıkıyor. Niye? Çünkü, seçmen stratejik oy kullanmayı öğrendi. Normalde DEVA’ya oy verecek seçmen bakıyor ki Diyarbakır’da CHP’ye oy vermem daha mantıklı çünkü CHP büyük parça gibi. Dolayısıyla anketlerde sizin yüzde 2,3,4 olan oyunuz, seçim günü 1 ya da altına bile düşebilir. Büyük ihtimalle seçmen o gün büyük parça nerede daha büyükse oraya gidecektir. Şunu söylüyorum; Bir yerde TİP’in 30 bin oyu ama HDP’nin 10 bin oyu varsa muhtemelen HDP’nin 5-6 bin oyu TİP’e kayacaktır. Ya da tam tersi bir durum varsa TİP 15 bin oy almaya ön gördüğü yerde belki 3-5 bin oy alacak. Bunu DEVA ve Gelecek Partisi için de söylemek mümkün. O sebeple bu partilerin kendilerini ölçmek için uygun bir zemin olduğunu düşünmüyorum. Belki bunu yerel seçimde bazı belediyelere odaklanarak yapmayı hedeflemek daha makul bir seçenek olabilir. Ama burada tabi ki partilerin tercihlerine bir şey söyleyemem 1 yıldır tartışıyor ve uzlaşamıyorsalar kimin haklı ya da haksız olduğunu söylemek bize düşmez. Herkes bence her senaryonun farkında” dedi.

‘AK PARTİ 7 HAZİRAN 2015 SEÇİMLERİNE DOĞRU GİDİYOR’

Ruhavioğlu, AK Parti’nin giderek aşındığını ve bu aşınmayı durduramadığını ifade ederek, “Oy oranlarının söylemeden manzarayı tarif etmeye çalışacağım. Manzara AK Parti için 7 Haziran 2015 seçimlerine doğru gidiyor. 7 Haziran seçimlerinde AK Parti bu bölgede en düşük oyu almıştı. AK Parti için giderek aşınan bir durum var. Oylarının yaklaşık üçte birini Kürt seçmen özelinde söylüyorum kaybetmiş. Erzurum’u vs. dahil etmeden söylüyorum. Daha Kürt kimliği güçlü iller için söyleyeyim. Kürt nüfusun daha da baskın olduğu illerde yaklaşık oylarının 3’te birini kaybetmiş bazı yerlerde 4’te birini kaybetmiş. Fakat HDP için 7 Haziran 2015 manzarası yok. Yani AK Parti 7 Haziran’da dibi bulurken HDP’de çok büyük bir sıçrama yapmıştı. 2018 ile bugün arasında AK Parti’nin azalan oyu HDP’ye güçlü bir şekilde gitmiyor.

Burada 3’üncü bir aktor devreye giriyor CHP ve CHP’nin başını çektiği millet ittifakı. Yani bugün biz bölgede de Türkiye geneli için Kürtlerle ilgili konuştuğumuzda 3 ana partiden bahsedebiliriz. HDP yaklaşık oyların yüzde 57’si ile 60’nı alıyor. Geriye kalan oy çok kabaca millet ve cumhur ittifakı arasında dağılıyor. Fakat 2018 seçimlerinde CHP’nin oy’u bugünkünün yarısıydı, AK Parti’nin bunun üçte biri daha fazlaydı. Yani AK Parti’den azalan oy 7 Haziran’dan farklı olarak HDP yerine bir üçüncü parti olarak, blok olara CHP’ye gidiyor.” şeklinde konuştu.

Bahçeli’den ikinci ‘Öcalan' çıkışı sonrası DEM Parti'den flaş yanıt Bahçeli’den ikinci ‘Öcalan' çıkışı sonrası DEM Parti'den flaş yanıt

‘LİSTELERDE ORTAKLAŞMANIN ÇOK HAYATİ BİR ETKİSİ VAR’

“Birde tersinden bakalım 6 partinin tek bir listeyi güzelce inşa ettiği bir örnekte ise Diyarbakır’da CHP bir vekile yüzde 80-90 yakın ama o sinerji ile 2’yi de bulabilir” diyen Ruhavioğlu, millet ittifakının stratejik davranması gerektiğinin altını çizdi. Ruhavioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Buradaki risk şu, eğer Diyarbakır’da, Van’da bu 6 muhalif parti birbirine rakip olursa CHP’nin neredeyse garantilediği vekilliğin riske girme ihtimali çok yüksek. Dolayısıyla buralarda en az 2-3 partinin ya ortak hareket etmesi gerekiyor ya da güvenilir anketleri önlerine koyup belirgin olarak güçlü olan parçanın lehine yarıştan çekilmeleri gerekiyor. Yani örneğin, DEVA Partisinin Bitlis’te illa CHP ile ittifak yapması gerekmiyor. Belki büyük parçanın lehine seçime girmeye bilir. Aksi halde örneğin Van’da 1 vekil bile çıkaramayabilirler.

Birde tersinden bakalım 6 partinin tek bir listeyi güzelce inşa ettiği bir örnekte ise Diyarbakır’da CHP bir vekile yüzde 80-90 yakın ama o sinerji ile 2’yi de bulabilir. Çünkü AK Parti’de eksiğini yerine koyamıyor yani iyileşemiyor. Dolayısıyla ben iyi listelerin bir sinerji yaratmasıyla biraz AK Parti’den biraz da HDP’den oy çekerek millet ittifakının 1 vekilin güçlü ihtimal ama garanti olmadığı yerlerde 2’nci vekili bile çıkarma ihtimali olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla bu manzara karşısında listelerde ortaklaşmanın çok hayati bir etkisi var. Yani hep risklerden konuşuyoruz. Son kaç seçimdir önümüzdeki muhalefet blokunun Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim kazanması Cumhur İttifakının seçimi kazanmasından çok daha muhtemel. Fakat biz bugün riksklerden bahsediyoruz. Dolayısıyla bugün ‘eyvah iş bitti’ deyip moral bozmanın gereği yok diye düşünüyorum.”

‘CHP’NİN OYUNU 3-4 KATINA ÇIKARDIĞI İLLER VAR’

Ruhavioğlu, bölge illerinin geniş ve gerçekçi bir perspektiften incelenmesi gerektiğini aktararak, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Yani bugün CHP’nin bugün oyunu 3-4 katına çıkardığı iller var. Özellikle Kürt illerinde bu böyle. Bu illerin neredeyse tamamında bu böyle. Örneğin, Urfa’da Fakıbaba’yı hem İyi parti transfer etti hem de fena olmayan 1-2 aday var başrolde göstereceği. Fakat burada CHP’de güçlü. Buradaki dengeyi belirleyecek 3 ya da 4 partinin ne yapacağıdır. DEVA, Saadet, Gelecek burada CHP ile ortaklaşacak ve CHP, bir vekil daha mı çıkaracak? Yoksa onlarda ayrı girecek hem İYİ partiye hem de CHP’ye risk mi teşkil edecek? Diyarbakır’da CHP neredeyse bizim araştırmalarımıza göre bir vekil garantilemiş görünüyor. Örneğin, DEVA güçlü biri isim ve iyi bir kampanya ile seçime girdi. Siz (CHP) 80 bin oy yerine 70 bin oy aldınız DEVA’da 20 binlerden 50 binlere sıçradı. Burada muhalefetin vekilliği elden gitmiş oluyor. Bütün Kürt illerini bu perspektiften incelemek gerektiğini düşünüyorum. Hatta Erzurum ve Malatya’yı da buna dahil edebiliriz.”

Editör: TE Bilisim