ŞEHRİVAN HABER: FATMA NUR POLATCAN-SONER İZGİ
VAN GÖLÜ’NÜN SON FOTOĞRAFLARI ŞOK ETTİ
Son dönemlerde kuraklık ve iklim değişikliğinden en çok etkilenen Van Gölü'nde çekilme hızla devam ediyor. Bazı noktalarda çekilme nedeniyle derinliğin 3 metreye kadar düştüğü gölün kıyı kesimlerinde bu çekilme daha net bir şekilde görünmeye başladı. Göl civarındaki farklı noktalarda görülen çekilmeler Van Gölü'nün karşı karşıya olduğu durumu göstermeye devam ederken sosyal medyada paylaşılan bir fotoğraf gündeme bomba gibi düştü.
GÖL BİR ANDA YİNE GÜNDEME OTURDU
Bir noktada 15 yıl önce çekilen bir fotoğraf ile aynı noktada 2023 yılında çekilen fotoğrafın yan yana getirilerek hazırlandığı görsel kısa sürede büyük dikkat çekerken, göldeki bu daralma yeniden ülke gündemine oturdu. Fotoğrafın paylaşılması sonrası birçok platformda Van Gölü ile ilgili tedbir alınması gerektiği konusu bir kez daha gündeme gelirken konuyla ilgili Şehrivan’a konuşan Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Bu saatten sonra Van Gölü için tek bir damla kirlilik dahi çok fazladır” dedi.
DR. AKKUŞ O KÜÇÜLMEYİ ŞEHRİVAN ARACILIĞI İLE YORUMLADI
Akkuş, kuraklığa değinerek, “Son yıllarda ülkedeki sıcaklığın mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi yurdumuzdaki birçok gölün su seviyesinin düşmesine veya tamamen kuruma noktasına gelmesine neden oldu. Van Gölü dünyanın en büyük tuzlu ve sodalı gölü. Aynı zamanda ülkemizin en gölü. Van Gölü’nün tuzlu ve sodalı olması gölün belki de en büyük şansı. Çünkü tuzlu ve sodalı olmayan göllerin hepsi tarımsal sulama amacıyla kullanıldı ve birçoğu kuruma noktasına geldi. Van Gölü özel bir göl çünkü kapalı bir havzada yer alıyor. Dışarıya hiçbir su çıktısı yok, içerideki su da sadece yağışlarla göle giren suyu oluşturuyor. Kar ve yağmur yağışıyla göle su girdisi oluyor. Buharlaşmayla da gölden su çıktısı oluyor. Bu sebepten dolayı sıcak geçen periyotlarda yani yağışın az, buharlaşmanın çok olduğu dönemde Van Gölü su seviyesi azalıyor, yağışın fazla buharlaşmanın az olduğu dönemde ise Van Gölü su seviyesi yükseliyor” dedi.
VAN GÖLÜ’NDEKİ KÜÇÜLME DEVAM EDEBİLİR!
Van Gölü’ndeki çekilmeyi dile getiren Akkuş, “Şu an yağışın az olduğu bir dönemdeyiz. Artık kış aylarına geç giriyoruz. Yaz aylarını ise erken karşılıyoruz. Ocak ayına sayılı günler kaldı. Aralık ayında olmamıza rağmen Van şehir merkezinde hâlâ kar yok. Sadece dağların tepesinde cılız bir kar örtüsü mevcut. 30-40 yıl geriye gittiğimizde büyüklerimiz Ekim ayından itibaren kar yağışı olduğunu, Ocak ayında metrelerce kar olduğunu söyler. Fakat şimdi Van’da hava günlük güneşlik. Kış ayına geç giriyoruz, yaz ayını da erken karşılıyoruz. Dolayısıyla havzadaki yağışlı mevsim sayısı azaldı. Bu iklim değişiminin çok bariz bir göstergesidir. Havzanın yağış alacağı iki ay kaldı. Ocak ve Şubat ayları. Eğer havza bu aylarda yeteri miktarda kar yağışı almazsa önümüzdeki yıl bu mevsimlere girdiğimizde Eylül, Ekim ve Kasım ayında Van Gölü’ndeki çekilmenin sürdüğüne şahitlik edeceğiz” ifadelerini kullandı.
BİR DÖNEMLER VAN GÖLÜ ŞU ANKİ YERLEŞİM YERLERİNE KADAR UZANIYORDU
Akkuş, gölün geçmiş yıllarda çekilip yükseldiğini belirten, “Gönül, Van Gölü’nün çekilmesini arzu etmiyor. Gönül isterdi ki; Van Gölü eski günlerine kavuşsun ve bugün karaya çıkan alanlar tekrardan Van Gölü’nün mavi, turkuaz sularıyla buluşsun. Van Gölü 800 bin yıllık bir göl. Bir insan ömrüyle kıyaslanmayacak kadar uzun bir ömre sahip. Van Gölü geçmişte bu yükselip alçalmayı defalarca kez yaşadı. Öyle oldu ki Van Gölü Tatvan açıklarına kadar çekildi. Gün geldi Van Gölü şimdiki su seviyesinden 150 metre yukarıya çıktı. Bugün Van şehir merkezi dahil olmak üzere çevredeki bütün yerleşim birimleri bir zamanlar aslında su altındaydı. Van Gölü’nün çekilmesini arzu etmiyoruz ama hava şartlarına baktığımızda maalesef Van Gölü’ndeki çekilme biraz daha devam edecek gibi görünüyor” diye aktardı.
VAN GÖLÜ ÇEKİLMEYE DEVAM EDİYOR
Van Gölü’nün oligotrof bir göl olduğunu aktaran Akkuş, “Van Gölü’nün çekilmesine odaklanıp da göl için esas tehlikeyi gözden çıkarmamamız gerekiyor. Van Gölü için en büyük tehlike çalışmayan arıtma tesisleridir. Van Gölü oligotrof bir göl, 1650 metre rakımda. Van Gölü’ndeki biyolojik döngü yavaş yavaş, diğer rakımı düşük göllerde daha hızlı. Van Gölü’ne gelen kirlilik daha yavaş çözülerek sisteme dahil oluyor. Bugün Van Gölü çevresindeki nüfus tarihte olmadığı bir seviyeye geldi. 1 milyonu aşkın insan Van Gölü’nün kenarında yaşıyor” dedi.
VAN GÖLÜ’NDEKİ KİRLİLİĞİN ACİLEN ÖNÜNE GEÇİLMELİ!
Akkuş, arıtma tesislerinin tam kapasiteli olarak çalışması gerektiğine dikkat çekerek, “Bu insanların kirlilikleri arıtılmadan Van Gölü’ne boşaltıldığından bu durum Van Gölü’nün özümseyebileceği kapasitenin çok üstüne çıktı. Bu saatten sonra Van Gölü için tek bir damla kirlilik dahi çok fazladır. Bu sebepten dolayı Van Gölü yükselir, alçalır, bu tarihi süreç içerisinde gerçekleşen olaylardır. Van Gölü çekildikçe eski iskeleler ortaya çıkıyor. Bu da bize gösteriyor ki Van Gölü bir zamanlar bu seviyedeymiş. Van Gölü’nün çekilmesine üzülüyoruz fakat göl için öncelikli olarak üstünde durmamız gereken konu arıtma tesislerinin tam kapasiteli olarak çalışmasıdır” ifadelerini kullandı.