Ülke gündemini bir dönem bir hayli meşgul eden konulardan biri haline gelmiş olan Van Gölü canavarı hala büyük merak uyandıran konular arasında varlık göstermeye devam ediyor. Konu hakkında bilgi sahibi olmak isteyen pek çok birey büyük ölçüde internetten yararlanıyor.
Van Gölü Canavarı Gerçek mi?
Van Gölü canavarı iddialarının gerçekliğine dair henüz net bir bilgiye ulaşılmış durumda değildir. Ortaya çıkan iddiaların sonrasında resmi kurumlar birçok kez araştırma gerçekleştirmiştir. Fakat yapılan araştırmaların sonucunda Van Gölünün içinde olağan dışı bir varlığın izine rastlanmamıştır. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğretim üyesi konumunda olan Ünal Kozak da gölge gerçekleştirilmiş olan araştırmalar sırasında Van Gölü canavarı ile karşılaşmış olduğunu ve kameraya çektiğini iddia etmişti.
Buna karşılık o dönem elde edilmiş olan görüntüler kimseyi tam olarak Van Gölü Canavarının varlığına ikna edememişti. Cambridge Üniversitesi biyologları tarafından izlenmiş olan kayıtlara göre de yaratığın hiç sapma yapmaksızın dümdüz bir şekilde ilerlemesi sebebiyle bir tekne tarafından çekilen maket olabileceği yönünde kuşkular doğmuştur. Uzun süreler boyunca tartışılan söylentiler nedeniyle Van’ın Gevaş ilçesine Van Gölü canavarı heykeli yapılmıştır. Heykel bölgeye gelen ziyaretçiler tarafından büyük bir ilgi görmeye devam etmektedir.
Van Gölü Canavarının Hikayesi Nedir?
Van Gölü Canavarı hikayesi çok eski bir döneme kadar uzanır. Hatta 1 asır önceye dayandığının söylenmesi mümkündür. Osmanlı hükümdarlarından biri olan Abdulhamit Han döneminde yayınlanan Saadet Gazetesi’nin 28 Şaban 1306 ( 29 Nisan 1889) senesinde çıkan 1323. sayısında garip bir haber olarak yer alır.
Gazetede yayımlanan bu habere göre; Bitlis Merkez Sancağı’na bağlı olan Hizan kazası ahalisinden üç kişi yolculuğa çıkarak Bulanık yönüne giderler. Van Gölü’nün Tatvan-Ahlat arası sahilleri üzerinden geçerken aralarından birisi namaz kılmak ister. Tam da bundan dolayı göle yaklaşan şahıs abdest almak için gölün suyunun içine girer. Sıra ayaklarına geldiğinde de gölde garip bir hareketlenme olduğu fark edilir.
Bir anda gölden bir hayvan abdest alan zatın ayağına sarılır ve onu gölün içine çekmeye çalışır. Bu kişinin arkadaşları ise adamı gölden çıkarmak için çok büyük çaba harcarlar. Güçlükle hayvanın ellerinden kurtulmayı başaran adama hayvan tekrar saldırır ve bu kez tüm bacağını yakalamayı başarır. Adamın arkadaşları bu defa ateş yakarak hayvanı öldürme kararı alırlar.
Ateşle yakmaya çalışırken hayvandan yürek tırmalayıcı nitelikte bir çığlık duyulur. Hayvan büyük bir feryatla havaya doğru fırlar. Ardından 25 metre yükseğe zıplayarak tekrara gölün sularına dalar ve adamı da yanında götürür.