- Anlatsana Oktay.
- Anlatınca çok oluyorum,
- O zaman sus.
- Sustukça ölüyorum.
- Kimim?
- Özüm, özlemim, özelim.
- Ya adımı duyunca?
- Adın geçiyor ya bir yerlerde, sonra başlayan nefes darlığı...
- Acılarım?
- Annen bile uyuyordu ben senin acılarına kıvranırken.
- Ne kadar seviyorsun?
Canlı canlı çürüyeceğimi bilecek kadar bir kere daha gelsem dünyaya.
- Ne isterdin?
- Bin yıllık bir özlemle rüyalarında kucaklamak seni.
- Ya mesafeler?
Sevişi gökyüzü olanın ne işi olur metrelerle.
- Kimim ben?
- Tek bir kişi, milyonlarca hayal...
***
GÖZLERİN
Gözlerine binlerce şiir yazabilirim senin. Her bir kirpiğine mısralar dökebilirim mesela. Ve gözlerinin en temizinden beyaz yerine kafiyeler de uydurabilirim senin.
Gözlerinin önünde ölebilir,
Gözyaşlarında boğula da bilirim.
Öyle çok şey yapabilirim ki gözlerinle.
Kendi gözlerime bakabilirim en basitinden.
Göze gelirim de bir tek düşmem gözlerinden.
Gözüne girerim de gözden çıkartmam kendimi
PEKİ SANA NEDEN GÖZLERİNDEN ÖPERİM DERDİM BİLİR MİSİN?
Hasretliğin çilesini en çok gözler çeker
Bu yüzden en çok vuslatı gözler hak eder.
***
GİT
- Oturalım mı?
- Olur.
- Çay?
- İçeriz.
- Yağmur yağıyor.
- Islanırız.
- Seni çok seviyorum
- Ben de.
- Seni çok özledim.
- Deme.
- Yemek yedin mi?
- Evet.
- Akşam naptın?
- Sana ne?
- Yoğun musun ?
- Her zaman.
- Yeni mi, hayırlı olsun?
- Kendim aldım.
- Neredeydin?
- Sanayide.
- Elimi tutar mısın?
- Olmaz.
- Aşağı iner misin?
- Mümkün değil.
- Beni özledin mi?
- Çoook.
- Beni seviyor musun?
- Yorum yok.
- Burası neresi?
- Uzay boşluğu.
- En sevdiğin yer neresi?
- Pazar yeri.
- Seni giydireyim mi?
- Çoraptan başla.
- Ne yersin?
- Çiğ köfte.
- Napıyorsun?
- Boya.
- Bunu dinle.
- Seve seve
- Kim geldi?
- Kerim Dede.
- Tatil?
- Çadır.
- Aloooo.
-......
....
- Aloooo
- Efendim.
- Nasılsın.
- Çok iyi.
- Neyi bileyim?
- Haddini.
- Yani?
- Bitti.
- Yani?
- Sevgiyle Git...
***
SİHİRBAZ
Çocukken bir sihirbaz gösterisine götürmüştü babam
Küçücük bir şapkadan kocaman tavşan çıkarmıştı sihirbaz amca
Üç gün uyumadım nasıl becerdi diye
Anladım
Marifet değilmiş oysa
Sekiz karış boyunla seni
Minicik kalbime oturtmuşum zira.