Olmaz olsun!

Abone Ol

Daha pandeminin biz insanlığa karşı başlattığı savaş bitmeden, dünya yeni bir savaşı konuşmaya başladı.

İki yılı akın bir zamandır insanlığı adeta sürüm sürüm süründüren pandemiye rağmen uslanmayan insanoğlu, daha çok ölüm için kolları sıvadı.

Rusya, uzun süredir artan tansiyon sonrası komşusu, aynı kanı paylaştığı Ukrayna’ya savaş açtı. İşgal girişimi başlattı…

Şehirlere bombalar yağıyor, insanlar katlediliyor, tanklar gözü dönmüş bir şeklide yakıp yıkıyor.

Savaşın daha ilk gününde sosyal medyaya düşen, paylaşılan görüntüler adeta yürekleri dağlıyor.

Birkaç gündür devam eden savaşın daha ilk anlarından itibaren paylaşılan bu fotoğraflar da o kadar tanıdık ki.

Suriye’deki, Afganistan’daki fotoğraflardan hiç farksız değil.

Babaların ölümü, annelerin göz yaşı, çocukların dramı.

Anlaması, idraki çok zor.

Bizim gibi onca savaş, ölüm görmüş insanlar için hele, o kadar büyük bir dram ki…

Ama ülkeler nezdinde ise ciddi bir alan mücadelesi, büyük bir kapışma.

Rusya dediğimiz ülke olaya insanı bakmıyor.

Canların gitmesi, insanların ölmesi bir anlam ifade etmiyor.

Onlar olaya güç, para, zenginlik, kaynak olarak bakıyor.

Daha bu sabah okudum.

Hem Rusya hem Ukrayna dünyanın buğday, Ayçiçek yağı, doğalgaz gibi çok hayati ihtiyaçlarını yüzde 80’ler oranında karşılayan ülkeler.

Bunun yanında iki ülkenin spesifik güçleri de var.

Her ikisi de önemli zenginlikleren sahip ve ihraç ediyor.

Ama yetmiyor işte.

İnsanloğlunun aç gözlülüğü ile şekillenen bir yönetim hepsini kendisi elde etsin istiyor.

Dünyanın fiziki anlamdaki en büyük ülkelerinden birisi olan Rusya, daha çok huzur yerine daha çok zenginlik istiyor.

Ukrayna’nın toprağını, insanını istiyor.
Ukrayna ise bağımsız kalmak istiyor.

İsteyen de almak isteyen de ‘devlet’.

Yöneteni insan ama kendisi eti, kanı, duygusu olmayan bir mekanizma.

Haliyle devlet acıyı hissetmiyor.

Ülke acıyı hissetmiyor.

Onun için ölümlerin anlamı yok.

Ölenler sadece sayılar ile ölçülüyor.

Ama bu yönetimlerin arkasında insanlar var.

Bu duyguyu yaşayıp bu savaşın önüne geçmeleri gereken insanlar.

Vicdan sahibi insanlar yok mu?

Var elbette.

Dün paylaşıldı.

Rusya’da bazı kesimler kendi ülkesine karşı ayaklanmaya başladı.

Tutuklanacaklarını bile bile…

Daha sonra büyük bir bedel ödeyeceklerini bile bile…

Kendi ülkelerine “Savaşa hayır” diyorlar.

Kendi ülkelerinin açtığı savaşta kendi isimleri geçsin istemiyorlar.

İnsanlık ölüm istemiyor.

Kendileri adına başka bir ülkeye savaş açan liderleri birilerinin yuvasını yıksın istemiyorlar.

İnsanı olan.

Erdemli olmanın gerektirdiği bu işte.

Öbür türlü.

Kimsenin dediğinin bir hükmü yok.

Bakın NATO’yu, AB’yi ve Avrupa ülkelerini gördük.

Yıllardır Türkiye’de, Orta Doğu’da, Orta Asya’da yaşananlardan sonra bir kez daha tecrübe ettik.

Henüz kınamanın ve bir takım ambargo söylemlerinin ötesine geçilmedi.

Kınamalar sürüyor.

Başka bir şey yok.

Birlik olmak bu değil.

Güç olmak bu değil.

Son 20 yılda Türkiye’de de zaman zaman tecrübe etti.

Yaşadı.

Türkiye’nin zor zamanlarında da aynısı oldu.

Şükür ki Türkiye’nin bu anlamda kendisini her zaman güçlü kılacak ve bağımsızlığını koruyacak argümanları oldu.

Her zaman elinde gerekçeleri oldu.

Yoksa bu ülkenin de göz göre göre gitmesinde aynı senaryolar olabilirdi.

Sadece kınamalar olacak ötesi olmayacaktı.

Şükür ki bu ülke hala tek parça, bağımsız ve uluslararası camiada bir güç.

Devlet olmanın, güçlü kalabilmenin kıymetini bir kez daha anladık sanki.

Dünyanın süper güçlerine ve birliklerine karşı söyleyecek sözü olmanın ağırlığını bir kez daha yaşadık.

Ve bence kıymetini anlamak gerek.

Unutmamak gerek.

Üçüncü dünya savaşını başlatmaya bir kelimenin bir liderin sözünün yetebileceği gerçeği ile bir kez daha gördük.
İnsanoğlu geçen yüzlerce, binlerce yıldan hiç ders almadı.

Hala insan insanı öldürüyor.

Dünyadaki diğer sebeplere rağmen hala insanın en büyük düşmanı insan.

Aşamadık.

Alışamadık.

Oysa ki insanlar ölmemeli.

Savaş kelimesi lügatlardan çıkmalıydı.

Ama yine acı var, yine göz yaşı var.

İnsanlar ölüyor, geriye kalan insanlığın büyük bölümü savaş olmasın diye dua ediyor.

İnşallah yürekten dua eden tarafın istediği olur.

İnşallah bu yıkıcı savaş bıçak gibi kesilir.

Kazanan insanlık olur.

Allah mazlum insanların yardımcısı olsun.