Milli Eğitim Bakanlığı, yaz tatili süresini kısaltarak, eğitim gün sayısını 180 günden 200 güne çıkartmayı planlarken, ara tatil uygulaması ise mevcut haliyle devam edecek. Yeni planlamanın ne zaman hayata geçeceği belirsizliğini korurken, uzmanlar ise sürenin değil eğitim içeriğinin önemine dikkat çekiyor. Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Talat Yavuz ise "Türkiye şartlarında özellikle iklim koşulları nedeniyle söz konusu değişikliğin mümkün olmadığının altını çizerek, "Geçmişte de benzer tartışmalar oldu. Eğitimi 200 güne çıkartma arayışı yerine 180 iş gününü 'nasıl verimli kullanırız' diye düşünmeliyiz. Eğitim sistemi o kadar değişiyor ki, gelecekte hibrit eğitim modelini de görebiliriz" dedi.
BAŞARIYI ARTTIRIR MI?
Prof. Dr. Tunay Kamer (Eğitim Sosyoloğu)
"Okul süresinin uzatılması öğrenci ve öğretmenler üzerinde etkiler oluşturabilir. Potansiyel etkiler arasında; fiziksel ve zihinsel yorgunluk, derslere odaklanma zorluğu yaşanabilir. Uzun okul saatleri, öğrencilerin okul sonrası aktiviteler, ev ödevleri ve kişisel gelişimleri için daha az zamanları olacağı anlamına geliyor. Uzun okul süreleri, öğrencilerde yorgunluğa ve motivasyon kaybına da neden olacaktır. Diğer taraftan okul süresinin uzaması, öğrencilere daha fazla konu ve içerik öğrenme fırsatı tanır. Asıl mesele eğitimin kalitesi."
Turgay Polat (Eğitim Analisti)
"Okul sürelerinin uzaması değil kısalması gerekir. Klasik anlamda okulların eğitim olgusuna etkisi gün geçtikçe azalıyor. Çocukları fazladan okulda tutmak yerine daha verimli ve kaliteli eğitim zamanı yaratmak önemli. İlgi çekmeyen müfredat ve konular olduğunda okulun süresini uzattığınızda daha fazla devamsızlık daha fazla ilgisizlik olacaktır. Süreyi uzatmak yerine beceri temelli sanat, spor ve bilişim eğitimler açmak daha da önemli. Dünyada alternatif eğitim kurumlarının tartışıldığı ve etkisini çok arttırdığı zamanda bütün çözümü klasik okulda aramak zaman kaybı."
Dila İmerek (Uzman Klinik Psikolog)
"Çocuklar için yoğun ders programından dönem sonu sınavlarından sonra ara dönem tatilleri onlar için motivasyon oluyor. Çocukların aileleri ile kaliteli vakit geçirmesi, daha iyi hissetmelerini sağlıyor. Sistemin değişmesi ise bazı durumlarda adaptasyonda zorluk yaratabiliyor. Çocukların kendini motivasyonel anlamda iyi hissettiği, kendine, ailesine ve arkadaşlarına vakit ayırdığı dönemlerde, eğitim başarılarının arttığını biliyoruz."
DİSİPLİN VURGUSU
Öte Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, geçtiğimiz günlerde sınıf tekrarı ve devamsızlık affı kararından taviz vermeyeceklerini de söylerken, "Eğitim sisteminde disiplin ve istikrar esastır" açıklamasında bulundu.
Eğitim uzmanları ise bakanlığın yeni bir müfredat üzerinde çalışma içinde olduğunu öne sürerken, ayrıntıların henüz kamuoyu ile paylaşılmadığı bilgisini verdiler. Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Talat Yavuz, yeni müfredata ihtiyaç olduğunu dile getirirken, "Uzun zamandır söylüyoruz. Dönem dönem iyileştirmeler yapıldı. Ülkemizin geldiği aşamada eğitim sistemimizi daha iyiye götürmek için komple yeni bir müfredata ihtiyaç var. Bakanlığın böyle bir çalışması var" diye konuştu.
