İçimdeki Müzik

Abone Ol

Mahallemizde, sokağımızda, binamızda, okulumuzda mutlaka vardır bizden farklı düşünen, konuşan ve farklı fiziksel özellikleri olan. Her kişi olduğu gibi onlarda biriciktir ve onların taşıdığı dünya onların var olduğu sonsuz evrendir. Mutlaka görmüşsünüzdür farklı bir bedene sahip olan, konuşma zorluğu çeken ya da hiç konuşamayan, yaşı kaç olursa olsun ufak bir çocuk gibi hareket eden, vücut fonksiyonlarının doğru düzgün görev görmediği kişiler. Bu kişiler hakkında sahip olduğumuz bilgiler ya da sahip olduğumuz genellemeler bizi yanıltabilir. Çünkü bu kişilerin de bir dünyası olduğu, bir düşünme biçimi olduğu ve hepimizi kendine hayran bırakacak yetenekleri olduğu defalarca o kişiler tarafından ispatlanmıştır. 

Şimdi sizleri Melody ile tanıştırayım. Melody de yukarıda saydığım özelliklere sahip küçük bir kız. Melody doğuştan fiziksel engelli olan ve konuşamayan biridir. Melody konuşmasının yanı sıra etrafı tarafından zihinsel engelli muamelesi de görmüştür. Doktorların ve öğretmenlerinin aksine ailesi tarafından çok zeki olduğu görüşü ve inancı her zaman var olan bu kız, annesi ve babası tarafından her zaman desteklenmiştir. Anne ve babasının kendisine olan bu inanca Melody dört elle sarılmış ve onlara gerçekten zeki olduğunu göstermek için tüm zorluklara kafa tutmuştur. Anne ve babası kendi geliştirdikleri bir yöntemle Melody'nin bebeklikten itibaren tüm anlarını kayıt etmiştir ve Melody ise bu videoları izleyerek hayatı ve kendini sorgulamaya başlamıştır. Sokakta ve okulda arkadaşları tarafından farklı ve oyun oynanılamaz diye dışlanan Melody bu davranışlara yenilip asla kabuğuna çekilmemiştir. Her kesin aksine Melody kendi gücünün ve yapacaklarının farkındadır. Doktorunun, bu kız zihinsel engellidir o yüzden yapılacak bir şey yok ve hayatını bu şekilde devam edecektir görüşüne ne Melody ne de anne babası katılmamıştır. Aslında etrafında olan biten her şeyin farkında olan Melody tepki vermede zorlanıyordu. Bu durumun farkında olan anne baba Melody'nin oldukça kuvvetli bir fotoğrafik hafızası olduğunu keşfetmiştir. Bu Melody'nin yeteneği olmaktadır. Her şeyi hafızasına kaydeden Melody ailesinin desteği ile beraber müzik yapmaya başlar. Hayatının devamında da müziğe ilgi duyar.

 Okul çağına gelen Melody başlarda biraz zorlansa da sınıfta herkesten farklı gösterdiği becerileri sayesinde kısa zamanda birçok arkadaş edinir. Her okulda olan arkadaşlarının tepkileri sonucunda çok mutlu olduğu zamanlar olduğu gibi üzüldüğü zamanları da olmuştur. Sevindiği ya da üzüldüğü durumlarda kendine has sesler çıkarmaktadır ve bu sesler başlarda arkadaşları ve öğretmeni tarafında tuhaf karşılansa da zamanla olağan bir durum gibi yer edinmiştir. ‘’Melody büyüdükçe sahip olduğu bu özelliklerinde dolayı daha fazla utanmaya başladı. O da kendi başına yemek yemek, yürümek istiyordu. Normal olmak istiyordu. Ancak Melody'nin henüz kimsenin bilmediği bir özelliği vardı. Zihinsel engelli olarak görülse de öyle değildi. Çok kuvvetli bir zihni vardı. Duyduğu kelimeyi, gördüğü bir şeyi asla unutmuyordu. Ne var ki bunu dile getiremiyordu. Derken okula başlama zamanı geldi. Annesi doktora götürdüğünde doktor çok acımasız bir şekilde onu bakım evine verirlerse rahat edeceklerini söyledi. Annesi bu duruma karşı çıkarak onu normal bir okula gönderdi.

O sınıfta her çocuğun farklı bir özelliği vardı. Kimisi zihinsel, kimisi fiziksel engelliydi. Onları bu engelleri bir araya getiriyordu. Her öğretmenleri iyi değildi. Her gelen onlara ABC öğretiyor ilerisine geçmiyordu. Melody, kitap dinlemeyi çok seviyordu. Ancak yeni öğretmeni bunun farkında değildi. Melody'nin de kendisini ifade etmesinin tek yolu bağırmak ve kendini yerlere atmaktı. O da bu sıkıcılıktan kurtulmak üzere bunu yaptı. Annesi okula gelince Melody'nin söylemek istediklerini anladı ve öğretmene söyledi. Ancak öğretmen onu dinlemeyince, ve çocuklar başka öğretmen isteyince öğretmen değişikliği oldu. 5. Sınıfa geçtikleri için artık kaynaştırma öğrencisi olarak normal öğrencilerin olduğu sınıflara ders görmek üzere gidiyorlardı. Melody sadece başparmağını oynatabilirdi. Bu kadar az hareket ediyor olması diğerlerinin yanında kendisini kötü hissetmesine neden oluyordu. Ancak kısa zamanda öğretmenleri Melody'nin zeki olduğunu anlaşıldı. Melody kendisi için bir bilgisayar alınmasını istedi. Kendisi konuşamıyordu ama kendisi yerine o bilgisayar konuşabilirdi. Biraz çabalar sonucu bilgisayarı edindi. İlk kez o bilgisayar sayesinde konuşabilmişti. Başparmaklarını oynatabildiği için makineyi daha rahat kullanabiliyordu.

Bir zaman sonra okulda Akıllı çocuklar bilgi yarışması olduğu öğrenildi. Bay Dimming, ilk deneme testi yaptığında tek full çeken Melody'ydi. Ancak bunu bir rastlantı olarak düşündüler ve onu önemsemediler. Bunu öğrenen ailesi yarışmaya katılacak kişi seçmelerine katılması için Melody'yi desteklediler. Melody, seçmeleri de kazandı. Herkes ona garip bakıyordu ve o da bu garip bakışlardan gittikçe daha da rahatsız oluyordu. İlk yarışma günü geldiğinde tüm gözler onun üzerindeydi. Yarışmayı Melody'nin her şeyi çok iyi bilmesiyle kazandılar. Ve finale kaldılar. Final için takım arkadaşları bir kahvaltıya gitti ardından da öğle uçağı ertelendiği için sabah uçağı ile yarışmaya gittiler. Melody, uçağın ertelenmesinden habersiz havaalanına gitse de geri dönmek zorunda kaldı. Takım da zaten kazanamadı. Ertesi gün okula gittiğinde bunun hesabını sordu. Ancak kimse geçerli bir neden veremiyordu. Sadece istememişlerdi.’’

Melody, aynı özelliklere sahip binlerce çocuktan sadece biridir ve onun yaşadıkları ise diğer çocukların yaşamının özetidir. Her çocuk özeldir ve her çocukta her kişinin ayrı bir sorunu ve etkisi vardır. Kırılma noktasında kabullenmişlik ve inanmışlık vardır. Bu çocukların da zeki olduklarına ve yapacaklarına inanan öğretmen ve aileler bu inançla çocukları mükemmel seviyelere getirebilirler. Aynı şekilde çocukların sahip olduğu bu özellikleri kabul edip onları bu haline terk eden öğretmen ve aileler de çocukların hayatını çekilmez kılabilirler. Bize düşen olana saygı gösterip ve yapabileceklerine inançla sarılmamızdır.