Operasyon bölgesinden videolar, askeri birlik içerisinden fotoğraflar, geçiş güzergahından canlı yayınlar… Son zamanlarda bu tür paylaşımlar özellikle sosyal medyada çok daha görünür oldu.
Öyle bir noktaya gelindi ki; gözlem yeteneği olup kimi programları az da olsa kullanmayı bilenler kritik bir operasyonu, timin nerede konuşlandığını, askerlerin o an elindeki silah ve mühimmatın durumunu sadece videolar üzerinden kolayca analiz edebilecek duruma geldi.
İşte bu noktada Türk Silahlı Kuvvetleri, operasyon bölgesindeki askerlerin akıllı telefon kullanımına dair yeni bir emir yayınladı. Geçmiş dönemde de bu tür paylaşımların yasak olduğu biliniyordu ancak ortaya çıkan fiili durumun ardından belli ki yeni bir düzenleme ihtiyacı hissedildi.
Aslına bakılırsa bu yaşananlar sadece Türkiye’ye özgü değil… Son yılların üzerine en çok düşünülen meselelerinden biri harp sahasında bırakılan dijital ayak izi…
YILBAŞINDA AÇILAN TELEFONLAR FELAKETİ GETİRDİ
Bahsettiğimiz süreçlerle ilgili belki de en güncel olayların yaşandığı yerlerden biri Rusya-Ukrayna savaşı… Halen devam eden savaşın başından itibaren açık kaynak istihbaratı son derece kritik roller oynadı.
Örneğin, 2022’yi 2023’e bağlayan yılbaşı gecesi Rusya için tam bir felaket olmuştu. O gece Rusya, tek bir füze saldırısında 89 askerini kaybetmişti. Bu, 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana Rusya’nın tek seferde en çok asker kaybettiği saldırı olmuştu.
Rus Savunma Bakanlığı olayla ilgili yaptığı açıklamada saldırının ana sebebinin cep telefonları olduğunu duyurdu. Operasyonda olan ve telefon kullanımı yasak olan askerler, yılbaşı nedeniyle ailelerini aramaya başlamıştı. Tek bir noktadan çok sayıda sinyal geldiğini fark eden Ukrayna istihbaratı ilgili birimlere bu bilgiyi aktardı. Dakikalar içinde atılan füzelerle ortalık adeta cehenneme döndü. Ukrayna tarafı bu saldırıda 400 Rus askerinin öldüğünü iddia etti.
ANTRENMAN PROGRAMI AMİRAL’İN SONU OLDU
Dediğimiz gibi Rusya-Ukrayna sahası bu tür sorunlara örnek olabilecek çok sayıda olaya ev sahipliği yapıyor. Bir başka örnek daha paylaşalım…
Rusya Donanması’na ait bir denizaltıyı komutan eden Komutan Stanislav Rzhitsk, antrenmanlarını popüler bir uygulama olan Strava programına kaydediyor ve verilerini herkese açık şekilde paylaşıyordu.
Güneşli bir sabah yine koşuya çıkan Rzhitsk o antrenmanın verilerini paylaşamadan suikasta uğradı. Suikastı yapanın kim olduğu netlik kazanmasa da bu noktada ilginç bir detay dikkatlerden kaçmadı. Rzhitsk’nin spor programında yaptığı son paylaşımı beğenen isimlerden biri de Ukrayna Askeri İstihbarat Başkanıydı…
Rus Amiral’in başına gelenler ne ilk ne de sondu… Aynı uygulamayı kullanan askerler arasında ABD’liler de vardı. Hatta sadece ordu mensupları değil CIA başta olmak üzere istihbarat örgütlerindeki çalışanların da Strava üzerinden zafiyet yaratacak paylaşımlar yaptığı ortaya çıktı.
Örneğin, program üzerindeki verileri inceleyen bir öğrenci haritada Suriye’ye odaklandı ve ABD askerlerinin bilinen ve gizli konumlarını detaylıca tespit etti. Aynı haritayı inceleyen başka bir isim Somali'nin başkenti Mogadişu'da CIA üssünün yakınındaki kumsalda koşu aktivitelerine rastladı.
Bir gazeteci ise ABD Özel Operasyon üslerinin Afrika'nın Sahel bölgesinde nerede olduğunu tespit etti. Ayrıca bir Twitter kullanıcısı Yemen'de bir Patriot füze sisteminin kurulu olduğu konumu buldu. Çünkü bu noktaların büyük çoğunluğu uçsuz bucaksız çöller, olabildiğince ıssız yerlerdi… Böylesine bir yerde ısı haritası olması hayatın olağan akışına aykırıydı. Ve gerçeğe ulaşmak pek de zor olmadı.
Yaşananlar nedeniyle her ülke kendince çözüm önerileri bulmaya çalışırken, kimi kritik kurumlar da kendi içlerinde bazı testlerde bulundu.
2019 yılında NATO’ya bağlı araştırmacıların hedefinde NATO askerleri vardı. Tatbikata katılan NATO askerlerine sahte profillerle olta atılacak ve neler yaşanacağı rapor edilecekti.
Araştırmacılar neredeyse hiç zorlanmadı. Yaklaşık 1 ay süren tatbikat boyunca kendilerini askeri tatbikatla ilişkiliymiş gibi gösteren araştırmacılar gerçek NATO askerlerinin arasına kolayca sızdı. Onların sohbet gruplarına dahil oldu.
Bu süreçte 150’ye yakın NATO askerinin kimliğini tespit etmeyi başaran araştırmacılar, ayrıca söz konusu askerlerin bağlı bulunduğu birliklerin konumlarını da öğrenebildi. Hatta daha da ilginci, askerin bazıları hiç tanımadıkları bu sahte hesaplardan gelen ‘emre uymama, görev yerini terk etme’ gibi isteklere olumlu yanıt verdi…
ÖRNEKLERİ ARTIRMAK FAZLASIYLA MÜMKÜN…
Çünkü ‘gösteri çağı’ olarak kabul edilen bu dönemde asker, polis, istihbarat görevlisi, üst düzey bürokrat fark etmeksizin herkes bir şekilde ‘kendini göstermenin’ peşine düşebiliyor. Ya da ‘ne olacak ki bir fotoğraftan’ algısı daha önce alınan tüm eğitimlerin, yapılan uyarıların, hayati risk faktörlerinin önüne geçebiliyor.
Tüm bunları alt alta koyduğumuzda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çok net bir şekilde ilgili yasakları hatırlatması, yeni bir emir yayınlaması ve kurallara uymayanların çok ciddi yaptırımlara maruz kalacağını ilan etmesi dikkate değer bir gelişme olarak öne çıkıyor.