Türkiye'de memur, SSK ve Bağ-Kur çalışanlarının ve emeklilerinin maaş artışlarının belirlenmesinin temelinde enflasyon var
Enflasyon artışı maaşların alım gücünü düşürüyor.
Özellikle emekliler memurlara yapılan zam sırasında kendilerine seyyanen zam yansıtılmamasından ve en az emekli aylığının 7 bin 500 lirada kalmasından yana dertli.
Emekli aylıklarını ilk Kabine toplantısında tekrar ele alınması beklentisi yaşanıyor.
Bu aşamada Türkiye Emekliler Derneği Kayseri Şubesi İdari Sekreteri Yusuf Aykırı, emeklilerin beklentisinin ekim ayında meclisin açılmasıyla birlikte seyyanen bir zam olduğunu belirtti.
Aykırı, ocak ayında emekli aylıklarında gerçekleşecek zammı beklemeden, ekim ayında meclisin açılmasıyla seyyanen bir zam verilmesi gerektiğini dile getirdi.
"Ocak beklenmeden ekim ayında zam yapılması isteniyor"
Kamu çalışanlarının ve memurların maaşları ile emekli maaşlarının arasındaki farkın açılmadan bir seyyanen zamla gereğinin yapılmasının elzem olduğunu söyleyen Aykırı şöyle konuştu:
Ocak ayını beklemeden bütün emeklilerimizin beklentisi Ekim ayında meclisin açılmasıyla birlikte seyyanen bir zam artışı. Çünkü emeklilerimiz zor durumda. Gelişen ekonomik şartlar, eeklilerimizin bu durumlarını daha da ağırlaştırmakta. Bir an önce hükümetimiz ve muhalefet partileri ile birlikte mecliste bu seyyanen zamla ilgili bir karar bekliyoruz.
"Memurlar maaşları ile emekli maaşlarını arasındaki fark daha fazla açılmamalı"
Ocak ayında ise gerçekleşecek tüfe oranında bir zam yapılacak. Ancak burada dikkat edilmesi gereken konu; daha önce kamu çalışanları ve memurlarımıza yapılan 8 bin TL’lik zam ve yüzde 25’lik artış oranı çalışan kesim ile emekli kesimimizin makasının daha da açılmadan bunun daha uygun şartlarda bir seyyanen zamla gerçekleştirilmesi bizim şu anda tek dileğimiz.
"Aylık bağlama oranlarımız yüzde 35’lere kadar geriledi"
1999 yılında çıkan 4447 sayılı yasa ve 2008’de çıkan 5510 sayılı yasa ile bizim aylık bağlama oranlarımız yüzde 35’lere kadar gerilemiş durumda. Bundan dolayı da şu anda son dönemde emekli olan vatandaşlarımızın bağlanan aylıkları kök ücret dediğimiz bir ücretle 4 bin 500-5 bin bandında olduğu için hükümet buna seyyanen zam yaparak, bunu 7 bin 500 bandına getirmiş durumda. Tabii temmuz ayında en düşük emekli maaşı 7 bin 500 TL olan emeklimiz, bu tüfe oranında artış alamadılar. Çünkü yapılan aradaki 2 bin 500 TL’lik fark hazineden karşılandı.
"Emekli maaşı en az asgari ücret seviyesine çekilmeli"
Türkiye Emekliler Derneği olarak temel beklentilerinin emekli maaşının en az asgari ücret seviyesine çekilmesi olduğunu dile getiren Aykırı, şöyle konuştu:
Asgari ücret, toplumda verilmesi gereken en düşük ücrettir. Emekliler belli bir yaşın üzerindeki insanlar. Sağlıkta katkı payı da son dönemde çok arttı. Emeklinin buradan muaf tutulması da bir beklentimiz. Yani çalışırken zaten emeklimiz yüzde 12 oranında bir devlete prim ödemiş. İleri de bunu kullanmak için bir prim ödemiş. Şu anda aldığı her ilaç için nerdeyse bir prim ödüyor.