Doğa ile iç içe yaşadığım bu günlerde yazılarımı doğa ile ilgili yazmaya karar verdim. Doğaya yakın yaşamak çok farklı bir duygu. Buradaki hayatım tıpkı çizgi filmlerdeki gibi, her sabah kuş sesleriyle ve kümesteki hayvanların sesleriyle uyanıyorum. Bu anlatamayacağım kadar güzel bir şey. Şuan yeşilliğin içinde oturmuşum yazımı yazıyorum. Sırtımı erik ağacına dayamışım etrafımda kelebekler uçuyor, kuşlar sanki şarkı söylüyor...
Doğa insana huzur ve mutluluk veriyor. Bahçeli evde zamanın nasıl geçtiğinin farkına varamıyorum. Apartmandaki evimizde her sabah uyandığımda pencereden baktığımda arabaları ve evlerin çatılarını görüyordum ama burada her sabah uyandığımda pencereden yemyeşil bir bahçe görüyorum, huzur görüyorum. Doğa ile iç içe yaşamak çok önemli. Bence herkezin bahçeli evi olmalı oraya çicekler ekmeli, meyve ve sebzeler ekmeli, hayvan beslemeli tavuk horoz beslemeli. Her sabah taze yumurta ve taze meyve ve sebze yemeli. Çizgi film izlerken Heidi'nin yaşadığı yer bana çok farklı gelirdi bende öyle bir yerde yaşamak isterdim. Onun gibi dağlarda yaşamıyorum ve halen onun gibi bir köpeğim yok ama bende heidi kadar şanslı biriyim. Bende çok güzel bir yerde yaşıyorum.
