Milattan önce 535-475 yılları arasında Efes’te yaşayan filozof Herakleitos; “Her şey değişir. Değişmeyen tek şey değişimdir.” sözleri bugün dünyanın tamamında yaşadığımız ‘büyük’ değişimin yüzyıllar önceki öngörüsüdür şüphesiz. Öyle bir değişim ki, artık değişimine şaşıramıyorsunuz bile! Bu da mı değişmiş demeye kalmadan, sizin haberdar olduğunuz son değişimin bile arada değiştiğini, dönüştüğünü fark edemiyorsunuz bile! Ve bu değişimi/dönüşümü bir kaçırdınız mı artık yetişemeyecek noktaya geliyorsunuz. Haliyle ‘o treni’ kaçırmamak adına büyük bir mücadele vermek gerekiyor. Kim olursanız, nerede olursanız olun bu böyle. Bizler de bu değişimi/dönüşümü sizlere aktaran, transfer eden kesimin temsilcileri olarak şu sıralar Türkiye genelinde büyük bir değişim/dönüşüm yapan kurum bünyesinde bir dönüşüme giriyoruz.
Bu yıl 60’ıncı yaşını kutlayan, dünden bugüne Türkiye’de basının/gazeteciliğin en büyük destekçisi olan Basın İlan Kurumu (BİK), yer aldığı değişim trenine gazeteleri, bizleri de dahil ediyor. Tam 60 yıldır gazeteler ayakta tursun, gazetecilik yürüsün diye mücadele veren Basın İlan Kurumu 81 ilde şubeleşmesini tamamlayıp yeni sürecin lokomotifi olurken, bizler için de önemli fırsatların öncüsü oldu. Büyük değişim/dönüşümün öncüsü olma yolunda ilerleyen BİK, Van’a gazeteleri yeni sürece hızla adapte etme yolunda adımlar attı. BİK’in himayesinde, Uluçamlıbel’in de yereldeki öncülüğünde gazeteciliğin de girdiği o değişim süreci Van’da anlatılmaya ve hayata geçirilmeye çalışıldı.
Son dönemlerde belli kesimlerin “Gazeteler basılmasın”, “Gazeteler artık okunmuyor” şeklindeki dayanaksız çağrılarına rağmen “Gazetecilik hep yaşamalı” şiarıyla hareket eden 60 yıldır da bu noktada bir sigorta görevi gören BİK, bu süreci “Komple kapatalım” anlayışından çıkararak kontrollü bir dönüşüm şeklinde hayata geçirmeye çalıştı. Genel Müdür Rıdvan Duran’ın hassasiyetle, gayretle öncülük ettiği bu süreçte gazetelerin kapanmasından ziyade hem yerelde hem dijitalde öncü olmaları, onlarca yıllık gazetecilik tecrübesinin getirdiği ahlaklı, kaynaklı, doğru gazetecilik anlayışının dijitale de dönüşmesi anlayışında çalıştı. Gelinen noktada, sadece yerel gazeteler değil Türkiye’deki tüm gazete ve haber mecraları bu sürece hazır bir duruma geldi. Hatta bu adımlardan birisi de geçtiğimiz hafta atıldı. Uluçamlıbel’in uzun süredir hazırlığını yaptığı ve Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle Van’da hayata geçirdiği ‘Yapısal ve Dijital Dönüşüm Sürecinde Yerel Gazeteciler’ buluşması bunun en somut örneklerinden birisi oldu.
Bu kapsamda Van’da iki gün süren bir program düzenlendi ve programa Van, Bitlis, Muş ve Hakkâri illerindeki gazete temsilcileri katıldı. Buluşmada ‘Yerel Medyada İnternet Haberciliğinin Geliştirilmesi, Yerel Medyada Reklamcılığın Geliştirilmesi, Dijitalleşme ve Sosyal Medya Yönetimi’ başlıklarıyla eğitimler verilip yeni sürecin ‘kodlarından’ söz edildi. Toplantının açılışında Van Valisi/Büyükşehir Belediye Başkan V. Mehmet Emin Bilmez, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Rıdvan Duran, DAKA Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray, BİK Genel Müdür Yardımcısı Cavit Erkılınç da vardı. Bu açılışta dem vurulan en önemli konu da yine bu dönüşümdü. Hem Vali Bilmez hem DAKA genel sekreteri hem de Genel Müdür Rıdvan Duran, yerel basını önceleyen, kollayan ama dönüşümde de öncü olması, mevcut tüm değerleri dijitale taşıma sürecinden söz etti.
İki gün boyunca ben de o eğitimi izledim, takip ettim ve dönüşüm sürecinin bir yolcusu olan Şehrivan Medya Grubu’nun bir süre önce başladığı bu dönüşümün ne kadar doğru olduğunu bir kez daha hissettim. Geçtiğimiz hafta 18’inci yaşını kutlayan Şehrivan Gazetesi, babamız Aziz Aykaç öncülüğünde yayın serüvenine başladığında gazetecilikte ses getiren, ezber bozan, yenilik getiren bir kuruluş olmayı başarmıştı. Küçük bir büroda başlayan Şehrivan Gazetesi zaman içerisinde kendi baskı tesisi, dergisi, internet haber portalı, güçlü bir online okur kitlesi olan bir gruba dönüştü. Her gün on binlerce insanın ziyaret ettiği, aylık 1 milyonu aşkın sayfa görüntülemesi olan bir internet gazetesi de olan Şehrivan son olarak da geçtiğimiz hafta yayına başlayan ŞEHRİVAN TV projesinin hayat bulduğu bir grubun üyesi oldu.
İşte bunlar hep değişim ve dönüşüm. Her zaman bir okul, bir akademi olarak yorumladığımız Şehrivan’ın bu dönüşümde yer almaması, ayak uydurmaması bir kazançtan ziyade kayıp olacaktı. Dünya genelinde ses getiren Independent gibi gazetelerin bile basılı gazeteyi bir kenara bırakıp online haberciliğe geçtiği, Türkiye’den önemli gazetelerin devam ettirdiği bu süreç bizlerin de değişime hazır olduğunu hatırlatıyordu. Yerelin bir hafıza, bir tarih yazıcılığı görevi olduğundan hareketle basılı gazeteciliği bitirmek yerine dijital dönüşüme ayak uyduracak şekilde devam etmesi noktasında bizler artık hem dijitalde hem basılı mecrada varız. Bu anlamda BİK’in başlattığı büyük değişimin de yerel basının yaşama devam etmesi projesinde de varız ve bu sürecin en büyük destekçisiyiz.
2011 depreminin hemen ertesinde yanımızda duran, acımızı paylaşan, desteğini esirgemeyen, o travmayı beraber atlatmamızı sağlayan BİK, bugün de yeni değişimde yanımızda yer alıp bizi bu sürece hazırlıyor. Şüphesiz inkâr edilemez, görmezden gelinemez bir öncülük bu. Şimdi yine o kurum öncülüğünde biz bir değişim yoluna girdik. Bu süreçte birilerinin istediği gibi ‘dükkanı kapatıp’ gitmeyeceğiz. Daha güçlü, daha dijital, daha yenilikçi, daha ulaşılabilir bir şekilde yolumuza devam edeceğiz. Hem kağıttan okuyana, hem telefondan bakana hitap edecek gazeteciliğin ‘gerçek’ temsilcileri olarak hep sizlerle birlikte olacağız. Ama bu sürecin öncülerini de unutmamak gerekiyor. Öncelikle Basın İlan Kurumu’nun vizyonunun değişmesinde, yeni sürecin çok kontrollü bir şekilde yürütülmesinde önce olan Genel Müdür Rıdvan Duran’a özel bir teşekkür etmek gerek. Herkesin basını ‘bitirme’ yaptığı, es geçtiği bir dönemde Basın İlan Kurumu’nu da gazetecileri de sahiplenmesi, koruması, yeni süreçte beraber yol yürümesi inanılmaz önemliydi. Yine yönetim kademesi diyaloğa açık ve yapıcı tavrıyla bizlere ‘destek’ oldu. Kurumun bu haliyle yanımızda yer alması, gazeteciliğin kurumsallığına önemli katkılar sunması çok önemliydi. Kentteki bazı çevrelerin itibarsızlaştırdığı, önemsizleştirdiği gazeteciliğe de kurumsallığa da önemli katkılar sunan, gazetelerin hem maddi hem de manevi anlamda desteklenmesinin önemini her yerde, en net haliyle dile getiren Uluçamlıbel bizlere BİK’in ‘koruyuculuğunu, kollayıcılığını’ net bir şekilde hissettirdi. Bu tavrın aynısını Van ziyaretlerinde Genel Müdür Duran ve diğer tüm birim müdürleri ve yönetim kurulu üyelerinde de gördük.
Şunu güçlü bir şeklide hissettim ki bizler bu değişim/dönüşüm yolculuğunda yalnız değiliz. Yanımızda BİK var, yanımızda sizler varsınız, yanımızda artık sadece ‘yüzlerce’ diye hitap edebileceğimiz gazete okuru değil, ‘milyonlar’ diye rahat bir şekilde ifade edebileceğimiz okuyucularımız var. Ve bizim bu okuyucularımıza güzel haberlerimiz var. Bizler büyük bir değişim sürecindeyiz ve bu değişim bizlerle sizleri daha da yakınlaştıracak! Bu yolculuğun sonunda Şehri-Van’ın sesi daha gür çıkacak. Yanımızda olanlara, destek verenlere selam olsun…