BÜYÜK ÜLKE İMİŞİZ

Abone Ol

Yıllardır bize büyük devlet olduğumuz söyleniyor.

Demokratik bir hukuk devleti imişiz.
İnsan haklarına saygılı bir devletmişiz.
Ak parti ile ilerleme kaydetmişiz.
Süper güç olacakmışız.
Öyle ki yerli uçağımız yerli aracımız, yerli silahımız olacakmış hatta bunun için yerli vekil bile istendi.
Bütün bunlara tamam eyvallah diyoruz.
Ama Bu söylenenler daha öncede söylendi.
Mesela laik bir hukuk devleti olduğumuzu darbe dönemlerinde bize çok hatırlattılar.
Mesela askeri darbelerle sandıklara güçlü bir demokrasi için gönderildik.
Mesela bir genelkurmay başkanı çıkıp devletin bekası ve selameti için darbe darbe yapıyoruz dedi.

Ak parti hükümeti bütün bu darbelere karşı çıkmadı mı?
İnsanı ve insani değerleri koruyup kollayacaklarını, bütün inançlara ve yaşam tarzlarına saygılı olacaklarına, yaradılanı yardandan ötürü seveceğinizi söylemediniz mi?
Benim çiftçim benim esnafım, benim memurum, benim öğretmenim dediniz, ben bu insanları ezdirmem dediniz.
Karanlık odaklardan beslenenleri, şiddetten medet umanların karşısında duracağınızı demediniz mi?
Bu ülkeyi eşkıyaya, hırsıza, çalıp çırpana, faiz lobisine teslim etmeyeceğiz demediniz mi?
Ülkede ki her ferdin refahı bizden sorulur, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yedirmeyiz demediniz mi?

Ülkeyi kan götürüyor beyler!
Siz kimin aklına uyuyorsunuz?
Cenazesiz ev bırakmama projesi çıkarsaydınız ancak bu kadar başarılı olabilirdi.
Ya da her gün bir insan öldürülsün denilseydi evet bu gerçekleşmiş olurdu.
Seçimden bu yana ölümsüz kansız günümüz yok.
Huzur refah dediniz ama bunun için ne yaptınız ne yapacaksınız?
Seçim bildirgenizde böyle bir proje yok.
Siz hükümete gelmeden önce Başörtülü kızlarımız okullarına gidebilecek demiştiniz çünkü böyle bir sorunu vardı bu ülkenin.
Şimdi ki sorunlar daha vahim bu sorunlar için neden susuyorsunuz?
PKK den çok daha tehlikeli bir İŞİD terör örgütü var.
30 senedir PKK ile savaşıyorsunuz silahlı hiçbir eylemi Türkiye’yi Ortadoğu’ya çevirmemişti.
İŞİD terörü son üç eylemi ile insanlarda bu endişeyi fazlasıyla yarattı.
Amaç Türkiye halklarına huzur ve refahı sağlamaksa bu konuda ki suskunluk nedir?
 

Ankara da patlayan bomba sonucunda 97 vatandaşımız hayatını kaybetti.
Başbakan bu yapılanlar demokrasimize yapılmış bir saldırı olarak yorumladı. Büyük bir ülkeyiz dedi.
Şimdi sn. Başbakan bu patlama Japonya da yapılmış olsaydı, sizce başbakan dâhil o koltuktan istifa etmeyen bir bakan olabilir miydi?
Hiç şüphesiz en başta içişleri bakanı tereddütsüz istifa ederdi.
Peki, Sn. Başbakan Türkiye mi büyük ülke Japonya mı?
Türkiye mi süper güç süper ekonomi Japonya mı?
Türkiye mi demokrat yoksa Japonya mı?
Türkiye mi insan haklarına saygılı devlet yoksa Japonya mı?
Kendi kendimizi kandırmayalım, hadi kendi kendinizi kandırabiliyorsunuz ama bu ülkeyi kandırmayalım.
Biz sanıldığı kadar demokrat değiliz. İnsan haklarına saygılı huzuru ve refahı koruyan bir ülke hiç değiliz.
Başımıza gelen olayları kadercilik anlayışına bırakıp koltuk sevdalısı bakanlar ülkesiyiz.
Yandaşlar ve gammazlayanlar ülkesiyiz.
Adam kayırmalar rüşvet ve rantçılar ülkesiyiz.
Bilimsel eğitimi din eğitimine değiştiren, pozitif, bilimsel ve özgür düşünen birey yetiştirmek yerine itaatkâr ve sorgusuz kabul edebilen bir nesil yetiştirerek süper devlet olmaz. Zengin ve güçlü olamayız.
Siz yanlış devletleri örnek alıyorsunuz. Bu şekilde zengin olan devlet değil zengin olan devlet adamları vardır, Suudi Arabistan, katar, Mısır, Pakistan,  Suriye vb. gibi ülkelerde bunlar olur.
Bu ülkelerin çoğunda bombalı saldırılar olur.
İnsan hayatı bu ülkelerde ucuzdur.
Demokrasi bu ülkelerde zayıftır.
Geri kalmış üretkenlikten ve bilimsellikten uzak bu ülkelerdir.

Ülke yönetmenin bakkal yönetmeye benzemediğini en iyi siz bilirsiniz.
Bu ülkeye bunu reva görenler bunun bedelini ödeyecekler.
Sadece kendi tabanına çalışan ve bunlara refahı sağlayıp ülkenin geri kalanını düşman görerek ülke yönetilmez.
Hiçbir plan ve programı olmayan büyük ülke dünyada olmamıştır.
Bu işin ciddiyetine varın ve ülkenin bu kötü gidişatına dur demeniz gerekir.
Yapmadığınız vakit bunu yapacak birileri elbet bulunur.
Sizin çok şikâyet ettiğiniz hiçbir koalisyon hükümetinde bile bu kadar kan ve gözyaşı yoktu.
Yandaş bir medyayı kurup sabah akşam onunla oturup onlarla kalkarsanız kendinize karşı bir cephe oluşturursunuz.
Medyayı susturarak bu ülkede olan bitenler saklanamaz.
Sizin medyanız bu olanları görmezden gelebilir ama insaf ve vicdan sahibi gerçek özgür bir haberciliği yapanlar bu yaptıklarınızı görür.
Sürekli kandırılmış politikacı edebiyatı gayri ciddi bir tutumdur ve bunun üzerinden oy almaya çalışmak artık tarihe karışmıştır.
Siz bu tutumla bu ülkeye ne refahı sağlayabilirsiniz nede devleti ileriye götürebilirsiniz.

Bu gidişat ile Ak parti tabela partisi olmaya mahkûm kalacaktır.
Ve bunu özleyen büyük bir kesim yarattınız.
Bu ülke halkları bunu hak etmediler.