Başımızı kaldırıp yeni temalara yeni bir gündeme bakmak istediğimiz her an beyaz örtümüz varlığını hissettiriyor.
Ocak ayına kadar karın yağmadığı, vatandaşların ‘Bu sene neden kar yok?’ isyanlarıyla biten bir 2019 yılının ardından Allah sesimizi duymuş olmalı ki hala enkazı caddelerden taşan bir kar macerası aldı başını gidiyor.
Hal böyle olunca da insan düşünmeden edemiyor keşke Allah’tan başka bir şey dileseydik…
Son zamanlarda şu sosyal medyada popüler olan videolar arasında bir vatandaşımız espri yollu ‘Allah’ım sana şükürler olsun, biz rahmetine doyduk’ cümleleri ile evinin önünde biriken karı temizliyordu.
İnsan katılmadan edemiyor; bende o vatandaşımıza katılıyor Allah’ım şükürler olsun, gerçekten rahmetine doyduk demek istiyorum.
Tabi bu yazımı okurken sıcak evlerinizde veya iş yerlerinizde çayınızı yudumluyor, bir kahvede oturmuş arkadaşlarınızla sohbet ediyor veya işten çıkmış evin yolunu tutmuş olabilirsiniz.
Ben ise beyaz örtünün bize getirdiklerine apayrı bir pencereden bakmadan edemiyorum.
Görmezden gelemediğim detaylar, bazı sıkıntılar var.
Her yeni güne acaba bir çığ felaketi daha duyar mıyız, acaba bugün kaç yerleşim yeri ile bağlantı olmadığı için hastalar mahsur kaldı, acaba o minik yavrucaklar nasıl ulaşım sağlıyor okullarına…
Kentimizin artık birer gerçeği olmuş durumda tüm bu sorunlar.
Bunların normalleşmesi bile acı verirken bunların çok çok daha ötesinde, bir saldırı girişimi olarak sayılabilecek; dün öğleden sonra yaşanan bomba ihbarları kent gündeminde yer aldı bir anda.
Vatandaşlarımız acılı haberler, felaket haberlerini duymaya o kadar alışmış olmalı ki bomba haberini alan hiç kimse bir tedirginlik yaşamadı.
Hatta hatta birçok vatandaş meraktan dolayı bomba ihbarının geldiği yere ellerinde cep telefonu kameraları ile koşmaya başladı.
Sahi biz ne zaman bu kadar soğukkanlı olduk? Soğukkanlılık iyidir buna lafım yok ama bizim soğukkanlı olduğumuz konular yaşamış olduğumuz acılar üzerine kazandığımız soğukkanlılıklar.
Kimse inkâr etmesin şu sıralar kara bulutların bizim semalarda gezdiği apaçık bir şekilde ortada…
Temennim odur ki bu kara bulutlar daha fazla ocağa kor gibi yağdırmasın zehrini…
Esnafımız işlerini yürütmeye çalıştığı sokaklardan karı temizlemeye çalışmaktan kendiişlerini yapamaz oldu.
Şehir merkezindeki birçok ana arter birkaç insan boyunu aşan kar kütleleri ile doldu taştı.
Belediyeler dört koldan çalışıyor ama tüm bunlara rağmen sanki Van’ın manzarası bir dirhem bile değişiklik göstermiyor.
Van Valisi yakın zamanda bir toplantıda açıklamalarda bulundu. Karla mücadelede çalışan iş makinelerinin bir yıllık yakıt ihtiyacını sadece çığ felaketinden bu yana kullanmak zorunda kaldığını söyledi.
Çığ felaketinden bu yana sadece büyükşehir belediyesinin bütçesinden çıkan paranın 9 milyon TL’ye ulaştığını söyledi.
Kente bambaşka bir güzellik kattığı kısmen de olsa doğru olabilir ama bu kış bize yaramadı…
Yağan kardan, düşen çığdan, kar kürekleriyle sokaklara düşen esnaf manzaralarından ders almak ümidiyle…
Artık güle güle demek istiyoruz sevgili Kış!