BELEDİYEDEN RİCAMIZDIR…

Abone Ol

Hatırlıyorum.

2013 yılında Van ilk kez bir kitap fuarı ile buluşuyordu.

O dönem Vali Münir Karaloğlu öncülüğünde Van’da bir fuar organizasyonu gerçekleştiriliyordu.

 

Kentte startı verilen festivallere ek olarak kitap fuarı da Van’da ilk kez hayata geçirilen etkinliklerden birisi olmuştu.

Ne büyük sevinçti!


O fuar açıldığında “Biz okuma bilmeyiz ki!” başlığı ile kaleme aldığım köşemde ben Van’ı ilk kez kitapla buluşturan o fuarla ilgili Sezar’ın hakkını Sezar’a vermeye çalışmıştım.

Karaloğlu’nun bu dokunuşu önemliydi.

O gün demiştim, yine tekrarlıyorum.

 

Düşünsenize medeniyetler beşiği bir kent. Bir tarih kenti. Bir başkent.

Ama henüz 2013 yılında kitap ile buluşuyor.

Haliyle bize “Oku” diyen olmamıştı hiç. Başlık bunun için atılmıştı.

 

***

 

Fuarın açılış konuşmasına:

“Tabi ki İslam'ın ilk emri okudur. Bunu söylemenin bir mahsuru yok. Bunu söyledik diye İslam'ın diğer emirlerini es geçiyoruz görmezden geliyoruz anlamına gelmez. Ama bugün kitap fuarını açıyoruz. Bizim kültürümüzde dinimizde okumak önemlidir.”

 

Bu sözler ile o fuarı açan Van eski Vali Karaloğlu’ndan sonra kitapla buluşma hep oldu.

O günden beri de okuyoruz, okumaya çalışıyoruz.

Eksik de olsa, tartışmalı da olsa oldu.

 

İlki çok görkemliydi. Sonraki yıllarda sıkıntılar yaşandı. Kimi zaman organizasyon, kimi zaman bazı politik düşüncelerden dolayı biraz ‘ziyan’ oldu. Bu kez dışardan bir organizasyon şirketi eliyle yapılan bu fuar en kapsamlısı oldu heralde. Fuar ve Kongre Merkezi de fuarı tam anlamıyla görkemli bir hale getirdi. yalan yok.

 

***

 

Gelelim son fuarın detaylarına… Bilindiği gibi Van’da tam 10 günlük bir kitap fuarına ev sahipliği yaptı. Pazar günü itibariyle sona eren ‘güzel’ bir kitap fuarı gerçekleştirildi Van Büyükşehir Belediyesi eliyle. Kitapsever birisi olarak şu ana kadar en keyif aldığım fuarlardan birisi olduğunu söyleyebilirim. Rakamlar benim dışımda da birçok kişinin keyif aldığını söylüyor zaten. Tam 115 bin ziyaretçi. Şaka değil, gerçek. Yani Van nüfusunun 10’da biri civarında. Harika bir rakam değil mi? Kendi gözlerimle de gördüm. Bu kadar çok insanı bir fuarda, kitaplarla iç içe görmek muhteşemdi.

 

***

 

Bu başarıyı gerçekleştirenlere teşekkür ederek, çok da kırıp dökmeden birkaç görüşümü paylaşmak isterim. Bunlar gelecek adına belki belediyeye ve Van’da fuarcılık görevini son dönemlerde çok öteye taşıyan Asya Fuarcılık Sahibi Süleyman Güler ağabeyimize de katkı olur:

 

-Bu devasa ziyaretçi çok da iyi bir reklam yapılmamasına rağmen oradaydı. Mesela kimse hangi yazarın, ne zaman geleceği konusunda çok da iyi bilgilendirilmedi. Şehrin bir çok yerinde fuar afişi vardı ama yazarlar konusundaki tanıtım biraz zayıftı.

 

-Tanıtım kadar yazar kadrosu da çok zengin değil gibi geldi bana. Van’da geçtiğimiz yıllardaki sıkıntılara rağmen çok daha ‘iyi’ yazarlar geldiğini hatırlıyorum. Elbetteki bizim eleştirmeye haddimizin yetmeyeceği isimler vardı lakin büyük çoğunluğun da ‘yeni’ nesil ‘genç’ yazarlardan oluştuğuna şahit oldum. Onlar da olsun ama ‘tecrübe’ de konuşsun.

-Geçtiğimiz yılki fuarda önemli bir skandala şahit olmuş yine onu köşeme yazmıştım. İletişim gibi yayınevlerinin bilgisi olmada ‘İletişim’ diye stant açıp kitap satanlar vardı. Birçok yayınevinin kitabı bilgisi dışında satılıyordu falan… Bu yıl kurumsallık vardı. Görsellik harikaydı. YKY, İş Bankası Yayınları, Doğu-Batı, TİMAŞ gibi popüler yayınevleri oldukça zengin gelmişlerdi. Fakat gözler Can Yayınları, İletişim’i, Sel’i, Ayrıntı’yı, Doğan Kitab’ı ve daha diğerlerini de aramadı değil.

 

-Van’ın bu ülkenin önemli değerleri, fikir adamları ile buluşması önemli. Onların da Van’a gelmesi önemli. Bir kalemi ile, bir köşesi ile, bir kitabı ile ‘Van’ demesiyle Van’a büyük katkı sunan isimler Van’a daha çok gelmeli. Hem kitap imzalasın, hem söyleşi yapsın hem Van’ı gezsin. Ne olur sanki…

 

***

 

“Sen de çok abartıyorsun” diyebilirsiniz.

Lakin bu kadar büyük rakamlar, bu kadar büyük ilgi, bu kadar büyük satışlardan sonra Van’ın bunları da isteme hakkı var diye düşünüyorum. Haksız mıyım? Ez cümle. Büyükşehir Belediyesi’ne bize yaşattığı 9 günlük büyük mutluluk için en güzel kitap cümleleri ile ‘teşekkür’ ediyoruz. Devamını bekleriz efendim.

 

***

 

Kitap demişken, okumak demişken…

 

Bir teşekkür de Vali Murat Zorluoğlu hak ediyor. Sebebi şu:

Van’a çok yönetici geldi. Çok kişi “Eğitim şart” dedi ama kimse bunun gereğini yerine getirmedi. Fakat Zorluoğlu, eğitim işini ciddi anlamda kafaya taktı.

 

Yani öyle bir toplantı yapıp bırakmadı. Yanlış bilmiyorsam 5’e yakın önemli eğitim toplantısı oldu. Eğitim adına radikal kararlar alında. Ciddi tedbirler ve adımlar atılıyor.

Bunlardan biri de kent genelinde açılan onlarca okuma ve etüt salonları.

Geçtiğimiz günlerde kendisinin bir köy ziyareti esnasında bu konudaki heyecanına şahit oldum. Bu merkezlerin tam bir ilim yuvası olması için müthiş çabalıyor.

 

Öyle görünüyor ki yıllardır Vanlı çocukların mahkum kaldığı ‘dersaneler’e bağlılık okuma salonları ile azalmış olacak. Ya da parası olmayanın merkezde çalışmama, etüte gitmeme gibi bir sorunu olmayacak. Bir kentin çocuklarına daha büyük bir iyilik yapılamazdı.

 

***

 

Ama sayın Valimize bir de çağrım var.

Sayın Valim. Bu aralar yeniden gündemde. Bildiğiniz gibi DAP Van’ın olmayan şehir kütüphanesi için ‘gönüllülük’ gösterdi.

 

Güç Birliği toplantısında “Yer gösterin Van’a dev bir kütüphane yapalım.” Dedi.

1 yıl oldu. Van’ın hala şehir kütüphanesi yok.

 

Hazır fırsat…

Belediye binası yıkıldı. Altı öyle görünüyor ki işyerleri olacak.

Daha önce teklif etmiştim yine teklif ediyorum.

Yıkılan o binanın yerine yapılacak olan iş yerlerinin üstü tamamen kütüphane ve kültür

merkezi olsun.

Şehrin merkezinde.

Yürüme mesafesinde.

Araçla gidilmeye gerek duyulmayacak.

Trafiği tıkamayacak.

 

Bence buraya modern bir şehir kütüphanesi yapılması muhteşem olacak.

 

Hem İstanbul ve Ankara’da hayata geçen 24 saat açık kütüphane modeli ile de 7/24 açık bir kütüphane ve çalışma salonları da olur.

Olmaz mı?

Rica ediyoruz…

Sizlerden ve belediyemizden…