Bazen hafta içi, çoğunlukla haftasonları hemen hemen her Vanlı, “Fırına balığ atmiyağ?” fikrini muhabbetin tam ortasına koyar dost meclisinde. (Bu arada bizim “beçara balık” hiçbir şeyden haberi olmadan bi o yana, bi bu yana yüzer durur denizde.) Tabi ki balığın yanında, sofranın baş köşesine oturduğu zaman onu tamamlayan “ayranaşı” da eksik olmaz. Aksesuar olarak da soğan, kişniş, salata gibi yeşillikler eşlik eder bu tadına doyum olmayan güzelliğe. “Allahisiz ele toğ doli yiyin, günahım boynunza” diyerek misafirperverlik olayına günahları transfer etme boyutunu ekleyen ev sahibi de girince mevzuya, daha bir lezzetli olur tadı sofranın.

Mangala atağ, tendırde pişirağ yoğsa yağda yapağ? Soru zincirinin baş rölünde yine balık vardır. Yanında tercihe göre kavrulmuş soğan, bulgur pilavı, şile veya üzümün yendiği bidonlarla tutulan “duzlu ya da şor” balığı unutmak olmaz tabi. Uzun lafın kısası Van’da bir kültür haline gelen, balığın yeri farklıdır bizde. Sadece bir balığa bağlı olmanın vermiş olduğu mecburiyetten dolayı her usül denenmiştir üstünde bizim “belengaz” balığın. 

Şimdi bir de “öncekini çırağ ettiğ, bi de yenisi çığti başımıza” düşüncelerinin arasında yeni keşfedilen, henüz solungaçlarına ismi fısıldanmayan bir balığımız daha var. Bu yeni keşif; “acaba bilimsel araştırmalara ışık tutacak mı?” Sorusundan çok “bu balığ yenili?” ya da “acaba ayran aşının yanında eyi gider? Sorularıyla meşgul ediyor Vanlıların zihinlerini. Bu sorular her ne kadar ciddiyetten uzak, mizah amaçlı olsa da “üretmekten ziyade tüketme odaklı bir toplum oluşumuz” gerçeğini maalesef ortaya koyuyor. 

Biraz acımasız olmadı mı dayı? Ne ğoş gülidiğ, bu nerden çıktı şimdi? Sorularını duyar gibiyim. Ama şöyle bir gerçek var, öz eleştiri yapmazsak ilerde daha büyük sorun teşkil eder bizim için. Üzülerek söylüyorum ki nargile kafelerde, çay ocaklarında ve okey salonları gibi yerlerde vakit öldüren gençler durumumuzu ortaya koyuyor. Acilen “armut piş, ağzıma düş” modundan çıkıp, memleket için bir şeyler yapmaya başlanmalı. 

Tekrardan yeni balığa gelince; görüntüsü ot ya da kaya balığına benzediği için yenileceğini düşünmüyorum. Biz yine Belengaz Van Balığı’nı yemeye devam edecez gibi görüni. Allah iki balığımıza da bolluk bereketlik versin. Yanından da ayran aşını eksik etmesin. 
Sağlıcakla kalın…

Editör: TE Bilisim