Türkiye'nin için önemli bir değişiklik olan anayasa değişikliği teklifinin 18 maddesine de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) evet oyuyla çıktı. Nisan ayında yapılması planlanan referandum ile değişiklik teklifinde son sözü halk söyleyecek. Peki Van’da durum ne? Başbakan 9 Nisan olarak ön gördüğü referendum startı vermeden kentteki parti temsilcileri Şehrivan’a konuştu.

 

TBMM’de yapılan oylamalar ile meclisten geçen 18 maddelik anayasa değişikliği, Nisan ayında yapılması planlanan referandum ya hayata geçecek ya da reddedilecek. Son söz halkın söyleyeceği referandum ve madde değişikliklerini Şehrivan Gazete olarak bizde Van’daki siyasi parti liderlerine sorduk. Gazete olarak görüştüğümüz Ak Parti Van İl Başkanı Zahir Soğanda, referandumda evet demek için 2 aydır saha da çalıştıklarını söyledi. CHP referandumda hayır diyeceğini açık bir şekilde ifade ederken, Saadet Partisi ise Türkiye’de bir anayasa değişikliğine ihtiyaç olduğunu, ancak maddeler üzerinde görüşülmesi gerektiğini söyledi. Referandum ile ilgili gazetemize konuşan Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) ise halkına menfaatine olan her türlü değişikliğe evet diyeceklerini ifade etti. MHP ise, ilk günden bu yana Devlet Bahçeli’nin tutunduğu takım doğrultusunda Van’da da halka ‘Evet’ demek için gidecek.

 

SOĞANDA: ÇALIŞMALARIMIZA DEVAM EDİYORUZ

Gazete olarak görüştüğümüz Ak Parti Van İl Başkanı Zahir Soğanda 2 ayda bu yana referandumda evet demek için çalıştıklarını söyledi. Soğanda şunları söyledi: “Malumunuz önümüzdeki süreçte bir referanduma gidilecek. Bizde Ak Parti İl başkanlığı olarak 2 aydan bu yanadır Van’ın birçok mahalle ve köyünde çalışma yapıyoruz. Van bazında çalışmalarımızın startını verdik. Hemen hemen her mahalleye giriyoruz. Şu ana kadar 650 civarında köyümüzü gezdik. Hizmet içi eğitimlerimizi hız kesmeden devam ettiriyoruz. Gittiğimiz her yerde başkanlık sisteminin anlatıyoruz. Odaları, STK’ları, basın kuruluşlarını tek tek dolaşın başkanlık konusunda bilgi vermekle birlikte destekte istiyoruz.”

 

 

“VAN’DA BÜYÜK BİR TOPLANTI YAPACAĞIZ”

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın katılımıyla Van’da referanduma dair bir toplantı yapacaklarını dile getiren Soğanda, “En önemli çalışmalarımıza önümüzdeki ay başlayacağız. Tüm teşkilatlarımızla birlikte sıkı bir çalışmaya gireceğiz. Ve en önemlisi de Cumartesi günü genel merkezden önemli isimlerin katılımı ile büyük bir toplantı yapmayı planlıyoruz. Genel merkezden önemli isimlerin yanı sıra milletvekilleri, belediye başkanları, teşkilatımızın önemli başkanlarını da burada Van’da ağırlamayı planlıyoruz. Toplantımız danışma meclisi şeklinde olacak. Sayın Cevdet Yılmaz ve Van milletvekilimiz Beşir Atalay katılım sağlayacak.” İfade etti.

 

SOĞANDA: HERKESİ DUYARLI OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ

Başkanlık sisteminin hayata geçmesi için referanduma kadar çalışacaklarına değinen Soğanda son olarak şunları söyledi: “Tüm bunların dışında il teşkilatımızın üyeleri başkanlık konusunda tam bilgi sahibi olmak için Ankara’da bazı eğitimler aldılar. Özelliklede gençlik ve kadın kollarımız bu konuda çok sıkı bir çalışma içindeler. Bunların dışında ben kendim geçtiğimiz hafta Ankara’da bulundum. Ve sayın başbakanımızla birlikte birçok toplantıya katıldık. Önemli konuların da konuşulduğu toplantılar oldu. Başkanlık sisteminin Türkiye’ye kazandırılması için biz hiç durmadan referandum sürecine kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Çünkü bu referandumda evet demek bir ülke ve bir millet meselesidir. Tüm kesimleri bu konuda çalışmalara davet ediyoruz. Herkesi evet yönlü duyarlı olmaya çağırıyoruz.”

 

GÜNGÖRALP: GELECEK İÇİN EVET DİYECEĞİZ

Konuyla ilgili görüştüğümüz Milliyetçi Harekat Partisi (MHP) Van İl Başkanı Salih Güngöralp ise ilk olarak şunları söyledi: “Biz parti olarak evet diyeceğimizi genel merkezimizce duyurmuştuk. Bizde diğer partiler gibi çalışmalara başlayacağız en kısa zamanda ancak genel merkezin bize göndereceği yol haritası doğrultusunda bunu yapacağız. Genel merkezin talimatını bekliyoruz açıkçası. Halka gideceğiz, halkla bütünleşip referandum hakkında bilgilendirmelerde bulunacağız. Halka gidip neden evet demememiz gerektiğini ve başkanlığı anlatacağız. Biz parti olarak tamamen ülkenin bütünlüğü ve milletin geleceği için evet diyoruz.”

 

 

“HALKLA BİRLİKTE OLACAĞIZ, BÜTÜNLEŞECEĞİZ”

Genel merkezin vereceği yol haritası doğrultusunda hareket edeceklerini kaydeden Güngöralp, “Ülkenin bütünlüğü, halkın barışı ve huzuru için evet diyoruz ve bu sloganla da sahaya ineceğiz en kısa zamanda. Nasıl bir yol izleyeceğimizi genel merkez bize kısa bir zaman zarfında bilgi verecek ve bizde onların vereceği talimat doğrultusunda bu çalışmalarımıza başlayacağız. Halkla birlikte olacağız ve halkla bütünleşeceğiz. Genel merkezden farklı isimlerin Van’a gelme konusu ise önümüzdeki günlerde belli olacak. Genel merkezin alacağı karar ile kimlerin geleceği veya gelmeyeceği konusu da netleşmiş olacak. Bu konu ile ilgili bir açıklama yapmayı düşünüyoruz.” İfadelerine yer verdi.

 

İLHAN: NEYİN ACELESİ YAPILIYOR

Şehrivan Gazetesi olarak görüştüğümüz Saadet Partisi (SP) Van İl Başkanı Özay İlhan şunları söyledi: “Türkiye halen 1982 anayasasını değiştirerek yamalı bohça haline getirilmiş bir anayasa ile yönetilmektedir. Son anayasa değişikliği ise 18 madde ile meclisten geçmiştir. Bu kadar olaylar olurken, insanlar ölürken, Türkiye El-Baba’ta Amerikan ile savaşırken, her gün evlerimize şehit cenazeleri gelirken, birçok yerde ölüm ve patlamalar olurken, ekonomik anlamda darboğazda olduğumuz dönemde anayasa tartışılması yanlıştır. Neyin acelesi yapılıyor anlamış değil. Normal şartlarda bir anayasa değişikliği beklerdik. 15 yıldır iktidar yeni anayasa söz verdi. Hiçbir şekilde yeni anayasa sözü tutulmadı. 18 madde ile bir sistem değişikliği söz konusudur.”

 

 

“GENÇLER 18 YAŞINDA BAKAN OLABİLECEK”

Parti olarak var olan anayasaya karşı olduklarını kaydeden İlhan, “Bizde Saadet Partisi olarak bu sisteme karşı duran bir partiyiz. 1973’te Milli Selamet Partimizin seçim beyannamesinde başkanlık sistemi Türkiye gündemine getirilmiştir. Fakat bizim hedeflediğimiz olan başkanlık sistemi, Türkiye’deki krizleri bitirecek olan, icra makamlarının elini güçlendirecek olan, yama yargı ve yürütmenin her birinin bağımsız ve güçlü olduğu, parlamentonun da güçlü olduğu bir sistemdi. Geldiğimiz noktada başkanlık sisteminin adına cumhurbaşkanlığı sistemine çevrildi. Bu başkanlık sistemidir sadece adı değiştirilmiştir. Bu sistemde yargıda seçim yapılma yetkisinin çoğunluğu başkana veriliyor. Bunun yanı sıra parlamento fesih edilebilecek. Bütçeyi denetleme yetkisi mecliste yoktur. Cumhurbaşkanı istediği bakanı atayabilecek. 18 yaşını dolduran bir genç Türkiye şartlarında öğretmen olamazken milli eğitim bakanı olma yetkisi olacak. Avukat olamazken adalet bakanı, doktor olamazken sağlık bakanı olabilecektir. Tüm bu açılardan bakıldığı zaman bizde bu maddelerle gidilecek bir referanduma onay veremeyiz.” Dedi.

 

İLHAN: MEVCUT SİSTEME KARŞIYIZ AMA...

İlhan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yargı bağımsızlığı olmazsa olmazdır, parlamenter olmazsa olmazdır. Başkanın yanında olanlar yargılanamayacak ancak karşısında olanlar her türlü muameleyi görecektir. Bu sistem herkesin haddinin bildirileceği, fakat had bildirenlerin haddinin olmayacağı bir sistemdir. Bunun yanı da meclisten bir kanun çıksa ve cumhurbaşkanı onaylamadığı zaman, bunun yerine istediği bir kanunu getirebilir. KYK ile istenilen kanun getirilecek. Tüm bu nedenlerden dolayı bizler Saadet Partisi olarak, Türkiye’nin öncelikli gündem maddesinin cumhurbaşkanı olması ve bu sisteme de karşıyız. Mevcut sisteme karşıyız. Ancak mevcut sistemden daha kötü olacak sisteme de karşıyız.”

 

“TÜRKİYE YARARINA OLACAK SİSTEM TARAFTARIYIZ”

SP olarak başkanlık sisteminden yana olduklarını ifade eden İlhan, “Saadet Partisi olarak başkanlık sistemi olmalıdır ve burada yargı tam bağımsız olmalıdır. En az oyu alan partiler mecliste olmalıdır Baraj yüzde 1’e çekilmeli. Ve en az oy alan parti de meclise girebilmelidir. Parlamento bütçeyi denetlemelidir. Başkan ya da cumhurbaşkanıyla birlikte meclis kararıyla ülke seçime gitmelidir. Bu yetki parlamentoda olmalıdır. Çünkü yüzde yüzlük temsiliyet parlamentodadır. Adil bir başkanlık sistemine, güçlü bir parlamentere bunun yanında bakanların da meclis onayı ile seçilmelidir. Özellikle de kritik bakanlıklar. Birde partili başkanlığa karşıyız. Bir partinin genel başkanı kendini başkan olarak seçtiği gibi, hangi ilde hangi milletvekilinin olacağına karar verecek olan kişidir. Bizde buna karşıyız. Adil ve Türkiye yararına olacak bir başkanlık sistemi taraftarıyız.” Şeklinde konuştu.

 

İLHAN: KİMSE HAYIR DİYEMİYOR

Türkiye’de kutuplaşma olduğunu kaydeden İlhan son olarak şunları söyledi: “Bugün Türkiye ciddi bir kutuplaşma üzerinde gitmektedir. Evet veriyorum demek memur, hakim, savcı, kaymakam ve rektör için sıkıntı değil. Herkes evet oyunu açıklıyor. Fakat hiç kimse hayır oyunu açıklayamıyor. Çünkü şu anda gücü yetiyorsa bu ülkede bir kaymakam hayır desin. Aynı anda baypas edilir. Böyle bir süreçte adil bir referandumdan bahsedilebilir mi? Şu anda toplumsal baskı vardır ve herkes korku iklimindedir. Dün bölgemizde PKK veya başka yerlerden korkanlar bugün ülkede iktidardan korkuyorlar. Bu gerçeği görmediğimiz ve hür düşünmediğimiz müddetçe yapılacak olan tüm referandum evet de hayır da çıkması bir anlam ifade etmiyor. Lakin hayır çıkması dur demektir. İnşallah memleketimiz için hayırlısı olur.”

 

 

SAYĞIN: HALKA İÇİN UYGUNSA EVET DERİZ

Gazetemize konuşan Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Van İl Başkanı Rasim Sayğın ise, “Bizim talebimiz anayasanın tamamıyla değişmesidir. Bunu daha önce söyledik ve dile getirdik. Bu anlamda önerilerimizi de sunduk. Ancak yapılan anayasa değişikliği çok sınırlı oldu. Bizim istediğimiz değişiklik bu değildi. Ancak referandumda evet ya da hayır kullanmamız ile ilgili henüz genel merkezimizden bir şey bize gelemedi. Ancak şu kadarını söyleyebilirim. Yapılacak olan düzenlemeler halkına yararına olması durumunda evet deriz. Halk menfaati uygun değilse hayır deriz. Bizim için önemli olan halktır.” Şeklinde konuştu.

 

KURUKCU: BİZ DE TARİH BEKLİYORUZ

Şehrivan Gazetesi olarak görüştüğümüz Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Van İl Başkanı Mehmet Kurukcu referandum tarihini beklediklerini söyledi. Kurukcu, “Anayasa değişikliğinin mecliste geçmemesi için Cumhuriyet Halk Partisi olarak tüm milletvekillerimiz mecliste hayır oyu kullandık. Geçmesi taraftarı değildik. Bu anlamda gerekli çalışmaları da yürüttük. Ancak meclisin kararı doğrultusunda oylamaya sunulan 18 maddelik anayasa değişikliği 340 oyun üzerinden geçti. Bu anlamda referanduma gidilmesine karar verildi. Tarih şu an için belli olmasa da biz Nisan başında referandum yapılmasını bekliyoruz. 8 gündür meclisten geçen maddelerin neden Cumhurbaşkanlığına sunulmaması da ayrı bir muammadır. Netice itibariyle bu cumhurbaşkanına sunulacak, cumhurbaşkanı da bunu referanduma götürecek. Bizde herkes gibi bu tarihi bekliyoruz.” Dedi.

 

 

“HALKIMIZA ZARARLARINI ANLATACAĞIZ”

Mecliste anayasa karşı çıktıklarını, referandumda da karşı çıkacaklarını ifade eden Kurukcu şöyle devam etti: “Biz anayasa değişikliğine mecliste nasıl karşı çıktıysak, biz bu maddelerin referandumdan geçmemesi içinde karşı çıkacağız. Her ne kadar kendilerince anayasayı değiştirip güzel şeyler yapacaklarına inanıyorlarsa dahil, biz buna Türkiye’de diktatörlük sisteminin getirildiğine ve sistem değişikliğine değil, rejim değişikliğine gidildiğine inandığımız için referandumda hayır diyeceğiz. Halkımıza zararlarını anlatacağız. Referandumda geçmesi durumunda ülkemize vereceği zararları anlatacağız. Çünkü biz kesinlikle bunun normal bir sistem değişikliği olarak görmüyoruz. Normalde yasama, yürütme ve yargı bir birinden ayrıdır. Ama bunların da bir birini denetleme mekanizması. Ancak getirilecek olan değişiklik ile tüm yetkiler tek kişi de toplanıyor. Bizde bunu kabul etmiyoruz.”

 

KURUKCU: YAPILAN REJİM DEĞİŞİKLİĞİDİR

Kurukcu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Egemenliğin tek bir elde toplandığı otoriter rejime geçiş yapılıyor. Türkiye’de siyasal rejim demokrasi eksiklikleri ile birlikte, demokratik cumhuriyettir. Bu değişiklik demokrasi eksikliğini yapmaya yönelik yapılmıyor. Tam tersine eksik demokrasiyi destekleyip otoriter bir diktatörlüğün anayasal zeminin oluşturuyor. Cumhuriyet rejimi kurulduğundan bu yana, egemenliği saraydan alıp halka verme ve demokratikleşme çizgisini benimsemiştir. Bu nedenle yapılmak istenen bir hükümet değişikliği değil, rejim değişikliğidir. Ayrıca cumhurbaşkanlığına verilen bilgilere göre cumhurbaşkanı istediği gün meclisi fesih edebiliyor. 80 milyonun seçeceği bir meclisi tek bir insan fesih edebiliyor. Ya da cumhurbaşkanı hem cumhurbaşkanı hem de parti genel başkanı olacak.”

 

CHP HAYIR KONUSUNDA İDDİALI

Van’da referandum da yüzde 60-65 civarında hayır çıkacağını kaydeden Kurukcu, “Referandumda da Van üzeri konuşacak olursak. Ben Van’da yüzde 60-65 civarında hayır çıkacağını düşünüyorum. Türkiye genelinde ise ben ille de yüzdelik vermek istemiyorum. Ben Türkiye genelinde referandumda hayır çıkacağına inanıyorum. Partilerde AKP-MHP net bir şekilde evet diyecek. Biz CHP olarak hayır diyeceğiz. HDP’nin net tavrı belli değil. Biz bunun CHP’nin sorunu olarak görmüyoruz. Bizim açımızdan bu bir ülke, vatanda ve demokrasi sorunudur. Halkımızın bu anlamda elini vicdanına koyup, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği için oy kullanmaları gerekiyor. Biz CHP olarak güçlendirilmiş bir parlamenter sistemden yanayız. Ülkemiz güçlendirilmiş sistem ile daha sağlıklı ve güzel bir şekilde yönetilir.” Şeklinde konuştu.


ŞEHRİVAN SİYASET: MERAL YILDIZ / ÖNDER ALTINAL - ÖZEL

 
Editör: TE Bilisim