Geçtiğimiz aylarda Van’la ilgili binlerce kişiyle görüştükten sonra ortaya çıkan çalışmayı Van ile paylaşan Hüda-Par’dan sonra bu kez de Saadet Partisi Van il başkanı Van’la ilgili detaylı bir rapor hazırladı. Başlıklar halinde Van’ın sorunlarını çalışan SP, aynı zamanda çözüm önerileri bulunan bir kitapçık hazırlayarak iktidar vekilleri ve kentin yöneticilerinin önüne koydu.

 

ŞEHRİVAN GÜNCEL: ÖNDER ALTINAL - Saadet Van İçin Soruyor’ başlığıyla Van’ın sorunlarını her hafta gündeme getiren Saadet Partisi Van İl Başkanlığı, şimdide Van’ın sorunlarını kitapçık haline getirdi. Van’ın sorunlarını her hafta düzenledikleri toplantılarla gündemde tutan Saadet Partisi Van İl Başkanlığı, Van’ın sorunlarını ve çözüm önerilerini kitapçık haline getirdi. Eğitim, sağlık, spor, tarım hayvancılık, ulaşım, sınır ticareti, enerji, çevre şehircilik, turizm, Van Gölü, kültür, sanat, sanayi ve teknoloji gibi başlıca sorunlar kitapçıkta toplandı. Kitapçığın tanıtımı için basınla bir araya gelen Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan kitapçık hakkında bilgiler verdi. İlhan kitapçıkta yer alan başlıklarla ilgili bilgiler verdikten sonra soruları cevapladı.

 

KİTAPÇIKTA 12 MADDE VAR

Toplantıda konuşan Başkan Özay İlhan ilk olarak şunları söyledi: “Van’ımızın sorunlarını daha önce ‘Saadet Van İçin Soruyor’ şeklinde kamuoyuna sunmuştuk. Daha sonrada Van’ın sorunlarından ve çözüm önerilerinden oluşan 12 maddelik kitapçık hazırladık. Kitapçığımızda toplam 12 adet konu başlığı bulunmaktadır. Birincisi eğitim, ikincisi sağlık, üçüncüsü tarım ve hayvancılık, dördüncüsü sanayi ve teknoloji, beşincisi sınır ticareti, altıncısı enerji, yedincisi çevre ve şehircilik, sekizincisi ulaşım, dokuzuncusu Van denizi, onuncusu turizm, on birincisi kültür sanat ve on ikincisi spor olmak üzere 12 konu belirledik. Bu sorunları ve çözüm önerilerini tek bir kitapçığa topladık.”

 

 

İLHAN: TEŞKİLATLARIMIZLA YAPTIK

İlhan, “İlimizde çalışan belediye başkanları, milletvekilleri de bu sorunları ve çözüm önerilerini gerek rapor halinde gerek kitapçık halinde hazırlamıştır diye düşünüyorum. Ama biz son zamanlarda böyle bir çalışma olmadığını gördüğümüz için bu çalışmayı teşkilat mensuplarımızla yaptık. Alanında uzman arkadaşlarla, farklı kesimlerde uzman arkadaşlarla istişare yaptık sade bir kitapçık olarak herkese sunmaya çalıştık. Umuyoruz bu kitapçık Van’ın yararına olur ve çözüm önerilerimiz dikkate alınır.” Diye konuştu.

 

 

“İKTİDARA GELDİĞİMİZDE SORUNLARA ÇÖZÜM BULUNACAK”

“Saadet Partisi olarak şunun da sözünü veriyoruz” diyen İlhan şöyle devam etti: “Mevcut siyasi partinin çöküşü yakındır. Saadet Partisi olarak biz son zamanlarını yaşayan iktidarın bu kitapçıktan istifa edip Van için olumlu şeyler yapmasını istiyoruz. Şayet yapamazlarsa inşallah iktidara geldiğimizde bu sorunların tamamına çözüm bulacağız. Van’ı sorunsuz bir çözüm bir il haline getireceğiz. Filistin toprakları ve Filistin devleti vardır. Bu devlet üzerinde hâlihazırda ismi lazım olmayan devletin emelleri var. Firavun nasıl Kızıldeniz de boğulduysa inşallah bu yapı da boğulacaktır ve bu Siyonist yapı en kıs zamanda dağılacaktır. İnşallah Filistin’in özgürlüğü yakındır.”

 

 

İLHAN: SIKINTILAR VAR

Van’daki imar probleminin çözülmediğine dikkat çeken İlhan, “Belediyeyi ilgilendiren konular söz konusu çevre ve şehircilik bunun yanında, ulaşım, turizm, tarım ve hayvancılığın bir kısmı direk belediyeyi ilgilendiriyor. Özellikle çevre ve şehircilik, ulaşım bunun yanında spor, kültür ve sanat bunların tamamı belediyeyi ilgilendiriyor. Aslında hükümet belediye diye ayrım yapmamak lazım hâlihazırda hepsi bir arada bu konular üzerinde çalışılırsa çok yakın bir zamanda sonuçlandırabilirler. Örnek verecek olursak bir imar problemi hala çözülmedi, birçok müteahhitin proje hazırlamaktan vazgeçtiğini biliyoruz. Partimize iş yapan kesimlerden talep var. Bu konuları dillendirin diyorlar. Sıkıntılarımız var diyorlar.” İfadelerini kullandı.

 

ÇEVREYOLUNA YİNE DEĞİNDİ

“Bu kitapçıkta Van’ın birçok sorununa yer vermeye çalıştık” diyen İlhan şöyle devam etti: “Bir örnek verirsek Van’ın ulaşım sorunu var bu hem yerel iktidarı ilgilendiriyor hem de merkezi hükümeti ilgilendiriyor. Çevre Yolu merkezi hükümetin işidir ama şehircilik anlamda belediyeyi ilgilendiriyor. Zaten biz kitapçığı siyasilere göndereceğiz, belediyelere göndereceğiz, vali beye, kaymakam göndereceğiz. Van’daki birçok insana ulaşması konusunda gayret edeceğiz. İlk etapta bin tane kitapçık bastık, fakat bize şöyle bir talep gelirse bazı şeyleri unutmuşsunuz denirse biz ikinci baskıda eksik olan kısımları tamamlarız.”

 

 

“KAPIKÖY ÖNEMLİ KAPILARDAN BİR TANESİDİR”

Türkiye ile İran arasındaki giriş çıkış harç ücreti konusuna da değinen İlhan, “İthalin ve ihracın serbest olan birçok ürünün giriş ve çıkışında izin olmadığı ilgili bilgi verildi. En azından bu kota konusu ile ilgili hükümet bir çalışma yapabilir. Bizim bildiğimiz kadarıyla Türkiye’de 13 sınır kapısı mevcut bunların 10’nun TOBB tarafından yenilendiğini biliyoruz. Van’daki Kapıköy Sınır Kapısında da çalışmalar devam ediyor. Fakat laboratuvar konusu son zamanlarda yazıldı, çizildi umarız hayata geçer. Kapıköy Sınır Kapısı Türkiye’nin en önemli sınır kapılarından biridir. İran bizim en eski sınır komşumuzdur. Ne olursa olsun bizim İran ile ilişkilerimiz daima iyi olmalıdır. Bizim akraba topluluğumuzdur. Sınırımızın daha faal olmalı, çünkü sınır ne kadar canlı olursa bu canlılık Van’a da öyle yansır.” Dedi.

 

 

İLHAN: TEKSTİLKENTTE ETKİMİZ OLDU

Tekstilkentte değinen İlhan şöyle devam etti: “Bu sorunların muhatapları tarafından bize direk bir dönüş olmadı fakat şöyle bir durum oldu. Biz Tekstilkent ile ilgili görüşlerimizi dile getirdiğimiz de bize dendi ki, eğer siz Tekstilkenti bu şekilde dile getirmeseydiniz. Tekstilkent o kadar çabuk sürede bitmezdi, bize teşekkür ettiler. Fakat Tekstilkent ile yaptığımız araştırmada şunu gördük. Tekstilkentin yapıldığı yerin sıkıntılı olduğu ve 2 kat daha masraflı olduğunu gördük. Tekstilkentin yapıldığı yerde ciddi anlamda toprak kayması olabileceği söyleniyor. Tekstilkentte bin 300 kişi çalışıyor, bize söylenen rakam o. Tekstilkentte 10 bine yakın istihdam olacağı söylenmişti, umarım dedikleri rakam gerçekleşir.”

 

 

“VANGÖLÜ İÇİN YAPILMASI GEREKENLER BELLİ”

Van Gölü konusunda imza çalışması yapmak istediklerini kaydeden İlhan, “OHAL bahane edilerek izin çıkmadı. Van Gölü Koruma Kanunu, Katı Atık Tesisi gibi yapılmasını beyan ettik. İmza Kampanyamıza izin verilmedi. Halbuki bir standa 2 kişi ile bir imza toplanacaktı. Dışarıda imza toplama yetkimiz olmadığı söylendi. Fakat Van Gölü konusunda yapılması gerekenler herkesin malumudur. Önce Van Gölünün içine akan her türlü atığın engellenmesi gerekiyor. Derelerle ilgili çalışma yapılmalıdır. Temizlersek bir gün temiz kalır, kirletmezsek her gün temiz kalır böyle düşünmeliyiz. Van’ı Van yapan Van Gölüdür. Ne yazık ki Van Gölü büyük bir tehdit altında bu konuda ciddi bir çalışma görmedik. Sadece haberlerde gölün süpürüldüğü söylendi ama bu ne kadar sürdürülebilir bu tartışılır. Van Türkiye’nin 18’inci büyük ili fakat birçok ilden gerideyiz. Birçok ilin arıtma tesisleri vs. var. Van’da ne yazık ki böyle bir durum söz konusu değil.” Şeklinde konuştu.

 

İLHAN: TÜRKİYE İFLAS ETMİŞTİR

“Tarım ve Hayvancılık konusu Türkiye’nin en büyük sorunudur” diyen İlhan şöyle devam etti: “Tarım ve Hayvancılıkta Türkiye iflas etmiştir. Bugün nohuttan, buğdaya her şeyi dışarıdan alıyoruz. En son et meselesi Türkiye’nin malumu. Tarım ve Hayvancılığı ayağı kaldırmak konusunda ciddi sıkıntılarımız var. Fakat en son gelen Tarım Bakanının da meslekle uzaktan yakından alakası olmayan biri. Doktorun Tarım Bakanı ayrı bir tartışma konusu ama ne yazık ki bunu sorgulayan hiç kimse yok. Her şey ithal ediliyor, et ithal ediliyor. Ve biz hiçbir şeyi sorgulayamaz hale geldik. Dünyada adı duyulmamış ülkelerden Angus alıyoruz, çeşitli ırklardan hayvan getiriyoruz. Bu damızlık hayvan ile başladı İnek getirdik sonra devamı geldi. Ondan sonra da et getirdik. Tarım ve Hayvancılıkta yeniden bir şeyler yapabilmenin ilk yolu ithalatı durdurmaktır. İthalatı durdurursak ancak bir şeyler yapabiliriz.”

 

 

“VAN’IN MİLLETVEKİLİ SORUNU VAR”

Van’da milletvekili sorunu var diyen İlhan “Van’da bir milletvekili problemi olduğunu görüyoruz. Sözde mecliste 8 tane milletvekilimiz var bunların altı tanesi muhalefet iki tanesi iktidar partiden. Muhalefet te ortada yok. Çünkü muhalefetin yaptırım gücünü de ortadan kaldırdılar. 2 tane iktidar milletvekili var, büyük umutlarla iktidar vekili Beşir Atalay’ı Van’a getirdiler. Bu vekil seçildikten sonra Güçbirliği platformu adı altında sorunların çözümü için toplantılar gerçekleşti. Bizleri o Güçbirliği platformuna davet etmediler. Bu toplantılarda hiçbir çözüm üretilmedi.” Dedi.

 

 

“DESTEK VERİLMESİ ÖNEMLİDİR”

İlhan konuşmasına şöyle devam etti: “Eğer biz Türkiye’nin her tarafında bizim tarafa baktığımız zaman Ankara-Konya arası 3 saat, çünkü hızlı tren var. Ankara-İstanbul arası 5 saat, yine hızlı tren var.  Şuan Ankara-İzmir arası yine hızlı tren çalışması yapılıyor. Tamam, buralara yapılsın Nüfus çoğunluğu orada ama kentimizde durum öyle bir hale geldi ki Sinop’tan Hatay’a bir çizgi çeksek Türkiye’nin doğusu hep Batıya yöneliyor ve göç ediyor. Halbuki biz eğer o bölgelere yapılan yatırımların bir kısmını bu bölgeye yapsak, insanlar buralardan göç etmezler. Fabrikaların kurulması adına çalışmalar başlatsak ve bırakın dışardan iş adamını Van’a getirmeyi, Van’da ki iş kurmak isteyenlerin önü açışsa ve destek verilse kentimiz için de bölge içinde iyi olacaktır.”

 

 

İLHAN: YAPIYORUZ DİYORLAR AMA...

“Yapıyoruz diyorlar ama hep sözde kalıyor” diyen İlhan, “Çeşitli toplantılar yapılıyor ama bu toplantıların Van’a hiçbir katkı sunmadığını görüyoruz. İçi boş toplantıların yapıldığına şahit olmaktayız. Bizim bir yaptırım gücümüz yok. Fakat en azından bizler yaptırım gücümüz olsun diye mücadele edeceğiz. Herkes üzerine düşeni yapmak zorundadır, basın mensupları olarak da mücadele edeceksiniz, biz Saadet Partisi olarak mücadele edeceğiz. Van’ı benimseyen herkesin mücadeleyi vermeli ki Van’ın sorunlarının çözümünü zorla da olsa yaptırmalıyız. Bugün iktidar kim AK Parti, bu parti iş yapmak zorundadır. İş yapsınlar memleketimize hizmette bulunsunlar, sorunların çözsünler bizde takdir edelim. Van’ın sorunları çözüm bulsun biz sonuna kadar Milletvekillerinin yanındayız. Van adına kim hangi adımı atarsa atsın her attıkları olumlu adımda bizler yanında ve destekçisi olacağız.” İfadelerine yer verdi.

 

 

VERGİ TERKİNİNE DEĞİNDİ VE EKLEDİ

Sorgulamanın artırılması gerektiğine dikkat çeken İlhan şunları söyledi: “Biz Parti olarak 2015 yılından bu yana sorduk, sorguladık ve bunun toplumdan da bizlere yansımalarını gördük.  Bizler sorgulamayı arttırırsak, sorunları daha çok dillendirirsek, sorunların çözümüne daha çok yaklaşacağımıza inanıyorum. Esnafın senetlerinin, çeklerinin yazılması problemi Türkiye’nin genelinde olan bir sorundur. Biz Van özelinde gittiğimiz için Turizm, ulaşım, sanayi ve yatırım gibi sorunları çözdüğümüz zaman esnafın bir sıkıntısı kalmaz. Eğer biz bu sorunları çözersek esnafın sorunu da çözülecek ve Van’da büyük bir sorun olan işsizlik sorunu da çözülecek. Fakat esnafın özel bir sorunu olan vergi terkini var. Keşke bu konu hiç dillendirilmeseydi. Sürekli bir vergi terkini denildi fakat bu gerçekleşmedi.”

 

“DEVLETTİN AFFETMESİ GEREKİR”

“Şu an Van’ın ciddi bir vergi yükü söz konusudur” diyerek sözlerine devam eden İlhan, “Bunda da en büyük pay yine yetkililere düşüyor. Hali hazırdaki vekillerimiz o günün şartlarında en azından Van esnafına şunu deseydiler, vergi terkini konusunda terkin olamayacağı vergilerinizi ödeyin deseydiler şuan bu vergi yükü oluşmazdı. Fakat hep vergi terkini dillendirildi, bu dillendirmenin içinde STK’lar da yer aldı. 2011 yılından bu yana Vergiler katlanarak Ocak ayında hepimizin önüne gelecektir. Buda ciddi bir sorundur. Bu dillendirmeyi yapanlarda esnafın ve kent için dillendirmiştir. Dillendirenlerde art niyet aramak yanlıştır. Vergi Terkininde şöyle bir yol izlene bilinirdi. Biz 2011 ve 2012’nin vergi terkinini isteyebilirdik. Fakat 2013, 2014, 2015, 2016 yıllarının vergi terkini istediğimiz zaman sıkıntı yaşarız. Devlette buna ekonomik olarak baktığı zaman mantıklı bir istek olmaz. En azından 2012 yılının sonuna kadar olan vergilerin devletin burada af etmesi gerekirdi.”

 

 

İLHAN: DOĞALGAZ GENEL BİR SORUNDUR

Van’daki doğalgaz sorunun genel bir sorun olduğuna dikkat çeken İlhan, “Birçok mahalleye halen doğalgaz gitmiş değildir. Şuan TOKİ’ler de ciddi bir kömür skandalı söz konusudur. TOKİ’lerde evlerin küçük olmasına rağmen çok yüksek kömür aidatları alınmaktadır ve ciddi bir yönetim sorunu da mevcuttur. TOKİ’lerde ciddi su problemleri var, Doğalgaz problemi var. TOKİ’ler yapıldığında insanlarımız için çok ciddi umut oldu fakat bu umut ne yazık ki kâbusa dönüştü. TOKİ’lerin yapılması ve teslim edildikten sonra yapılması gerekenler ne yazık ki yapılmadı. Evet, TOKİ’lerin yapımı çok faydalı oldu, eğer ki TOKİ’ler yapılmamış olsaydı Van’da ciddi bir kira problemi yaşanacaktı. Fakat bunun devamı getirilmedi. Mesele sadece burada TOKİ evlerini inşa etmek değildir, devamını getirip sorunların çözümünü de bulmak ve yapmaktır.” Dedi.

 

“YATIRIMCIYI SAHAYA İNDİRMELİYİZ”

“Van’daki yerel yatırımcıyı sahaya indirmek mecburiyetindeyiz” diye İlhan şöyle konuştu: “Bu durumu kitapçıkta zaten belittik. Teşvikler yerel sanayiciyi sahaya indirebilecek düzeyde olmalı. Eğer biz kendi yerel yatırımcımızı Van’da tutabilirsek birçok sorunu da çözmüş olacağız. Zaten dışarıdan bir yatırımcının gelmesini beklemek bir hatadır. Sermaye göçünün nedenlerini birçok sebep ile sayabiliriz. İşte güvenlik sorunu diye bahsediliyor fakat biz bu sorunları çözmeden güvenlik sorunu da çözülmez. Güvenlik sorunu işsizliğin neticesinde olan bir şeydir. İşi gücü olmayan kişiler kötü yola girer. Fakat işi gücü olan bir eviyle işiyle meşgul olur. Biz ilk etapta bu kentte temel sorunlarımızı çözmek zorundayız. Bu temel sorunlar ortadan kalktığı zaman öbür sorunlarda kendiliğinden çözülecektir.”

 

 

İLHAN: VAN’IN 8 VEKİLİ VAR

Lobiciliğe de değinen İlhan, “Van’da ya da başka bir yerde herhangi bir lobinin oluşturulmasına gerek yok. İktidarın ilimizde il başkanlığı var, teşkilatı var, milletvekili var hata kayyumları dahi var. Lobi diye diye kendi kedimizi kandırmış oluruz. Çünkü bu ilin mecliste 8 tane milletvekili var, ilin belediye başkanları var, siyasi partilerin il başkanları var, siyasi iktidarın il başkanı var, bunlar zaten sürekli bakanıyla, başbakanıyla bir araya geliyor. Eğer bu saydığım isimler memleket meselelerini kendilerine dert edinip bu manada hareket ederlerse herhangi bir lobiciliğe gerek kalmaz ve sorunlar çözüm noktasına ulaşır. Biz bu kitapçığımızı 12 tane bakanlığa, Başbakanlığa ve Cumhurbaşkanlığına ve siyasi partilere göndereceğiz. Van’da bulunan kurumlara, STK’lara, ve Belediyelere göndereceğiz. Biz kentin sorunlarını ve çözüm önerilerinin olduğu bu kitapçığı hazırladık, eksiğimiz vardır, hatamız vardır biz her türlü görüşün bizlere aktarıldığı vakit kitapçığımızı güncelleriz. Umudumuz ve dileğimiz inşallah kentin sorunlarının çözüm noktasında pay sahibi oluruz.” Şeklinde konuştu.

 

“VANSPOR DIŞINDAKİ İSİMLER ANGARYADIR”

Vanspor ismiyle ilgili de açıklamalarda buluna İlhan şunları söyledi: “Vanspor dışında bir isimler tamamen angaryadır. Bu şehrin takımın ismi Vanspor’dur. Şehrin tek profesyonel takımın Vanspor ismi tekrar iade edilmeli. Vanspor bütün Van’ındır, Belediyenin malı değildir. Dış ülkelere baktığınız zaman adamlar bir spor turizmi geliştirmişler. Biz hali hazırda Van’a 20 bin kişilik bir stat dahi yaptıramadık. Hemen hemen her gün farklı şehirlerde stat projelerine start verilirken Van’da halen bu sadece konuşuluyor olması kentimizin büyük bir eksikliğidir. Mevzut stadın sağlamlığı konusunda endişelerimiz var. Çünkü stat depremde ciddi manada hasar aldı. Yarın öbür gün Allah korusun birinin ölümüne sebep olacak bir durum ile karşı karşıya gelindiğinde bunun hesabını kim verebilecek. Mevzut stat yerinde yeni bir stadın yapılması gerekmektedir. Eğer şuan bile yapılmamışsa bu gerçekten kentimizin ayıbıdır. Sporun alt yapısını destelemek yerel belediyelerin görevidir.”

 

İLHAN: BU ONLARIN SUÇUDUR

Arıtma tesisi tartışmalarıyla ilgili de konuşan İlhan, “20 yıl öncenin arıtma tesisi halen yenilenmiş değildir. Bu yerel iktidarın ve merkezi hükümetin sorumluluğunda olan bir durumdur. Fakat arıtma tesislerini kurmak devletin görevidir. Şimdi eğer yerel yönetim döneminde HDP bu kentte yeni arıtma tesisi kurmamışsa bu onların suçudur. HDP döneminden önce de kurulmamışsa yine bu o demdeki belediyenin suçudur. Şuan eğer halen yapılmıyor ise bu yine şimdi yerel yönetimlerde görevli olanların suçudur. Biz sesimiz çıktığı kadar gücümüz yettiği kadar sorunları dillendirirsek sorunlar çözülür. Fakat 10 tane adam tutup hadi gidin şu vekilin tepesine çökün diyecek halimiz yok. Sivil Toplum Kuruluşları da gerekli yerlerde seslerini daha gür bir şekilde çıkabilmelidir. Biz buradan Saadet Partisi olarak hepsine öncü olmaya hazırız. Van’ın sorunları hakkında bizimle beraber hareket etmek isteyen tüm STK’ları davet ediyoruz. Gelin ilimizin sorunlarını konuşalım, tartışalım, hali hazırdaki raporumuzu da değerlendiririz.” Diye konuştu.

 

“MİLLİ GÖRÜŞ GERİ GELECEK” DEDİ

Milli görüş belediyeciliğinin geri geleceğini savunan İlhan şöyle devam etti: “Belediyeciliği milli görüş yapmıştır. Milli görüş belediyeciliğini ilimize tekrar kazandıracağız. İnanın şuan mevcut Belediyecilikten daha iyi bir belediyecilik yaptık ve yapacağız da. Hizmeti kim yaparsa yapsın ister AK Parti ister HDP fark etmez. Milletin memleketin yararına olabilecek her şeyin yanındayız. Doğrulara doğru yanlışlara yanlış diyeceğiz. Van’da bir TV kanalının olması büyük bir eksikliktir. Bu bağlamda iş adamlarına görev düşüyor. Van’a mutlak suretle bir TV kanalı kazandırılmalıdır.”

 

“BİR PROJEMİZ VARDI AMA...”

Van’daki fabrikalar, yatırımcılar ile ilgili de konuşan İlhan, “Bizim Van’da kapatılan Fabrikalar ile ilgili farklı bir projemiz daha da vardı. Van-Yem fabrikasının yeri Van- Süt fabrikasının yeri, Et- Balık fabrikasının yeri, Bölge İdare Mahkemesi Binasının yeri gibi yerlere gidelim gül bırakalım. Baktık yetkililer bin dereden su getiriyor vazgeçtik. Bugün kapalı bir yerde toplantı yapmamıza rağmen bunu içinde ayrı bir izin alıyoruz. Dediğim gibi biz duble OHAL yaşıyoruz. OHAL Türkiye’de ciddi bir sorundur derhal kaldırılması gerekir. Yani hiçbir konuda sesimizi çıkarılamayacak duruma getirildik. Fakat herkesin kurallara ve kanunlara uymak kaydıyla sesini çıkarması gerektiğini düşünüyorum.” Dedi.

Editör: TE Bilisim