Kente 26 kilometre uzaklıktaki Çavuştepe köyünde inşa edilen, surları, su sarnıçları, dünyadaki ilk kanalizasyon sistemi, tapınakları ve saray yapılarıyla günümüze kadar ulaşan kalede, 2014'te başlatılan kazı çalışmaları devam ediyor. Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Rafet Çavuşoğlu başkanlığında yürütülen kazı çalışmalarında önemli bulgular gün ışığına çıkarılıyor.

 

Büyük bir titizlikle sürdürülen kazılarda bulunan hayvan iskeletleri de yaş belirlemesi için inceleniyor. Çavuştepe Kalesi'ndeki çalışmalara ilişkin bilgi veren kazı başkanı Doç. Dr. Çavuşoğlu, geçtiğimiz sezon kalede yaptıkları kazı sırasında birçok eserin yanı sıra kemik parçalarının da bulunduğunu söyledi. Kazılarda ortaya çıkan yaban hayvanlarına ait kemiklerin kendilerini şaşırttığını dile getiren Çavuşoğlu, şöyle konuştu: 

 

 

"Çok farklı yaban hayvanlarına ait iskeletler bulundu. Bunların arasından en dikkat çekici olanı kızıl geyiklere ait olan kemikler. Çavuştepe Kalesi'nde yaptığımız kazılarda, Van havzasında ilk kez demir çağına ait kızıl geyik kemik ve boynuz kalıntılarına rastladık. Kızıl geyik boynuzlarının içi dolu olduğu için genellikle alet yapımında ve süs eşyası olarak kullanılmış." Kemiklerin günümüzden 2 bin 800 yıl öncesine ait olmasının önem arz ettiğini kaydeden Çavuşoğlu, "Kalıntılar sayesinde Urartu coğrafyasında hangi yaban hayvanlarının yaşadığını tespit ediyoruz. O dönemde bölgede yaşayan hayvanların bir çoğunun bugün olmadığını görüyoruz. Çalışmaları bu yıl da devam ettireceğiz ve buluntuları tasnif edip kaleyi turizme kazandırmak için çaba göstereceğiz." diye konuştu. Kazılarda bulunan kemikleri inceleyen YYÜ Antropoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Hakan Yılmaz, kazılarda elde edilen en dikkat çekici bulgunun, günümüzde bölgede yaşamayan kızıl geyik kemikleri olduğunu kaydetti.

 

Yılmaz, şu ana kadar Van havzasında demir çağı dönemine tarihlendirilmiş arkeolojik yerlerde kızıl geyik kemiklerine rastlamadıklarını vurgulayarak, şu bilgileri verdi: "Buluntuları, dünyada yaban hayvanları kemikleri konusunda önde gelen hocalardan Arizona Üniversitesi Antropoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mary Stiner'e gönderdik. O da bizim tespitlerimizin doğru olduğunu ve buluntuların kızıl geyiklere ait olduğunu teyit etti. Kızıl geyiklere ait boynuzların tümünün değişik amaçlar için kullanıldığını gözlemledik. Bulgularda, yaban koyunu ve keçiye çok rastladık. 2 bin 800 yıl önce de burada yaşadıklarını tespit ettik. Buradaki yaban koyunlarının, Anadolu'dan çok İran yaban koyunlarıyla benzerlik gösterdiğini gördük." 

Editör: TE Bilisim