ŞEHRİVAN GÜNCEL: MERAL YILDIZ - "Ombudsman Vanlılar ile buluşuyor" programı için beraberinde Kamu Denetçileri Arif Dülger, Celile Özlem Tunçak, Hüseyin Yürük, Kamu Denetçiliği Kurumu Genel Sekreteri İbrahim Kılınç ile Van'a gelen Kamu Denetçiliği Kurumu Başdenetçisi Şeref Malkoç, basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Programda konuşan Malkoç, “Biz kamunun vicdanı, halkın avukatıyız. Biz kararlar verdiğimizde takipçisi oluyoruz ve uymayanları kamuoyuna deşifre ediyoruz. Ayrıca 5 yıllık süre zarfında Van’dan bize 200 başvuru geldi. Bunlardan 85’i bu yıla ait. Başvuru sıralamasında birinci sırada eğitim, ikinci sırada kamu çalışanlarına yönelik şikayetler, üçüncü sırada yerel yönetimlerle ilgili konular, dördüncü sırada ise Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilgili konular.” Diye konuştu.
Gazeteciler ile buluşmasında Başdenetçi Malkoç, iki gündür Van’da olduklarını belirterek, 2017 yılında Anadolu’nun muhtelif şehirlerini dolaşarak STK’ları dinlediklerini söyledi. Malkoç, “Yöneticilerle, muhtarlarla, STK’larla, Kanaat Önderlerini, bir araya getirip gittiğimiz illerin dertlerini, sorunlarını, sıkıntılarını, imkânlarını avantajlarını öğrenip Kamu Denetçiliği kurumu olarak yapabileceğimiz katkılar olmuşsa bunları not alıyoruz, değerlendiriyoruz. Sorunlarla ilgili çözüm öneriler ve fırsatlarla ilgili de raporlarımızı devletin diğer kurumlarını iletip, illerimizle ilgili sorunların çözümüne katkı da bulunmaya çalışıyoruz.” Dedi.
BİR AYDA 15 BİN ŞİKÂYET
Kamu Denetçiliği Kurumunun 2010 yılındaki Anayasa değişikliği ile Anayasanın 74’üncü maddesinde yer alan anayasal bir kurum olduğunu ifade eden Malkoç, “Daha sonra 2012 yılında 6328 sayılı kanun ile tüzel kişilik kazanmıştır. 2013 yılından beri şikâyetleri dinlemeye başlamaktadır. Bu 4 buçuk yıl içerisinde 40 bine yakın şikâyet geldi kurumumuza özellikle 2016 yılında 5516 şikâyet gelmişken biz bu arkadaşlarla göreve başladığımızda yaptığımız bu faaliyetler ve basın tanıtım faaliyetler neticesinde başvurular geçen yılın 3 katına çıkmış ve şuanda Kasım ayı itibariyle 15 bini aşmış durumda.” Diye belirtti.
MALKOÇ: AMACIMIZ KAMU HİZMETLERİ KALİTESİNİ ARTTIRMAK
Malkoç konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü: “Biz halkın avukatlığını yapmaya ve idareye yol göstermeye çalışıyoruz. Kararlarımızla onlara danışmanlık yapmaya çalışıyoruz. Burada önemli olan husus kamunun vicdanını, kamunun sesini harekete geçirip, Türkiye’deki idareyi şikâyet yoluyla denetleyip kamu hizmetleri kalitesini arttırmak. Vatandaşın memnun olacağı şekilde hizmetleri yöneticilerin halka sunmasına katkıda bulunmak, vatandaşımızın hak arama kültürünü yaygınlaştırmak hukukun üstünlüğünü temin ederek, Türkiye’de demokrasinin kökleşmesine, hukuk devletine katkı sağlamak. Bütün bunların hasılasından da şeffaf bir yönetim, denetlenebilir bir yönetimi ortaya çıkarmak. Anayasa ve yasa koyucu birçok denetleyici varken, idari yargı, teftiş kurulları gibi denetleyici varken niçin ombudsmanlığı ihdas etmiştir. Çünkü Kamu Denetçiliği Kurumu farklı özellikleri olan bir kurumdur. Yasama organı tarafından Kamu Denetçileri seçilir. Bu yönüyle yasama ile ilgilidir. Yürütmeyi denetler, yargı değildir ama karar verir ve karar verirken de bağımsızlığı vardır. Bütçesi özeldir, verdiği kararlar idarecilerin hoşuna gitmezse kimse değiştirmeye kalkamaz çünkü TBMM tarafından seçiliyorlar.”
“BAŞVURULARIN YÜZDE 75’İ ELEKTRONİK ORTAMDAN GELİYOR”
Kamu Denetçiliğinin milletle devlet arasındaki sorunların ortadan kalkması konusunda katkıda bulunduğunu söyleyen malkoç, “Bize müracaat kolay, faks, mektup ve elektronik ortam ile bize müracaat edebilirsiniz. Zaten bize gelen başvuruların yüzde 75’i elektronik ortamdan geliyor. Biz başvurulardan ücret almıyoruz. Bu vatandaş için çok büyük kolaylık. Bize gelen müracaatları 6 ay içerisinde sonuçlandırmak zorundayız. Bahsettim 15 bin başvuru yapılmış bu başvuruların yüzde 75’i karara bağlanmış 6 aylık süre içerisinde. Bu olağanüstü bir tempodur. Önemli olan bu başvuruların doğru bir şekilde yapılmasıdır.” Şeklinde konuştu.
MALKOÇ: MAHKEMEYE GİTMEDEN ÖNCE BİZE GELİN
Kurum olarak bakamadıkları alanların olduğunu belirten Malkoç, “Mahkemeye intikal eden davalara bakamıyoruz. Onun için insanımıza diyoruz ki mahkemeyle sorununuz olduğu zaman mahkemeye gitmeden önce bize gelin, zaten dava açma sürelerini durduruyor bize açılan müracaat. Bu da önemli bir avantajdır. Bunun avantajı da avukatlık masrafı ya da dava harcını ödememiş olursunuz. İkincisi 6 ay içerisinde sorunun çözülebilir. Üçüncüsü de hani mahkemenin yüzü soğuktur derler ya hiç ona gerek kalmadan belki biz dostane çözüm yoluyla sorunları çözmüş olabiliriz. Diğer bir iyi tarafı da halkın avukatlığını yaparken tespit ettiğimiz alanlardaki sorunlarla ilgili olarak eğer yönetmelik değişecekse yönetmelik değişikliği, kanun değişikliği yapılacaksa kanun değişikliğini ilgili kurumlara, makamlara tavsiye kararı olarak ardından da bunun takibini yapıyoruz.” Diye belirtti.
“VAN BİRÇOK İLE GÖRE GENİŞ İMKANLARA SAHİP”
Malkoç konuşmasını şöyle sürdürdü: “Van Türkiye’nin müstesna illerinden bir tanesi. Çok genç bir nüfusa sahip. Dün yaptığımız bir toplantıda bir STK temsilcisi Van’da 36 bin kişinin uyuşturucu kullandığını söyledi. Bu bir felaket. Bunun üzerinde ciddi şekilde durulması gerekiyor. Olumsuzlukların yanı sıra Van birçok ile göre geniş imkanlara sahip. Tarım için çok güzel ve geniş araziler var. Bu bir il için çok önemli bir durum. İkincisi ise hayvancılık için çok önemli bir stratejiye sahip. Daha önce Türkiye’deki hayvancılığın yüzde 25-30’unu Van karşılardı ama şimdi bu rakam yüzde 10’lara düşmüş. Bunun en büyük sebebi yaşanan terör olayları. Artık terörle mücadele sayesinde olaylar aza inmiş görülüyor.”
MALKOÇ: İRANLILARIN VAN’A YOĞUN BİR İLGİSİ VAR
Malkoç: “Önemli diğer bir husus ise İranlılar. İranlıların Van’a yoğun bir ilgisi var. Bu konuda şehirdeki herkese çok görev düşüyor. Gerekli tedbirler alınırsa gelen sayı bir milyona dahi ulaşır. Bu sayının artması Van’ı çok ileriye götürecektir. Ayrıca Van coğrafi konumundan dolayı bir sanayi kenti olabilir. Bu konuda çok önemli bir yere sahip Van. Büyük şehirlerde büyük işler yapan iş insanlarıyla projeler yapılırsa Van çok önemli bir yere ulaşacaktır önümüzdeki yıllarda.” Dedi.
DÜLGER: 4 BİN BAŞVURU ALDIK
Programda denetçilerde bir konuşma yaparak kendilerini tanıttı. Denetçi Arif Dülger, eğitim öğretim, kültür, sanat, turizm, gümrük ticaret ve sanayi alanlarında şikâyetleri kabul edip, incelediklerini söyledi. Dülger, “2017 yılı başından bugüne kadar yaklaşık 4 bin başvuru oldu. Benim birimime bunların yüzde 75’i neticelendirildi. Bu başvuruların 22’si de Van’dan geldi. Genelde Üniversite öğrencileri ve cezaevlerinde müracaatımız var.” Dedi. Denetçilerden Hüseyin Yürük, Celile Özlem Tunçak da kendilerini tanıttı.
BİZ HALKIN AVUKATIYIZ
Malkoç yaptığı konuşmanın ardından basın mensuplarının sorularını aldı. Malkoç, kentte yaşanan sorunlarla ilgili şikayetlerin dile getirilmesi konusunda bilgi vererek, özellikle dilekçe yoluyla kendilerine gelen şikayetleri değerlendirdiklerini belirtti. Bir gazetecinin yönelttiği çevre yolu sorununa ilişkin Malkoç, konuyla alakalı bir rapor istedi. Maşkoç, kentte yaşanan sorunlara ilişkin çözüm bulunması için kendilerine şikayetlerin dilekçe yoluyla getirilmesini istedi. Malkoç, kurum olarak kanunlara göre çalıştıkların ifade ederek, “Biz hukuk kurumuyuz. Biz denetim kurumuyuz. Biz kamunun vicdanı, halkın avukatıyız. Biz kararlar verdiğimizde takipçisi oluyoruz ve uymayanları kamuoyuna deşifre ediyoruz. Halkla dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz. Ayrıca 5 yıllık süre zarfında Van’dan bize 200 başvuru geldi. Bunlardan 85’i bu yıla ait. Başvuru sıralamasında birinci sırada eğitim, ikinci sırada kamu çalışanlarına yönelik şikayetle, üçüncü sırada yerel yönetimlerle ilgili konular, dördüncü sırada ise Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilgili konular. Bizim fahri denetleyicilerimiz 80 milyon. Vatandaşlar bizim denetleyicilerimiz. Bize dilekçe veren herkes bizim fahri denetleyicilerimiz.” Diye konuştu.
