Erzurum'da 6 yıl önce malzeme bulmakta zorlanan ve su borusundan denge aletleriyle çalışan sporcuların yer aldığı Türk Kadın Curling Milli Takımı, kısa sürede Avrupa'nın en iyi 10 takımı arasına girerek A klasmanına yükselmeyi başardı.

 

Erzurum'un ev sahipliğinde 2011 yılında düzenlenen Dünya Üniversite Oyunları (Universiade) için yaklaşık 6 yıl önce kurulan Kadın Curling Milli Takımı, başlangıçta malzeme eksikliğine rağmen büyük bir özveriyle Avrupa'da A klasmanına kadar yükseldi. Katıldığı organizasyonlarda farklı başarılar elde eden Kadın Curling Milli Takımı, en son İskoçya'da düzenlenen Avrupa Curling Şampiyonası'nda B klasmanını gümüş madalyayla tamamladı.

 

Curling Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Murat Akın, yaptığı açıklamada, Türkiye'de curling macerasının Dünya Üniversite Oyunları ile başladığını söyledi. Yarışmanın Erzurum'un ev sahipliğinde yapılması dolayısıyla Türkiye'nin müsabakada kendi takımıyla katılma mecburiyetinin bulunduğunu ifade eden Akın, süreci şöyle anlattı: "Buz sporlarında ev sahibi olarak bu alanda yarışmak zorundasınız. 2010 yılında takımı kurduk ve maceramız başladı. İlk olarak sporcularımızı toplayarak eğitimden geçirdik. Eğitimlerin sonunda başarılı sporcuları seçerek milli takımı oluşturduk. 2011 yılından itibaren sıkı bir şekilde çalışmalara başladık. Peşinden başarılar almaya başladık. En son bu yıl İskoçya'da düzenlenen yarışmadan gümüş madalyayla döndük. Kız sporcularımız Avrupa'nın en iyi 10 takımı ve dünyanın da en iyi 15 takımından biri olmayı başardı."

 

SU BORUSUNDAN DENGE ALETİ

Sporcuların curlinge başladıklarında dengede kalarak taş atmayı öğrendiğini anımsatan Akın, o dönem malzeme bulmakta sıkıntı yaşadıklarını, su borularından denge aleti ürettiklerini anlattı. Dönemin Türkiye Buz Pateni Federasyonunda yönetim kurulu üyeliği görevini yürüten Ensar Şahiner'in duruma ilginç bir yöntemle çözüm bulduğunu dile getiren Akın, şunları kaydetti: "O dönemde maalesef Türkiye'de denge aleti yoktu. Zaten curling aletleri Türkiye'de üretilmiyor. Ensar hocamız da böyle güzel bir yöntemle sorunu çözmüş. Bizim için tarihi önemi olan bir alettir. O nedenle bunu hala saklıyoruz. Bununla curlinge başladık. Zaman zaman hala sporcuları bu aletle çalıştırıyoruz. 6 yıl gibi kısa bir zaman içerisinde yükselerek Avrupa'daki takımlarla mücadele ettiğimiz zaman bizi kıskanıyorlar. Yani '6 yıldır nasıl bu seviyeye geldiler, biz 50 yıldır bu işi yapıyoruz gelip önümüze geçiyorlar' diye bir kıskançlık da oluşuyor."

 

"TÜRKİYE'DE CURLİNG MALZEMELERİNİN İMALATI YOK"

Milli takım sporcularından Semiha Konuksever ise 2011 yılında curling sporuyla tanıştığını ve kısa bir süre sonra milli takıma seçildiğini belirtti. O dönemde curlingin ülkede yeni bir branş olması nedeniyle bazı sıkıntılar yaşadıklarını belirten Konuksever, "Başlangıç olarak sporcuların buza başlama süreci denge aletleriyle oluyor. Türkiye'de curling malzemelerinin imalatı yok. Hocalarımız bunu kendi imkânlarımızla yaparız diyerek su borularıyla çok güzel iş çıkardılar. Önce onunla başladık ve buralara kadar geldik." ifadelerini kullandı. Milli sporculardan Öznur Polat da milli takıma giren ilk sporculardan olduğunu belirterek, zor zamanlar atlattıklarını ve buna rağmen güzel başarılar kazandıklarını söyledi. 

Editör: TE Bilisim