ŞEHRİVAN ÖZEL: MERAL YILDIZ/HAMİT KARAKUŞ- Türkiye’de ve Van’da yerel seçim hazırlıkları aralıksız sürüyor. Partiler adaylarını aramaya devam ederken teşkilatlar da seçim için alan çalışmaları yapıyor. Son dönemlerin en kritik yerel seçim sürecinin yaşanacağı Mart 2019 konuşulmaya devam ederken Van önem arz eden iller arasında sıralanıyor. AK Parti’nin geçtiğimiz seçimde 14 belediyeden sadece 2’sini kazandığı yerel seçimlerin ardından bu seçimde ciddi bir çıkış aranırken yerel seçimeleri ve o dönemleri en iyi bilen isim seçimlere dair çarpıcı değerlendirmeler yaptı. Kanal M televizyonda Burak Gültepe’nin hazırladığı Beyaz Çerçeve programına konuk olan Ak Parti il eski başkanı Abdullah Aras, kendisine ve yeni döneme dair önemli mesajlar verdi. Geçmiş il başkanları arasında aday gösterilmeyen ve görev verilmeyen sayılı isimlerden olan Aras, bu durum için “Burukluk oldu” diyen Aras, yeni süreç için ”Van’ı Van’ın evlatları yönetmeli” şeklinde ifadelere yer verdi. Van’a dışardan isim getirmenin bu kente ihanet olacağını belirten Aras, mevcut teşkilatı da değerlendirerek, “Ak Parti teşkilatları çok çabuk yoruluyor ve yıpranıyorlar.” dedi. Aras mevcut seçimi kazanmak için de çok çalışmak gerektiğinin de altını çizdi. Aras kayyum konusunda da dikkat çeken ifadelere yer verdi.
Van Ak Parti İl eski Başkanı ve MÜSİAD Van Şubesi 5. Dönem Başkanı Abdullah Aras, Kanal M ekranlarında Burak Gültepe’nin hazırlayıp sunduğu ‘Beyaz Çerçeve’ programına konuk oldu. Gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Aras, 2011 depreminden İŞKUR sorununa, yerel seçimlerden kendi adaylığına kadar bir çok konuyu Kanal M’de değerlendirdi.
“SIKINTILI ZAMANLAR YAŞADIK”
Kendisi ile ilgili sorulara cevap veren Aras, deprem dönemine gelen yönetimi ve o dönemlerde yaşadıkları sorunlara dair önemli mesajlar verdi. Her il başkanın kendine özgü bir metodu olduğunu her başkanın zaman zaman bölgesel sıkıntılar yaşadığını ve çözüm süreci dâhil şu an ki dönem ile birlikte rahat bir süreç yaşayan il başkanlarının olduğunu belirten Aras, “Her başkan kendi döneminde yaşadığı siyasi sıkıntılarından bahseder. Diğer siyasi partilerde aynı sıkıntıları yaşadı. Bizim zamanımız da bazı sıkıntılı zamanlar yaşadık. Bütünüyle vicdanı ile partimize karşı ve liderimize karşı, günü geldiği zaman bunun bir bayrak yarışı olduğunu arkadaşımıza görevi güzel bir şekilde teslim ettik. Bizim zamanımızda iki seçim yaşadım. 2011 yılında genel seçimleri, 3 yıl sonra yerel seçimlere girdik. Fakat daha sonra yaşanan bir takım problemlerden dolayı, bölgesel sıkıntıların etkisiyle birlikte maalesef 2015 yılında kötü bir netice aldık. Temennimiz önümüzdeki yerel seçimler de daha önce elde ettiği oy oranını elde eder, büyük bir başarı ile yerel yönetimde Van’ımıza, hakkıyla liyakatiyle yakışır bir şekilde zirveye çıkar.” İfadelerine yer verdi.
ARAS: BEN PARTİME KÜSMEDİM KÜSMEMDE
İl başkanlığının ardından aday adaylığı için başvuruda bulunduğunu ancak aday gösterilmediği konusuna dair konuşan Aras, “Küskünlük insanın hassasiyetlerinden bir tanesidir. Bizde beşer olduğumuzdan dolayı elbette içimizde bir burukluk oluyor. 2009’da partiye girdim ve kısa sürede başkan yardımcısı oldum. 2011’de bana il başkanlığı verildi. Hakkımda şu vekil referans oldu denildi. Ama öyle bir şey yok. Genel merkezin takdiri bu. Aşiretimiz yok ama kendimize göre bir yaşam tarzımız var. Esnafla sürekli bir birlikteliğimiz ve paylaşımımız var. O kimliği muhafaza etmeye çalıştık. En uzun süre il başkanlığı yapan isimlerden biriyim. İl başkanların sonraki adımları ya belediye başkanlığı ya da milletvekilliğidir. Bizde iki dönem müracaat ettik fakat listenin içine bile giremedik. Nasip olmadı. Ha burukluk oldu mu elbette oldu. O gün bu gündür partimle ilişkim kesilmedi. Gidip ziyarette ediyorum. Onlar da bizi arıyorlar. Ben partime küsmedim küsmem de. Hele liderime asla küsmem. O dünyada bir liderdir. Yapmış olduğu devrimler kayda değer evrimledir. O ülkemiz için bir şanstır.” İfadelerine yer verdi.
“MÜRACAATTA BULUNACAĞIM SÖZ KONUSU DEĞİL”
2019’da yapılacak olan yerel seçimlere değinen Aras, ilk olarak belediyelere yapılan görevlendirmelerde yapılan hizmetleri takdir ettiğini söyledi. Aras, “Ben memleketimin bundan sonra kayyumla yönetilmesini istemiyorum. Kayyumlar da istemezler bence. Belediye başkanları halkın seçmesi gereken isimler olmalı. Zaten seçimler için müracaatlarda başladı. Ben şahsen herhangi bir yere müracaatta bulunacağım söz konusu değil. Ama bize de bir görev düşerse görev almak isteriz. Aday olacak olan arkadaşlarıma şimdiden başarılar diliyorum.” Dedi.
DIŞARDAN ADAY GETİRMEK VAN’A HAKARETTİR!
Seçilecek olan belediye başkanlarının kesinlikle dışarıdan olmaması gerektiğine dikkat çeken Aras, “Bir milyonluk nüfusa sahip olan Van kendi içinde bir tane başkan çıkaramayacak mı? Bu yabancılık sevdasını bir tarafa bırakmamız gerekiyor. Bu zamana kadar seçilen arkadaşlarımız sağ olsunlar Van’ı belli noktaya getirmek için mücadele ettiler. Dışarıdan aday getirmek anlayışı bu halka hakarettir. Bunu yapabilecek çok sayıda insan var. Kapılarını çalsınlar ve getirsinler. Ben 43 yıldır bu memlekette birçok alanda yer aldım. Anacak yeni bir simanın tanınması için belli bir zamana ihtiyaç var. Van’ı bilen ve Van’ın evladı olan kimsenin başkan olması şart. Bir memleketin vizyonu yerelle olur. Bu yüzden belediye başkanları kesinlikle o memleketin insanı olmalı.” Şeklinde belirtti.
“BURADA ÇALIŞAN KİŞİ ÖNEMLİDİR”
Yerel seçimlere dair öngörülerini anlatan Aras, Ak Parti’nin kazanıp kazanmayacağı konusunda da açıklama yaptı. Aras, “Sürekli bir ümitsizlik bakış açısı var. Bunu da geçmiş seçimlere bağlıyorlar. HDP ve Ak Partinin arasında ciddi bir oy farkı vardı. Bunu inkâr etmemiz doğru değil. Ama yerel seçimlerle genel seçimler aynı şey değildir. Burada çalışan kişi önemlidir. Adayımız halkın içine girerse neden kazanmasın ki. Eşi ile birlikte ev ev dolaşacak. Tek bir dakikası boş geçmemeli. Böyle olunca kazanmaması çok zor değil.” Dedi.
ARAS: AK PARTİ TEŞKİLATLARI ÇOK ÇABUK YORULUYOR
Son zamanlarda oluşturulması düşünülen yeni bir ilçenin olacağına çok inanmadığını dile getiren Aras, “Bunun bakanlar kurulundan geçmesi gerekiyor. Çok rahat olabilecek bir şey değil. Ben Van’ın mevcut olan bu şekliyle seçime gireceğine inanıyorum. Bu belki sonraki seçimlere kalabilir. Kısa sürede bunun gerçekleşebileceğine inanmıyorum. Teşkilatlarda metal yorgunluğu sürekli olabilir. Ak Parti teşkilatları çok çabuk yoruluyor ve yıpranıyorlar. Bölgesel şartlardan dolayı biz daha çok dezavantajlıyız. Yaşanan sorunlar daha fazladır. Ve sürekli bir çözüm arayışında olanlar Ak Parti’ye gelir. Buradaki yorgunluk diğer illere göre daha fazladır. Bu bölgede teşkilatlar bir dönemden fazla görev almamalı. Çünkü yorgunluklar çok fazla oluyor. Taze kan her zaman önemlidir.” Diye belirtti.
“BÖLGE AÇISINDA OLUMLU YANLARI VARDI İTTİFAKIN”
MHP ile ittifakın sona erdiği konusuna değinen Aras, “Cumhur ittifakı cumhurbaşkanlığı seçimlerinde gerçekleşti. Bunun meyvesini de gördük. Bu ittifakın yerelde de sürdürülebilirliği olabilirdi ancak bu olmadı. Farklı taleplerle gelindi. Bölge açısında olumlu yanları vardı ittifakın. Diğer güçlerin ülkemiz üzerinden farklı oyunları olduğunu biz de biliyoruz. Bu ittifak memleketin geleceği için önemli bir çalışmaydı. Talepler önümüzdeki süreçte Ak Partiyi sıkıntıya sokacak tarzdan olduğundan bu ittifaka son verildi. Bir takım sıkıntılar yaşanacaktır elbette.” Dedi.
ARAS: AKLISELİM DÜŞÜNCELERE İHTİYACIMIZ VAR
Çözüm sürecine dair açıklamalarda bulunan Aras, il başkanlığı yaptığı süreçte de şuan devam eden süreçte de Ak partiden farklı olarak çözüm sürecine baktığını söyledi. Aras, “Yapılmış olan bir yanlış varsa karşı çıkmak gerekiyor. Nihayetinde Allah’a hesap vermemiz gerekiyor. Bana göre çözüm süreci çok doğru bir hareketti. Devam etmesi gerekiyordu. Ve memleketin kurtuluşu için çok önemli bir etkendi. 40 bine yakın insanın kanı döküldü. Faili meçhuller oldu. Huzur ve güven ortamı bölgede sekteye uğradı. Türkiye bir kaos ortamına girdi ve bir türlü şu terör belasından kurtulamadı. 20 yıldır insanlar can veriyor. Buna aklıselim bir şekilde yaklaşmak gerekiyor. Ama maalesef bu işin başındaki aktörler tek taraflı düşündü. Eğer bu çözüm süreci devam etmiş olsaydı şuan çok daha farklı şeyler yaşanıyor olacaktı. Aklıselim düşüncelere ihtiyacımız var. Bu aklıselim düşüncede şu anki cumhurbaşkanımızdı. Çözüm sürecinde ilk adımı o attı. Kürt sorununu çözmek için ilk adımı atanlardan bir tanesidir. Ama maalesef karşı taraf bunu bir zafiyet olarak gördü. Bunu tek taraflı olarak gördü. Süreci sekteye uğratan diğer taraf oldu. 3 ay boyunca Van’da bir tek insanın kanı dökülmedi.” Şeklinde konuştu.
“VURMAKLA KIRMAKLA BİR YERE VARILAMAZ”
Aras, “Allah ayetlerinde bile söylüyor. İnsanlar arasında savaş varsa mutlaka sulh yapın diye buyuruyor. Devletler arasında da bir takım krizler yaşandığında birileri araya giriyor ve bu kriz sonlandırılıyor. Bu olayda da aynen böyle olmalı. Bir sulh vardı. Ve olması gerekende buydu. Ama maalesef sürdürülebilirliği olmadı. İleriki süreçte çözüm sürecinin aklıselim insanlarla yeniden kurulabileceğine inanıyorum. Yoksa vurmakla kırmakla bir yere varılamaz. Ancak bazı güçler bu süreci sekteye uğrattı.” Diye konuştu.
ARAS: TEŞVİKLER ŞART
Van’ın ekonomik sıkıntılarına dair konuşan Aras, “Van’ımız çok güzel bir il. Türkiye’de yaşanabilecek en güzel illerden bir tanesidir. Burası çok kozmopolit bir şehir. Yıllarca kardeş gibi yaşadık burada. Buraya memurlar geldiklerinde ağlarlar ancak gittiklerinde de ağlıyorlar. Burası İran’a ve birçok ülkeye yakın bir il. Dolayısıyla ekonomik olarak da çok önemli bir yere sahip bir iliz. Bu sınır komşularla yapılan ithalat ve ihracat çok önemli bir yere sahiptir. Bu bir avantajdır. Ekonomik sıkıntıların yaşandığı doğrudur. Fakat bununla birlikte güzel şeylerde oluyor. Hayvancılık gibi önemli bir etkendir. Fakat yaşanan tatsız olaylardan dolayı hayvancılık ve tarımda gerilere doğru gittik. Bunu bir daha canlanması gerekiyor. Teşvikler şart. Bir il önemli bir zenginlikle anılır.” Diye konuştu.
“HERKES ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALIDIR”
Aras: “Sınır burada çok önemli bir durum. Sınır ticareti ile ithalat ve ihracatın daha da üst düzeye getirilmesi gerekiyor. Türkiye bu noktada Van için elinden gelenini yaptı. Ancak İran’da istenilen düzeyde buna bir cevap bulunamadı. Kapıköy’e modernize edilmiş çok güzel bir sınır kapısı yapılıyor. Uluslararasına açık bir kapı konumundadır şimdi. Son dönemde Van’ın ticaretine en büyük etkiyi yapan hizmet ve turizm sektörüdür. Bu turizmin en büyük kısmını İranlılar oluşturuyor. Her geçen yıl bir önceki yıla oranla daha fazla turist geliyor. Bunun değerini bilmek gerekiyor. Bu konuda herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Buraya gelen turistlerin burada kalması için önemli çalışmalar yapılmalı. Vatandaşlar olarak misafirperver olmamız gerekiyor. Van yaşanan krizden dolayı etkilendi. Esnafımız zor günler yaşıyor. Bu teğet uzun soluklu oldu. Halka ve üretim yapanlara mesajımız var. Fiyatları indirin. Bu doğru olan bir durum değil.” Şeklinde konuştu.
İŞKUR VE İŞSİZLİK SORUNU
İŞKUR’un memleketin en büyük sorunlarından biri olduğunu belirten Aras, “Van, Türkiye genelinden genç nüfusa sahip illerin başında yer alıyor. Genç nüfus ortalaması olarak 19-20 potansiyeline sahip bir il konumunda yer alıyor. Genç nüfusun ilk tercihi istihdam alanına ve iş bulmaktır. Aslında insanlar İŞKUR’u bir çıkış yolu olarak bulmaktadırlar. Maalesef İŞKUR çok ciddi anlamda aldığı insanları yeteri derecede eğitmiyor ve tembelliğe sevk ediyor. Bu tembellik de aslında en büyük zararı işe almış olduğu gence veriyor. Bundan dolayı da genç meslek edinmemiş oluyor. Bir sonraki yıl tekrardan alımlar olacak 6-7 ay istihdam bulacağım umuduyla tekrardan işe gireceğim mantığıyla ciddi bir sıkıntıya neden olmaktadır. Ne yazık ki bir kısmı da siyasi partilerin elinde cereyan ettiğinden dolayı kötü bir gidişata neden olmaktadır. Bizim dönemimizde olmuş olabilir ama biz bunu tasnif etmiyoruz.”
“BİZDE BABALAR ÇOCUKLARININ MESLEĞİ İLE YETİŞMİYOR!”
“İŞKUR alımlarında bir kura sistemi yapılması gerekiyor. İŞKUR için gelen insanların parti kapısında beklememesi gerekiyor. Parti’nin veya siyasi merkezi hükümetin İŞKUR için gelen insanların problemlerini çözebilecek istihdam alanı yaratması gerekiyor. Şu an hükümetin yapmış olduğu büyük firmalara fabrika kuran, istihdam alanı oluşturan alt yapı gibi bir takım hizmetleri götürecek ve istihdam orada yapılacaktır. Dolasıyla bir Konya ve Kayseri örneği verebilirim. Bizde şöyle bir hata var. Çocuklarımızı eğittiğiniz zaman üst düzey bir meslekte yetişmesi için eğitim imkânlarını onlar için sunuyoruz. Ama hiç birimiz, babasının yapmış olduğu meslekte çocuklarımda yetişsin, bu eğitimi çocuğuma vereyim, bir Kayseri modelini yapmıyoruz. Bütün insanların üst düzey meslek sahibi olmaları mümkün değildir. Bu memleketin yürüyebilmesi ve çarkın dönmesi için her türlü meslek sahibine ihtiyaç vardır. Bunu minimize etmemiz lazım, İŞKUR 4 bin kişi alacak denildiğinde Van’da 15 bin kişi o umutla bekliyor.” Dedi.
İŞKUR MESELESİNDE CİDDİ HATALAR VAR!
Aras, “İŞKUR personel alım sisteminde de çok ciddi bir hata var. Biz hep şunu söyledik, bir kura sistemi ile gerçekleştirelim. Gençlerin ideolojik sahibi olmamaları mümkün değildir. Çünkü seçme ve seçilme haklarına sahiptirler. Bu insanın mutlaka gelişen dünya düzenine yön verebilecek bir potansiyele sahip olması gerekiyor. İster doğru olsun, ister yanlış olsun. Bugün devletin bazı birimleri var, aile yapısını ve kişinin ne olduğunu rapor eden kurumlar vardır. Sıkıntı olan insanlar ayrılsın, sıkıntısı olmayan insanları bir torbaya toplasın kura sistemi ile yapılsın. Bu sistemle yapılması halinde hiç kimsenin bir itirazı olmaz. Siyasi partiler bu anlamda ciddi bir nefes almış olacaklardır. İşe giren insanlarda işe sahiplenip, daha verimli bir şekilde sahiplenecektir. Fakat bunun tavassutuyla bunun vasıtasıyla işe giren bir insanın çokta verimli olacağını düşünmüyorum. Kurum amiri de orada ona söz geçiremiyor.”
İŞKUR MESELESİNDE BİR NEŞTER VURMAK GEREKİYOR!
“Bu İŞKUR meselesine merkezi hükümet, siyasi kanat ve kurumlar oturup buna bir neşter vurması gerekiyor. Mesele nasıl hal edebiliriz. Memleketin umudu İŞKUR’a bağlanmasın. Halkımızın farklı bir ticari alana faklı bir sektöre kaydırabiliriz hesabını kitabını yapması gerekiyor. Bu şekilde yapılmadığı sürece halkımızı ve gençlerimizi tembelleştiriyoruz, meslek edinmelerine engel oluyoruz. İnsan 1-2 yıl boş kaldığı zaman gidip mecbur aş-iş için gidip meslek edinmek zorunda kalır. Ama fıtratına uygun olsun, uygun olmasın. Bir yerde çalışmak gerektiği zorunluluğunu kendinde hissedecektir. Bilse ki bu sene İŞKUR’da bu kadar alım olmayacak, alımlar belli kriterlere dâhilinde olacak, bunun bilgisi dâhilinde sanırım herkes umudunu İŞKUR’a bağlamamış olacaktır. Bununla birlikte daha verimli bir yapı oluşacaktır. Gençlerimize İŞKUR ile yazık ediyoruz.” Dedi.
“SİYASİ PARTİYE, BÜYÜK ZARAR GETİRMEKTEDİR”
Çok derinlemesine düşündüğünüz zaman çok sıkıntı bir sistem metot olduğunun altını çizen Aras, “Farklı bir siyasi yapıya sahip, farklı bir düşünceye sahip düşünen üretken bir gencin işsizlikten dolayı bir siyasi kapıyı araması ve kendini onlar gibi lanse etmesi kimlik probleminin ortaya çıkmasına neden oluyor. Buda kimlik sorununa ve o genci hileye itmeye çalışmaktır. Bu çok sıkıntılı bir durumdur. Dolasıyla bu işe alım noktasında partizan bir şekilde bakmamak lazım. A partisinin bu kadar İŞKUR işçisi alacam, yarın benim için siyasi malzeme olarak olaya bakarsa yanılmış olacaklardır. Halkı sınıflandırmış olacağız. Gençlerimiz, faklı bir siyasi parti de ama diğer partide işe girebilmek için kendini o şekilde lanse etmesi kendi kimliğine hakaret etmiş olacaktır. Bu iller de çok ciddi anlamda sosyal ve psikolojik problemlere sebep olacaktır. Bizim için önemli olan gencimize kimlik duruşu bırakmamız lazım. Altını çizerek söylüyorum. Bunun siyasi parti güdümü altında yapılması siyasi partiye büyük zarar getirmektedir.” İfadelerine yer verdi.
ARAS: DEPREM’DE AK PARTİ İL TEŞKİLATI OLARAK GÖREVDEYDİK
23 Ekim ve 9 Kasım 2011 yılında Van’da yaşanan depremler öncesi Ak Parti İl Başkanlığına geliş süreci ve deprem sonrası Ak Parti teşkilatı olarak neler yaptıklarına değinen Van Ak Parti Eski İl Başkanı ve MÜSİAD Van Şubesi 5. Dönem Başkanı Abdullah Aras, “23 Ekim ve 9 Kasım tarihlerinde yaşanan deprem Van’ımız için büyük sıkıntılara neden oldu. Deprem yılının unutulmaması gerekiyor. Türkiye, Van üzerinden kamuoyuna çok önemli bir mesaj verdi. İster Türkiye de olsun, ister dış basın da olsun, Türkiye’nin doğusuyla batısıyla tek vücut olduğu mesajı verildi. Türkiye’nin doğusu ile batısı arasında tek vücut olduğu Van depreminde bariz bir şekilde ortaya sergilendi. Depremin yaşandığı gün Ak Parti Teşkilatı olarak görevdeydik. Türkiye’nin dört köşesinden Vanlı kardeşlerine yapılan yardımın haddi vardı, hesabı yoktu. Bunu asla unutmamız gerekiyor. Bugünden itibaren yardımda bulunan herkese müteşekkiriz.” İfadelerini kullandı
İzlemek için tıklayın;
